Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.6
bahar evin
bahar evin
@baharevn
çocuk gelişimi
üniversite
Adıyaman
267 okur puanı
Temmuz 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Okuma Hedefleri
Herkes hayatında en az bir kere deliriyor, düşüyor, kayboluyor ve hiç kimsenin delirmesi, düşüşü yahut kayboluşu bir başkasınınkine benzemiyor."
Merhaba sevgili kitapseverler,
Tarık Tufan günümüz Türk edebiyatında çok beğendiğim yazarlardan biri... Özelikle eserlerinde karakterlerin ruh olay örgüsü, ,kurgusu güzel, düşündüren bir yazım dili ile okuru unutulmaz serüvenler yaşatıyor. Evli bir çift üzerinden başlayan eser , onların çocukluk anıları ve bu anıların şimdiki yaşamları üzerinde psikolojik etkilerini işleyen; Kitap boyunca bir film izliyormuş gibi bir hissiyata kapıldığım, eğer film olsaydı karakterlerin kim olacağını da düşünmeden edemedim.
Psikolojik çözümlemeler, kitaptaki genel melankolik hava dimağımda farklı bir tat bıraktı. hayattan hikayelerle bizlere aslında bir çok gerçeğimizi hatırlatan bir yazar Tarık Tufan! Okurken kaybolduğunuz , bittiğinde kendinizi bulacağınız bu muazzam eseri mutlaka okumanızı öneririm. Ayrıca tek takıldığim eserin sanki devamı gelecek gibi bir hissiyat bırakması. Umarım devamı gelir. İyi ki geldiniz hocam...
𝗦̧İ𝗠𝗗İ𝗞İ 𝗖̧𝗢𝗖𝗨𝗞𝗟𝗔𝗥 𝗛𝗔𝗥İ𝗞𝗔
Merhaba sevgili okur,
Listemde yer almayan ve halihazırda deprem sonrası yoluma çıkan eser. AFAD yardım merkezinde edindiğim ve bir ebeveyn olarak büyük kazanımlar kaydettiğim muazzam bir eserdi. Zamanının kazandırdığı ve kaybettirdiklerini düşününce ; gelecek nesiller için ne gibi adımlar atıyoruz ve onlar için gibi yatırımlar yapıyoruz. Değer yargılarımiz konusunda yaptığımız aktarımlar ne kadar sağlıklı. İşte bu konuları düşününce Aziz Nesin ne kadarda iyi düşünmüş böyle bir mizahı eser ortaya çıkarmış. Çok fazla spoi vermeden kitabın içeriğinden bahsedeyim. Eser; Çocukların gözüyle büyüklerin nasıl göründüğü, çocuklar anababalarını, öğretmenlerini ve büyüklerini eleştirdiği. çocukların büyüklerine karşı haklarını ve kendilerini savunmaları.. İki çocuğun mektuplaşmaları ile başlayan eser; çocuklarimiza öğrettiklerimiz, bizim yaptığımız onca yanlışlıklar ağlanacak halimize güldüren aynı zamanda düşündüren... geçmişten bugüne bugünden geleceğe, çocuktan gence gençten yetişkine her yaştaki bireye hitap eden eğlenceli mizahi bir eser. Okuması oldukça keyif veren bu akıcı eseri mutlaka okumalısınız. Aziz Nesin 'den birkaç kitap okumuştum. En kısa zamanda diğer eserlerinide gözden geçireceğim.
𝙃𝙀𝙍𝙎̧𝙀𝙔İ𝙉 𝘽İ' 𝙎̧𝙀𝙔İ 𝙑𝘼𝙍𝘿𝙄𝙍
“İç dünyanı bir oda gibi düşün. Oda sessiz olursa, bu iki sesi mutlaka duyarsın. Odada kendi seslerini çıkarmaya başlarsan, onların sesi duyulmamaya başlar. Odayı boş bırakmamak lazım. Odayla ilgilenirsen, ne bileyim temizlersen, süslersen, güzel şarkılar söylersen, sadece o ses değil, o sesin malzemesi olan hayalimde oluşan o istemediğim görüntüler de azalıyor."
