Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
544 syf.
·
Puan vermedi
·
16 günde okudu
Türk edebiyatının en iyisi bu kitap.
En büyük Türk babamız Mustafa Kemal Atatürk'ün başucu kitabı olan ve her Türk gencine önerdiği kitaplardan biri... İstanbullu genç bir kadın olan feridenin trajik bir aşk acısı üzerine anadoluya öğretmenlik yapmak için gider ve burada kurtuluş savaşının izlerini Anadolu halkının fakirlik cahillik içinde boğulmasını istanbullu feridemizden öğreniyoruz kâmrana hep gıcık oldum durdum kitap boyunca ferideninde hataları olan yerler vardı ama ferideye büyük bir içtenlik duydum.Herkese önerebileceğim benimde başucu kitabım olan bir kitap oldu iyiki okumuşum sizede iyi okumalar.
Çalıkuşu
ÇalıkuşuReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 2019102bin okunma
Falih Rıfkı, Atatürk'ün sofrasında oturup kalkan,ona babamız diyen ,soyadını bile ondan alan bir Atatürkçü yazarımızdı.
Reklam
Ulusal Kurtuluş Savaşı'nın halk işi lambasını bu güzel resme tutup Atatürk'ü anar, sevgili ulus babamız ın albü­münü kapatırken, onun bir sözünü anmadan geçmeyelim. Canına kıymak istemişlerdi de, 1926'da İzmir'de o, dö­nüp ulusuna şöyle demişti: "Benim ölümlü can varlığım bir gün elbet toprak ola­caktır, ama Türkiye Cumhuriyeti sonsuzluğa değin yaşa­yıp gidecektir."
152 syf.
10/10 puan verdi
Babamız Atatürk
Falih Rıfkı ATAY serisinin devamı olarak okuduğum bir biyografi kitabıydı. Atatürk’ün çocukluğu, gençliği, İttihat ve Terakki dönemi, milli mücadele yılları, kurtarıcılığı, inkılapları ve ölümü üzerine yeni bilgiler edindiğim şaşırdığım ve memnun kaldığım bir kitap oldu. Hali hazırda bildiğim, tanıdığım, örnek aldığım kahramanımın hayatını okurken yaşadığı ve unuttuğum bir takım zorluklarını görünce gözümde daha da büyüdü. Şartlar zordu. Ölümün nefes gibi yakınında olduğu bir coğrafyada her hamlesinde ölüme kafa tutarak, durması ve atılması gereken adımları çok iyi sezinleyen bir lideri bu kitapta pekiştirmiş oldum. Bu incelemeyi Atamın cumhuriyetin onuncu yıl nutkunda da bitirdiğin gibi bitirmek isterim. “Ne mutlu Türküm diyene!”
Babanız Atatürk
Babanız AtatürkFalih Rıfkı Atay · Pozitif Yayınları · 2023674 okunma
196 syf.
·
Puan vermedi
Türk, Atatürk’ten taviz vermez!
2023 biterken dün son bir atak yaşadık. Ne yalan söyleyeyim bu ülkeye dair inancım çok fazla yok. Ama öyle bir an geliyor ki, uçurumun ucundan dönüyoruz. Dün yaşanan olay bir futbol maçının ötesinde. Kızıl hurma politikası güdenler ve çöl bedevileri şunu anlamaları lazım. Atatürk; Türk ulusuna, vatanına, şanına, tarihine ve aydınlığına saldıran düşmanların suratına inen balyoz gibi bir yumruk, öldürücü bir tokattır. Bütün dünya ve içimizdeki dönekler gördüler, Türk ulusunun birleştirici gücü; kurtarıcı babamız Halâskârgazi Atatürk'tür. Ve bu ulus, içinde yaşadığı bütün ayrılıklara, kırgınlıklara, kavgalara rağmen; ortak değeri olan Atatürk söz konusu olduğunda hiçbir sorunu yokmuş gibi tek bir amaç uğrunda birleşmekten geri durmuyor. Atatürk gerçekten bu dünyanın gördüğü en büyük liderlerden biri. Ve hala bir şekilde bu milletin harcı olmayı başarıyor. Çok büyük insan çok. Onu haketmek için dünyanın neresinde olursam olayım son nefesime kadar mücadelem bitmeyecek.
