Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ve nihayet 10.001 okur olduk. :) On bin okur'a teker teker teşekkür ediyoruz. -On bin çünkü on bin birinci üye 1000Kitap hesabı.- :) Mayıs 2012 ayından beri çıktığımız kitap serüveninde bizim için psikolojik eşik olan on bin'i yakaladık. Şöyle de bir istatistiğimiz mevcut: son bir ayda 1000Kitap'a 1100'e yakın kişi okur oldu. Bunun önemi şu ki, son bir ay hariç tutulacaksa, yaklaşık 9000 üye 2 sene 4 ayda üye oldu. Yani, 28 ayda 9000 bin kişi üye olurken sadece son bir ayda 1100 kişi üye oldu. Ortalama bir hesapla son bir aydan önceki zamanlarda aylık ortalama 321 kişi kayıt olmuşken, bu sayı son bir ayda üç katına çıkmış. Bunların dışında ziyaretçi istatistiklerimiz de şöyle: 15 Eylül ile 15 Ekim arasında -son bir ay- 1000kitap 120 bin kişi tarafından ziyaret edildi. 700 bin sayfa görüntülenmesi gerçekleştirildi. Hemen önceki ayda ise yani 15 Ağustos ile 15 Eylül arasında ise 1000Kitap 94 bin kişi tarafından ziyaret edildi ve 595 bin sayfa görüntülenmesi gerçekleştirildi. Aradaki olumlu farka dikkatinizi çekeriz. :) Ayrıca ziyaretçi akışı da ciddi bir şekilde yükselişe geçmiş durumda. Bu hafta ile geçen hafta arasında yüzde 30'luk bir artış var. Velhasıl-kelam sevgili okurlar, bu istatistikleri yalnız olmadığınızı, 1000Kitap'ın gittikçe gelişip büyüdüğünü, kısa zamanlarda bir çok yeni özelliklerle size sürprizler yapacağımızı söylemek için paylaştık. Sevincimize ortak olun diye paylaştık. Dahasına gerek var mı? :) Herkese iyi okumalar, sevgiler. :) 1000Kitap ekibi
"... Oysa her üç ayda bir kağıt üzerinde böyle astronomik ayakkabı üretim rakamları yayımlanırken Okyanusya'nın yarısı yalınayak dolaşıyordu..."
Sayfa 42 - Can Yayınları, 16. basımKitabı okudu
Reklam
Sevgili Ayda V. Gani, bak bu satirlar senin icin gelsin, guzel insan Nazim Hikmet Ran'dan.. "Hem ne olmuş yani, yalnızlık o kadar da kötü bir şey değil. Sen mutluluğu hiçbir zaman bir tek kişiye bağlamadın ki.... Epeydir eline almadığın kitaplar seni bekliyor.Kitap okurken de mutlu oluyorsun unuttun mu? Kentin hiç görmediğin sokaklarında gezip yeni yaşamlara tanık olmak da keyif verecek sana.Yine içeceksin rakını balığın yanında. Üstelik dilediğin kadar sarhoş olma özgürlüğü de cabası.." ertugrul.gen.tr/iir-seslendirme
Bence ayda en az 2 sinema filmi izlemeli, en az 2 tiyatro oyununa gitmeli, ve en az 1 opera yada baleye gitmeli; haftada en az 1 kez dansa gitmeli ve hergun en az 1 saat kitap okumali, yolda giderken, is yaparken bol bol muzik dinlemeli, sarki soylemeli ve her firsatta yurumeli... Hergun en az 1 cocugun, 1 kopegin, 1 kedinin basini oksamali, 1 kusun fotografini cekmeli. Hergun oglen en az 1 saat dogayi dinlemeli. Her aksam yemeginde ve cayinda sevdiklerinle sohbet etmeli; bir de her aksam yatinca en az 1 saat yalniz kalmali ve dusunmeli, ve uyumadan once hayal kurmali...
144 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
140 sayfalık bu kitabı tam olarak 2 ayda (7 Ekim'den beri) bitirebilmiş bir kitap fakiri olarak pek de yorum yapmamam lazım aslında. Fakat olur da kitabı okumak isteyenler olursa diye, bir kaç noktaya değinmekte fayda var. Öncelikle kitap toplama bir kitap. Noam Chomsky'nin bir kaç kitabının farklı bölümlerinin bir araya getirilmesi ile oluşmuş.