Merhabalar,
Yaşamın bu yorgunluğu ile yaşamsal sorunlar sadece bizden olmadığını ve herşeyin bi şeyi vardır dedirten bir eser idi.. Öykümuzün konusuna dönecek olursam; Bütün ailesini kaybedip Moskova’ya yerleşen Şevket Kızanoğlu’nu okuyoruz. Bir suç işlemiş; yargı sürecinde altı ay boyunca konuşmayıp sonrasında fikrini değiştiriyor ve dava süreci de başlıyor. Ve bu dava sürecinde tercümanlığini yapan fahri ile olan sohbetleri, yazarın psikoloji ve felsefe alanlarında kendini ne kadar geliştirdiğini gösteriyor bizlere.. yazarın kendic iç dünyası ve yansımalarını satır aralarında hissedebiliyorsunuz. Hayatınızdaki farklı noktaları görmenize ve aralayacağınız kapıya ışık tutacak bu etkileyici öyküyü mutlaka okumalısınız. Benim için farklı bir deneyimdi. Yazarın kalemine sağlık. Selamlar sevgiler..
Okur Takip Önerileri
𝐴𝑍İ𝑍 𝐵𝐸𝑌 𝐻𝐴𝐷İ𝑆𝐸𝑆İ
Merhaba,
Bu kederli günlerimize birde aziz bey'in kasvetli yaşamı eklenince hepten ruhsal bir bunalımla başbaşa bırakti diyebilirim. Ayfer Tunç'tan okuduğum 4. Eser... Hüzünlü ama insan kadar gerçek bir öykünün anlatıldığı çok dokunaklı bir eser.. Ana karakterimiz Aziz Bey'in bir aşk uğruna evini, ailesini terk etmesi ve yaşlandıkça o kızdığı babasına dönüştüğünü anlaması oldukça çarpıcı bir biçimde anlatılıyor. Ayfer Tunç'un yazımı, anlattığı duyguların ve insanların canlılığı çok etkileyiciydi.. etkileyici, gerçekçi ve insansı bir öyküydu. Kitabın sonunda aklıma ilk gelen karakter ''Kürk mantolu Madonna'' kitabında Raif efendiyi andım. Ayfer Tunç farklı bir deneyim yaşattı. Herkese keyifli okumalar dilerim
𝗦̧𝗘𝗬𝗧𝗔𝗡𝗜𝗡 𝗖̧𝗜𝗥𝗔𝗚̆𝗜
Merhaba,
Umarım herkes için herşey yolunda gidiyordur. Bizim için hala karışmasık bir düzen hâkim.
Eser, iki ayrı hikayeden oluşmaktadır. . İkisi de oldukça akıcı ve etkileyici. Normalde suçlular için ceza isteriz fakat iki hikayede de suçlular için üzülmemizi sağlayacak durumlar oluşturulmuştu. İlk hikaye de yarım kalmışlık hissi bırakıyor. İkinci hikayede de fazlasıyla kasvetli bir hava vardı ve herşey çok belirsizdi. Daha önce asya filmleri izlediyseniz eğer, okunabilir sayabilirsiniz. Ben severek okudum. Polisiye severler için farklı tarzda bir kurgu okumak isteyenler için iyi bir seçim olacaktır. Harikulade bir japon seçkisi okumak için geç kalınmış değil. Sevgiler..
Merhaba sevgili kitapseverler,
5 Şubat akşamı son 100 sayfasını diğer gün okuyabilirim diye ertelediğim ve bildiğiniz üzere ülkemizi kasıp kavuran, haneleri kapatan, içimizde tarifsiz bir acı bırakan o 6 Şubat sabahı saat 04.17... uzun bir süre okumalara ara verdim. Duyduğumuz ve ruhumuzda açık yara hissi uyandıran o deprem sesi... Yitirdiğimiz, akraba,eş, dostlar.. unutmak mümkün olmasada hayat devam ediyor, etmekte... Kimine göre yarım bırakılmışlik, kimine göre kesik bir yara.. umarım aydınlık günler yakındır ve biz o aydınlığı yakalamayi başarabiliriz... Hayat , yaşanmışlıklar bir film şeridi gibi akıp gidiyor. Ani ve güzellikleri yaşamak için zamanı doğru kullanalım. Öldürmeyen acı güçlendirir cümlesi hep yani başımızda olsun.. biz hep güçlü kalalım.
