Günler hep böyle geçecek, güneş hiç batmayacak, neşe de keder de hep aynı kalacak sanırız. İnsanoğlu aldanıştadır.
Güneş batar, yağmur kesilir, kuşlar yuvalarına çekilir. Hiç ummadığın anda bir dalga gelip Kayığı devirir.
Bahar günü açan bir papatyanın üzerine konan, o mavinin ve yeşilin en güzel karışımından oluşan, günübirlik kelebekler gibiydi.
O kadar güzel, o kadar bu dünyaya ait değildi ki, Allah onun
için kısa bir ömür biçiyordu.
Yanına istiyordu.
Dünyanın kirinden
ve düzensizliğinden uzağa...:((
...sebat için felsefemi izah edeyim, belki bunu yanlış bulacaksın, fakat hoş görülebilirsin, çünkü bütün yargılarımız bizim bakış açımıza göre değişir. Hatta düşünce tarzımız bir olduğu halde bakış açlarımızın birbirinden farklı bulunması bizim aramıza uçurumlar
koymaya yeter, bütün tartışmaları neticeden uzaklaştıran bu bakış açısındaki zıtlıktır.
Sayfa 33 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
O vakit anladım ki deminden benim hissiz dudaklarıma kalkan el, beyaz ve temiz tavşanının, sevimli oyuncağının sert ayağıyla acıyan şu küçük elceğizin acısını unutmak için bir öpücüğün şifalı sıcaklığını bekliyordu; muhterem, şefkatli, sevgi dolu bir öpücüğün manevi şifasını...
Sayfa 8 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Şimdi bahar geliyor hem sokağıma çıktığımda,
Bir ferahlık geliyor içime.
Kasabamın havasından mıdır?
Bilmem neden olur böyle duygular...
Ah bilmem, bilemem, aklım varmıyor,
Hisler, duygular birbiriyle sevişip duruyor.
Takvimler takvim değil ki arkadaş,
Hepsi fuzuli bir şiir sanki.
Her sayı, tarih altında,
Mutlu, mesut bir şeyler.
Ah bilsem,