Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Bahçe. Parlak bahar güneşi. İçerinin renklerinden ve kokusundan birdenbire ayrılan tatlı bir parlaklık, çamların yeşili ve taze bir tabiat kokusu. Uzakta, çamların altında, beyaz entarili hastalar derinliklere doğru gitgide küçülen, yumuşak hayaletleriyle uzanmış, güneşleniyorlar. Koğuşlardan birinin penceresinden hasta bir çocuğun söylediği türkü geliyor. Kumlu yolda yürüyen ayakların çıtırdısı. Ve her an çamların karaltıları arasında ansızın beliren bir beyazlık. Her gidişimde, hastahanelerin bahçeleri bana hüzün verirdi. Bunun mânasını şimdi bulmaya çalışıyorum ve hastalıkla tabiat arasındaki büyük tezadı anlıyorum. Bu, bir bahçeden hastahaneye girerken ve bir hastahaneden bahçeye çıkarken en çok hissedilen şeydir.”
Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar. Dışarda, bozkırın üstünde birdenbire taze toprak kokusu, kuş sesleri ve saire... Dışarda bahar geldi karıcığım, bahar, dışarda bozkırın üstünde pırıltılar... Ve içerde artık böcekleriyle canlanan kerevet, suyu donmayan testi ve sabahları çimentonun üstünde güneş... Güneş, artık o her gün öğle vaktine kadar, bana yakın, benden uzak, sönerek, ışıldayarak yürür... Ve gün ikindiye döner, gölgeler düşer duvarlara, başlar tutuşmaya demirli pencerenin camı : dışarda akşam olur, bulutsuz bir bahar akşamı... İşte içerde baharın en kötü saatı budur asıl. Velhasıl o pul pul ışıltılı derisi, ateşten gözleriyle bilhassa baharda ram eder kendine içerdeki adamı hürriyet denen ifrit... Bu bittecrübe sabit, karıcığım, bittecrübe sabit..
Sayfa 667 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Güneşin sıcaklığı, parlaklığı, günden güne artıyor; havada insanın içini gıcıklayan bir bahar kokusu var. Yaklaşan yaz günleri prangalı adamı heyecanlandırır, içinde çekici istekler, özlemler doğurur. Hürlük özlemi, parlak güneş ışıkları altında puslu sonbahar ya da kış günlerinde olduğundan daha şiddetlidir.
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Sevginin Kokusu..
Sevgi, güzel bir kokunun adı mıydı? Sevgiliye dair bir koku, sevgiliden bezenen bir koku... Hani seher vakti saba rüzgârı eserken dimağı doldurması için içe çekilen o bahar kokusu gibi! Hani sevgilinin bulunduğu tarafa yönelip başını kaldırarak derin bir nefes alır gibi! Sevgilinin kendine özgü bir kokusu vardır ya hani! Hiç unutulmayan ve başka bir kokuyla karıştırılmayan bir koku! Bazen bir saç telinden, bazen bizzat sevgili elinden gelip gönülleri sarhoş eder hani! Yalnızca buruna değil, kalbe de giren bir kokudur ya o!
Kapı yayınlarıKitabı okuyor
Alıştım diyemem bu yaralara ama öğrendim yaşamayı; kış da olsa, köfte tutsa, bahar kokusu almayı, bütün yaralara ve en acılara rağmen yaşamayı.
Sayfa 38 - KAFKAOKUR ~ SERENAT
Özgürlük kokusu bahar çiçekleri gibi güzeldi.
Sayfa 109 - İş BankasıKitabı okudu
Reklam
Hüzün makamı ..
Bütün gün ağladım aynada Penceremi ağaçların yeşil düşüne Açmıştı bahar Gövdem sığmıyordu yalnızlığın kozasına ve Kokusu kâğıtlardan örülmüş tacımın
Sayfa 32 - Papatyakütüphanesi YayınıKitabı okudu
Özgürlük kokusu bahar çiçekleri gibi güzeldi.
Sayfa 109Kitabı okudu
Beyaz
Bahar pınarlarından içime damlayan su Bembeyaz çiçeklerin ıslak, temiz kokusu ZİYA OSMAN SABA (1910-1957)
Sayfa 18 - Zend Kitabevi, 2005Kitabı okudu
*** Şimdi mevsim bahar. Bundan sonra yalnızca çiçekler, kuşların sesi ve taze bahar kokusu var. ***
Sayfa 267 - Destek Yayınları 281. BaskıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.