Karamazov kardeşler, Dostoyevski roman yazarlığının yanı sıra; bir sosyolog bir psikiyatdır ve bu incelikle kitaplarında rus toplumu genelinde bir aileyi analiz etmiştir. Karakterlerin özellikleri ayrı kesimleri ve duruşları temsil etmekle beraber, yansıttıkları pskloji para, aşk ve toplumsal baskı karşısında bu kesimlerin derin bir analizini okuyucuya sunmuştur. Baba Karamazov' un ilginç hayat hikayesi.. çocuklarıyla olan ilişkileri ve esrarengiz bir son.. Kahramanları size öyle bir tarif ediyorki fiziksel olarak ve karakter olarak o insan gözünüzün önünde canlanıveriyor.hikayeyi size öyle bir anlatıyor ki kitabı kapatıp günlük işlerinize döndüğünüzde etkisinden kurtulamıyorsunuz.. Tolstoy'un Dostoyevski hakkında görüşü bunu destekler nitelikte. '' Onun kalemini tanrı kullanıyor.'' okumanızı mutlaka tavsiye ediyorum...
𝐁𝐄𝐍 𝐁İ𝐑 𝐆𝐔̈𝐑𝐆𝐄𝐍 𝐃𝐀𝐋𝐈𝐘𝐈
Merhaba sevgili kitapseverler,
Ocak ayının son kitabının yorumuyla geldim. 9 kitapla tamamladığım ocak ayı, benim için dolu dolu geçti diyebilirim. Çocuk kitabıyla kapanışı yapmak istedim. Öykü, roman ve şiirsel metinlerle tanıdığımız Hasan Ali Toptaş 'ı bir çocuk kitabı kaleme aldığını bilmiyordum. Farklı bir deneyim oldu. 110 sayfadan oluşan eserimiz; Bir ağacın dilinden insanoğluna yöneltilen acımasız ve haklı eleştirileri konu ediniyor. Dil ve anlatım şiir gibi insanı ince ince sızlatan, acılarıyla karşılaştıran muazzam dışavurum. Bir çırpıda okunan lakin sindirilmesi uzun zaman alacak harika bir kitap...hem çocuklara hem yetişkinlere hitap ediyor. Toplum olarak duyarsızlığımız ve eksikliklerimizle ne kadarda bencil yaşıyoruz. Oysa ki insanın acısını insan almıyormuydu! Ne yazık ki insaniyet anlamında birçok değerimizide kaybetmişiz. Ağaçlara en çok da insan olarak kendinize bakışınızı değiştirecek bir eser. Hasan Ali Toptaş'ın anlatım zekasına hayran kaldım. Okunmaya değer bir eser. Kütüphanenizde mutlaka bulundurmalısınız. Sevgiler, selamlar
Merhaba,
Bu aralar hediye kitaplar stoğunu eritme gayretindeyim.kişisel gelişim kitabı severler burada mı? Hayatı ve kendimizi esasında zihnimizin nasıl çalıştığı, düşüncelerimizin nasıl işlediği ve ''Ben'' hissine ilişkin soru ve soruların cevabı? Farklılıklara rağmen çatışmasız, huzurlu bir dünyada barış içinde yaşamanın yolları. Kendini, farkındalığının görüş alanının ötesinde, koşullanmalarının düşüncelerini ve eylemlerini belirlediği yerde anlamanı sağlayacak olan bir ayna gibi düşünebilirsiniz. Bir dost veya yol arkadaşı gibi düşünebilirsiniz. Sorgulama sürecini eğitim sistemininde bir parçası haline getirebilirsek dünyayı çok daha yaşanılır bir hale getirebiliriz. Kendimizi anlamak empati yapmamıza ve başkalarıyla bağlantı kurmamıza yardımcı olacak bu güzel eseri başucu kitabı olarak değerlendirebilirsiniz. İç huzur için farklı bir seçim. Sevgiler...