Demokratik İdeallerin Çöküşü
Demokratik İdeallerin ÇöküşüNoam Chomsky · Pınar Yayınları · 199713 okunma
VASİYETNAMESİ "Malik olduğum bütün nutuk ve hisse senetleri ile Çankaya'daki menkul ve gayrimenkul emvalimi Halk Partisi'ne atideki şartlarla terk ve vasiyet ediyorum: 1. Nutuk ve hisse senetleri, şimdiki İş Bankası tarafından nemalandıralacaktır. 2.Her seneki nemadan bana nisbetleri şerefi mahruz kaldıkça, yaşadıkları müddetçe, Makbule'ye ayda 1000, Afet'e 800, Sabiha Gökçen'e 600, Ülkü'ye 200 lira Rukiye ve Nebile'ye şimdiki 100'er lira verilecektir. 3.Sabiha Gökçen'e bir ev alabilecek kadar para verilecektir. 4. Makbule'nin yaşadığı müddetçe Çankaya'da oturduğu ev de emirlerinde kalacaklardır. 5. İsmet İnönü'nün çocuklarına yüksek tahsillerini ikmal için muhtaç oldukları yardım yapılacaktır. 6. Her sene nemadan mutebakı miktar, yarı yarıya Türk Tarih ve Türk Dil Kurumlarına tahsis edilecektir. MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
Sayfa 275Kitabı okudu
Reklam
Bazen düşünüyorum. Uzaylılar beni kaçırsa yemimi , suyumu ,istediğim kitabı , internetimi , rızası olan gelmesini olmayanı da kopyalayarak sevdiğim 3-4 kişiyi , 2 ayda bir defa dünyada kalan sevdiklerimi görmemi temin ederlerse psikolojik olarak ve bedenimi de kopyalayarak denek faresi yapmalarını ömrümün sonuna kadar isterim diye düşünüyorum.(tabii ki teorikle pratik bir değildir. :D)
şimdiden okuduğunuz için tşklr Kitap bağımlısı olmak hiç aklımız ucundan bile geçmezdi bir gün sınıf öğretmenimiz kitap okuma yarışı yaptı okuduğunuz kitapların özetini çıkartın dedi ben okudum özetimi çıkartım ve öğretmene verdim 1 ayda 9.985 sayfa okudum ve 1.oldum sonra bana rakip çıkan oldu ama ben şunu anladım hayatımdaki eksikliğin kitap okumak olduğunu... yarışı kazanmak istedim sonra yarış hiç umrumda bile olmadı hayatımdaki en kötü hatamı anladım ve telafi etmek için elimden gelenini yapıyorum "HİÇBİR ŞEY İÇİN GEÇ DEĞİLDİR SEN YETER Kİ HATANI ANLA " bu sözü kendime söyledim ve hayatıma kitap okuyarak devam edeceğim kitap yazıyorum inşallah kitap haline gelir
145 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
"Dalgıç giysisi giymiş kelebek" ( Kelebek ve dalgıç) Fransız bir dergi yönetmeninin yazdığı kitaptır. Yayın yönetmeni bir hastalık geçirir ve yatağa düşer, vücudunu hiçbir şekilde kullanamaz,vücudunda hareket ettirebildiği tek şey sağ göz kapağıdır.Serum dışında hiçbir besin alamaz,tüm vücut fonksiyonları kaybolur.Sağ göz kapağını Mors alfabesi gibi kullanarak bir kitap yazar,gözünü kaç defa kırparsa o harf anlamına gelir,asistanı not alır ve kitabı yazmaya başlarlar... Ayda bir kere bir dilim kızarmış patates yemesine müsaade edilir.Tüm bir ayı o hazzı yaşamayı bekleyerek geçirir. Bir dilim kızarmış patates... Hayat sadece anlardan ibarettir. Kitabı okuduktan sonra bir dilim patatesten zevk almayı öğrendim... Ve her şeyden şikayet etmemeyi... ~Ahmet Şerif İzgören- Şu hortumlu dünyada fil yalnız bir hayvandır~ kitabından...
Kelebek ve Dalgıç
Kelebek ve DalgıçJean Dominique Bauby · Nemesis Kitap · 2018796 okunma
Türk insanının bugün içinde bulunduğu zihniyet durumu " HAFIZLAYAN " olarak tek kelime ile açıklanabilir. Tıpkı eğitim sistemimiz gibi. Eğitim sistemimiz " DÜŞÜNEN " değil " HAFIZLAYAN " insanları 10 Kasım 1938' den beri yetiştirmiyor mu? * Kendimizi kandırmayalım. Dünyanın hiçbir yerinde " halk" düşünmez. Zaten halkların düşünmesi de istenmez. Neden mi? Eğitim sistemi " sirk aslanları " yetiştirir. * 2011 Türkiye'sinde " çok dindar " veya " laik " zenginler üniversitede okuyan bir kısım çocuklarımıza ayda 150 tl, 200 tl gibi ultra burslar (!) vermektedir. Buna en hafifi ile Allah'ı kandırmak (!) ve kendi vicdanlarına " teyemmüm " yaptırmak (!) denir. * Eğitim sistemimizdeki tek tip hafızlayan insanlar, " Nadas " a bırakılan beyinlerdir. * Oyun kuruculuk ekonomik zenginliğe bağlı değildir. Bilakis ekonomik zenginlik Akıllı Oyun Kurucuların sonucudur. * Eğer her şeye ekonomi gözüyle bakan bir " elit " kadrosuna sahipseniz, önce topyekün beyinlerin, sonra bacak aralarının, er sonunda da ruhlarının ırzına... Küresel güçler tarafından ihtiyaca binaen halledilirsiniz. * Velhasıl; " Ya devlet başa, ya kuzgun leşe ". MGK'yı AB istedi diye kuşa çevirenlerden bu beklenebilir mi?
Sayfa 452Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.