Sululukları koyulaştıkça, beni buraya getiren, öbürlerine,
— Yani o kadar da şişirmeyin ulan, dedi, yazıyor da ne yazıyor be...
Başka biri,
— O kadar da büyütmeyin ,dedi, dünyada herkesin bir işi var, onunki de yazmak...
— O kadarını babam bile yazar...
— Yoksa vaktim yok... Boş vaktim olsa...
— O da bizim işimizi yapabilir mi bakalım...
Sol boşluğuma bir dirsek atıp,
— Hişt, bişey söylesene be... Öyle değil mi ulan? dedi.