Sarı Zeybek
Sarı ZeybekCan Dündar · Doğan Kitap · 20071,782 okunma
150 syf.
9/10 puan verdi
Kitabın isminin "Babamız Atatürk" olması ancak bu kadar uygun olabilirdi. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran ulu önder Atatürk aynı zamanda bu milletin babası rolündedir. Zira eğer Atatürk zamanının en güçlü ittifakına karşı durup, orduları tekrar kurarak ülkesi ve milleti için bir özgürlük ve yeniden doğuş savaşı vermemiş olsaydı, bugün Türkiye diye bir devlet ve onun vatandaşları olmayacaktı. O yüzden Atatürk bu ülkenin babasıdır. Atatürk'ün nasıl yetiştiğini, kendini geliştirmek için neler yaptığını, ülkesinin en karanlık anında nasıl bir ışık gibi doğduğunu ve daha nice ilginç hikayeyi bulabileceğiniz bu kitabı her Türk vatandaşının okuması gerektiğini düşünüyorum. İyi okumalar :)
Babanız Atatürk
Babanız AtatürkFalih Rıfkı Atay · Pozitif Yayınları · 2023674 okunma
Reklam
çok kıymetli bir bilgiselidir. ona hayranlığınızı gururla tazeleyecektir.
Atatürk'ün ölümü üzerine yurt dışından gelen mektuplar: 1- Kadın hakları savunucusu Bayard Simmons'dan mektup, 11.11.1938 Kadınlara oy hakkı kampanyasını savunmuş olduğum için kendi memleketimde hapse girmiş ilk İngiliz olarak, Türkiye Cumhurbaşkanının ölümü üzerine derin üzüntülerimi sunabilir miyim? O'nun kendi ülkesinde
Atatürk'ün 1925 yılında Uşak'ta yetimhane ziyareti yaptığı doğru. Hatta bir şehit çocuğu orada şöyle bir konuşma yaptı: Beni söyleten etken var. Söyleyeceğim. Çünkü ben içinde lavlardan intikam fırtınaları, intikam boraları esen bir volkanım. Gök görültüleri, yıldırımlar, şimşekler benim depremlerimden, sarsıntılarımdan meydana gelir.
Yurt ve hürriyet uğruna canlarını vermekten çekinmeyen halk kahramanları ile neler yapılabileceğini çok iyi bilen Mustafa Kemal, 1919 yılı 19 Mayıs'ında Samsun'a çıkarak milletin başına geçti. Silâhlı dağınık kuvvetleri ve her biri kendi bölgesini korumaya uğraşan dağınık cemiyetleri bir araya toplayarak, Büyük Millet Meclisi hükümetinin ve kurtuluş ordusunun temellerini attı. Yalnız savaşlar kazanan bir komutan değil, halkı birleştiren ve arkasından götüren bir lider, fırsatları kollayan ve kaçırmayan bir devlet adamı olduğunu ispat etti. İsyanları bastırarak, padişah ve halife ordusunu yüzgeri ederek, önce Fransız ve İtalyan askerlerini Kilikya ve Antalya'dan çıkarıp sonra 1922 Eylül'ünde Yunan ordularını denize dökerek, nihayet üç büyük devlet donanmalarını ve askerlerini İstanbul ve boğazlardan çekilmek zorunda bırakarak, bizi bugünkü yurdumuza ve hürriyetimize kavuşturdu. Daha sonra inkılâpları ile bizlere cumhuriyet ve medeniyet devrini açtı. Sevgili çocuklar! Her birinizin bir babası ve bir annesi var. Onlar olmasaydı dünyaya gelmezdiniz. Eğer Atatürk, milletinin ve ordularının başında Anadolu savaşlarını kazanmasaydı, bu dünyada vatansız ve hürriyetsiz kalırdınız. Asıl öksüzlük budur. Onun için kitaba Babamız Atatürk adını koydum. Hayatınızı ana-babanıza, hür, şanlı ve şerefli Türklüğünüzü Atatürk'e borçlusunuz. Size babanız Atatürk'ün nasıl yetiştiğini, neler yaptığını, nasıl bir insan olduğunu anlatmak istiyorum. Onunla, niçin övündüğünüz kadar, nasıl onun gibi olacağınızı öğreniniz. Falih Rıfkı Atay