Merhaba sevgili kitapseverler,
Kızım için aldığım lakin kendimde istifade ettiğim harika bir çocuk kitabı okudum. Şermin Yaşar diğer bir deyişle Oyuncu Anne.. eğlenceli anlatımla, çocuk dilinden ve gözünden ama kültürü de harmanlayarak ele aldığı eseri; 26 farklı bölümden meydana geliyor. Her bölümü sırasında farklı ve komik olan olayların ele alındığı kitap genelinde günümüz insanlarının halleri biraz abartılarak gözler önüne seriyor. Geçmişten başlamış sorunların geçmek nedir bilmeyip, günümüze kadar devam etmesi, bunda en büyük etkenlerin insanlardan kaynaklı olduğu gözlenmektedir. 10 yaşındaki bir çocuğun anlatımıyla; toplumu ve kendimizi sorgulamaya ne dersiniz. Çocuk kitabı severler için çok iyi bir tavsiye. Okuyalım. Ayrıca Şermin Yaşar 'ın katkılarıyla kurulan kelime müzesi ziyaretini en kısa zamanda yapmak istiyorum. Kaleminize sağlık sevgili @serminyasarofficial
ΨλŞλMλ ΤUΤKUSU
Merhaba,
Batı dünyası sanat tarihinin en tanınmış ve en etkili şahsiyetlerinden
ünlü sanatçı Vincent van Gogh’un yaşamını anlatan ''Yaşama Tutkusu'' kitabının yorumuyla geldim. Eser; Londra’da bir sanat tüccarı olarak başlamasından, 1890’da Auvers’da genç yaşta ölümüne kadar olan süreci anlatıyor. Kitap boyunca her sayfada Van Goh "un geniş bir şekilde sanatı ve felsefî düşüncelerini okumak muazzam bir deneyimdi. Akabinde Emile Zola ile kesişen yolları ve diyalogların tadı ve verdiği lezzet çok farklıydı. Yaşadığı ve gördüğü onca kötü muameleye maruz kalmasına karşın hayata dair düşünceleri ve ''tutku'' ve bir iç savaşın galibiyeti ile acı bir yolculuktu onunkisi.. Resim yapmayı, ağzımda diş, ciğerimde nefes tükendiğinde keşfettim.” cümlesi herşeyi anlatıyordu aslında. Okurken içine çeken bir biyografi..Yer yer çabasına,azmine hayran olmamak elde değil. Van Goh 'a olan merakım biyografisini de okuyunca çok farklı bir yerde konumlandı.. mutlaka okuması gereken bir eser. Yaşama dair umudunuzu yitirdiğinizde ve çıkış yolu olduğunu bildiğiniz an Van Goh 'u hatırlayacağinizdan eminim. Sevgiler
Ben atomu insanlığa hizmet etmek için buldum. Onlar bomba yapıp birbirlerini yok ettiler."
- Albert Einstein
Merhaba,
Geçtiğimiz yıl çocuk kitaplarına çok fazla zaman ayıramadiğımdan bu sene aralara serpiştirilime gayretinde bulunacağım. Geçtiğimiz günlerde kızımın okuduğu ve Anne lütfen 'sende oku ısrarı üzerine okuduğum ve iyi ki okudum dediğim eserler arasında yerini aldı. Çocuk kitabı olmasına karşın biz ebeveynler için büyük bir önem taşıyor. Küçük prens ve sol ayağım eserlerinin verdiği mesaj ve güzelliklerle her kesime hitap ediyor. 1943-1955 yılları arasında Japonya’da yaşamış olan küçük bir kızın gerçek öyküsünü anlatan eser; 12 yaşında bir kız çocuğunun kardeşleriyle beraber çok mutlu bir hayatı vardır. Ülkesi 2. Dünya savaşının yıkıcı ortamında yaraları sarmaya çalışmaktadır. Atılan Atom bombası sonucu Radyasyondan yanmış ve vücutlarında yara izi bulunan insanlardan her zaman kaçmayı deneyen sadako bu etkinin kendisine de etkilemiş olacağını hiç aklına getirmez.. yakın arkadaşı Şizuko, bir insan eğer ki kağıttan ''1000 turna kuşu" yaparsa o kişinin dileği kabul olurmuş. Bu efsane üzerine Sadako ümidini kaybetmeyip kağıttan 1000 turna kuşu yapmaya başlar. Ah be çocuk! İçime umut aşıladın ama bir o kadarda üzdün... Umudun,cesaretin ve azmin öyküsü!
