Atatürkçülük demek, Türk toplumunu akıl yolu ile bu çağ medeniyetinin ileri toplumları arasına katmak, akıl yolu ile araştırmalardan bizleri alıkoyucu gelenek ve görenekleri yıkarak aşmak demektir. Atatürk akılcıydı.
Sayfa 58Kitabı okudu
Artık yüreksizliğin zamanı değil, birbirimizi tırmalamanın zamanı değil. Karşı koymanın gerçekten zamanı. Ulusal onurumuz kalmamıştır.
Sayfa 56Kitabı okudu
Sol niye yüz parça oldu? Biz Türklerin geleneğinde vardır parçalanmak. Ünlü Kırgız yazarı Cengiz Aytmatov bigün geldi bana, "Yahu," dedi, "bizim orda bir Kırgız Yahudisi var, Türkleri domuz kılına benzetti. Biz gerçekten de domuz kılına benziyoruz." Kırgız Yahudisinin bizi neden domuz kılına benzettiğini anlamadım. Aytmatov anlattı sonra : "Her hayvanın kılından," dedi, "kumaş olur, yani kılları yan yana gelir. Bitek domuz kılı yan yana gelmez, domuz kılından kumaş olmaz."
Sayfa 54Kitabı okudu
Ortaçağdan kalma feodaliteyi tüm kalıntılarıyla tasfiye edecek, toprak ağalarının egemenliğini sona erdirecek, köylüleri siyasal ve ekonomik özgürlüğe kavuşturacak bir toprak devrimini, reformunu gerçekleştirmek çok daha zor bir işti. Bu bir yasayla yapılacak bir iş değildi.
5 aralık 1934’de Anayasada bir değişiklik yapılarak kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır.
Türkiye İktisat kongresinin 2 Mart 1923 tarihindeki toplantı sonunda kongre başkanlığına latin harflerinin kabulü hakkında bir önerge sunulmuştu. Ancak, söz konusu bu önerge kongre başkanı Kazım Karabekir’in şiddetle karşı koyması üzerine ‘latin harfleri İslam birliğini bozacak ‘ gerekçesi ile kongrede okunmayarak reddedildi.
Atatürk halkçıdır, “popülist” değildir; “halk dalkavukluğu” da diye anılan yollara başvurmaz.
Demokrasi, atatürkçülük, türkçülük bir dindir.
Neyi çok seviyorsan senin dinin odur.
Abdülkadir Geylani
Bugün gazetelerde yağmur duasına çıkan insanların fotoğrafı var. Kaymakam ve hükümet tabi ki de aralarında ... Atatürk zamanında, yağmur duası haberi gazetelerde yer alabilir miydi? Olabilir miydi böyle bişey? Artık hekimleri de öyle yetiştirdiler ki, öyle başardı ki bu gericiler, bu sağcılar öylesine yol aldılar ki, hekimi de , mühendisi de, yani en teknik, en olumlu bilimden, pozitif bilimden yana olması gereken insanların bile kafalarının içini böldüler.
Sayfa 51Kitabı okudu
Gerçek bir Atatürkçü, bilinçli bir Atatürkçü durmadan 'Atatürk, Atatürk, Atatürkçüyüm" demez ki ! Atatürkçülüğün büsbütün içeriğini boşalttılar. Ki ben Atatürkçü değilim. Ama Atatürk'e borcum ve saygım sonsuz ... Atatürk'ü gerçek yerine koymadan Türkiye'de bir adım bile ileri varılamayacağının bilincinde olanlardanım. Televizyonlarda, radyolarda sahte Atatürkçülerden söz ediyorlar. Sahtesiyle gerçeği yer değiştirdi. Bize Atatürk'ü ve Atatürkçülüğü kimse öğretemez, çünkü biz Atatürk'ü yaşadık, bizim Atatürk'ü kitaplardan öğrenmemize gerek yok.
Sayfa 51Kitabı okudu
Hangi ülke olursa olsun, her ülkenin bugünkü durumunu tarih ve coğrafyası belirler. Türkiye , Avrupa'yla Asya'nın kavşağında bulunur. Bunu çocukluğumuzdanberi öğretirler. Avrupa'yla Asya arasında bir köprüyüz, aman ne güzel memleket derler. Öyle ama, biz bu coğrafi konumun hem mutluluğunu hem de mutsuzluğunu yaşamaktayız. Tarihin belli döneminde, bu coğrafya bize mutluluk getirmişken, Batı'da, Avrupa'da başlayan ve gelişen endüstri devriminden sonra coğrafyamız bize zaman zaman mutsuzluk getirmiştir.
Sayfa 49Kitabı okudu