Bende ise, içten içe bir Osmanlı'lık var. Dedem bir Osmanlı Paşası'ymış. Yalan olmasın, belki de Albay'dır... Ama, evde tek tük kalmış resimleri, rütbesinin daha aşağıda olmadığını gösteriyor. Anneme de fazla sormamışım. Resimler bir muhteşem ki, bu kadar olur. Madalyalar, fes, apoletler filan... Heykel gibi... Mustafa Bey... Atatürk'le beraber resimleri var, yanyana... Ne yazık ki kendisini tanımadım ve her nedense o zamanlar beni fazla ilgilendirmemiş Ced'lerim... Kâinat'ın derinliklerine dalmışız da (!), annemiz, babamız, anneannemiz, dedemiz, kimlermiş, nereden gelmişler merak etmemişiz. Bu da bir yaşam tarzı demek ki... Şimdi de, bulmak için çok geç... Kalkıp, bir taraftan Selânik'lere, diğer taraftan Gürcistan'lara gitmek lazım... Bir kenarından aklımda kaldığı kadar... Ki buna da belirli bir zaman ayırmak lazım... O zamanı şimdiye kadar bulamamışsam, şimdiden sonra da bulabileceğimi sanmam.
Sayfa 130Kitabı okudu
Reklam
Ey Türklüğün büyük teşahhusu, ey bizim aziz babamız! Ruhlarına heyecan, dimağlarına nur saldığın gençlik sana diyor ki: Senin sevgini gönlünde, irşatlarını şuurlu adımlarının istikametinde bulan gençlik, şüphesiz ki senin dehan ve senin azminle Türklüğe hediye edilen Cumhuriyet'i hayatından daha aziz ve mukaddes tanımıştır. Onun müdafaası için hiç bir fedakârlıktan çekinmeyecek, onu gözlerken çok kıskanç davranacaktır. Bugünü, bugünde seni görmekle bahtiyar olan gençlik, tarihte masum ve asil kalmış milletimize köşe köşe dahili ve harici tuzaklar hazır- layan bu tarihi nasıl değiştirdiğinden ve bunların acı neticelerinden habersiz ve hissiz kalamaz ve kalamayacaktır. De- delerinin gafletiyle yuvarlandıkları çukurlara bir daha düş- memek için bugünün dersini pek kara ve karanlık olan dünden ve halâs ve intibahının hassasiyetini ise senin mevcudiyetinden ve iradenin ateşinden alacaktır. Milletinin hissi- yatı ve sevgisini ondan aldığı saf ve mert kanla damarlarında dolaştıran gençlik, Türk istikbalinin evlatları, milletin var lığına ve onun kalbi olan aziz Cumhuriyetine en ufak yan bakışların bile tahayyül ve tasavvuruna uyuşuk ve hareketsiz kalamaz. Adı Türk, kanı Türk, bütün mevcudiyeti Türk olan millet ve onun gençleri kendisini yokluktan varlığa, ölümden hayata, karanlıktan işığa is'al edenlerin açtıkları kurtarış çığırında her vakit istiklal ve istikbalinin koruyucusu, kan ve candan çizilmiş hudutlarının bekçisi olacak ve ebediyete kadar da öyle kalacaktır.
Sayfa 448 - Ankara Hukuk Mektebi ÖğrencileriKitabı okudu
73 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.