Merhaba sevgili okur,
Natüralist Edebiyat'nın öncüöncülerinden Fransız yazar, Emile Zola'nın "Hayvanlaşan İnsan '' eserini deneyimledim. Öncesinde birkaç kitabını okuduğum ve kalemini tanıdığım bir yazar. İsmiyle münhasır eserimiz; İnsanın çıkarları arzu ve derinlerde bastırılmış hayvani istekleri söz konusu olunca nelerin meşrulaştırıldığını ve sonuçlarının neler yol açtığını açık bir şekilde gözler önüne seriyor. 19. yüzyılda Paris ve Le Havre arasındaki demiryolu hattında geçen bir suç ve aşk hikâyesidir. Yozlaşmanın, bağnazlığın ve cahilliğin toplumun her katmanın sirayet ettiği ve baş edilemediğini ve işlenen cinayetlerin, eylemlerin insan zihninde hangi şartlarda ve nasıl meşru hale geldiğini tasvir ve harika betimlemelerle adeta yaşıyorsunuz.
Kahramanlarımız; Roubaund eşi severine veJacques bu aşk üçgeninin kazananı ve kaybedeni kimler olacak bilinmiyor ama insanlığın geldiği son noktayı acı bir şekilde öğreniyoruz. Dönemin toplumsal olaylarına psikolojik yönleriyle analiz eden; akıcı, merak uyandırıcı, unutulmayacak bir roman... Emile Zola'nın her kitabı gibi yine muhteşemdi. Okuyalım... Ayrıca yazarın diğer kitaplarını da hiç tereddüt etmeden okuyabilirsiniz. Sevgiler..
Merhaba,
Geçtiğimiz yıldan bu yana kitaplıkta okunmak için gün sayan ''Livaneli'nin penceresinden'' eserinin yorumuyla geldim. Röportaj ve söylesi tarzında olan Zafer Köse 'nin eşsiz sorularıyla başlayan eser Zülfü Livaneli'nin sosyoloji, felsefi, psikolojik tahlilileri ile günlük yaşamın ahengini ve rengini bulmanizda yardımcı olacak anekdotlarla bezenmiş muazzam bir eser. Özgün ve kıymet verilecek değerlendirmeler ışığında; Türkiye toplumunun manzarasına edebiyatla bir göz atıyorsunuz. Ülke olaraktan kanayan yaralarımıza tuz basıyor ama; kaçarı yok. Bu mesele hepimizi ilgilendiren geniş kapsamlı bir konu.. Gerçekleri edebiyat ve siyasetçi kimliğiyle barışçıl ve hümanist bir değerlendirme ile ufkunuzu genişletecegi inancındayım. İyi ki bu topraklarda Zülfü Livaneli gibi bir insan nefes alıyor. Bir başucu kitabı daha edinmenin verdiği mutlulukla yoruma nokta koyayım. Sevgiyle ve kitapla kalın. Tabiki okunacaklar listesinde tereddüt etmeden yer verebilirsiniz.
Merhaba,
Sevgili kitap dostum, canım @ebrukaradağ bu kıymetli hediye için teşekkür ederim. Ne büyük bir hazine! Eser söylesi tarzında lakin; İlber hocanın tecrübe ve bilgi birikimlerini okuyucularına aktardığı, kendinize bir yol gösterici kılavuz olarak okuyup, istifade edebileceğiniz başucu kitabı. Okurken asla sıkılmak yok. Her sayfasını dönüp dönüp okuyorsunuz. Yenal Bilgici’nin sorularıyla Platon, Seneca, Cicero, Farabi gibi bilgelerin ilhamı eşliğinde yaşam enerjinizi yeniden kazanmaniza yardımcı büyük bir kaynak. kişisel gelişimden hayatta almamız gereken önemli kararlara; hedef bulmamıza ve rotamızı ulaşmak için muazzam bir eserdi. İlber hocanın kişisel gelişim yönünü deneyimlemek ve akabinde yönlendirmeleri gerçekten dikkate değer ve faydalı bulacağınız kanısındayım. Okuyalım azizim, okuyalım.. kitaplar büyük bir nefes alma kaynağıdır. sevgiler.
ɃȺꞢİɌɆ ŦȺɃŁØŁȺɌ
İçimiz hep bir hoşçakal ülkesi
Al yalnızlığını gel. Korkma sıkılmayız. Seni. Yalnızlığın benim yalnızlığımla konuşur. Biz ikimiz susarız.
Merhaba sevgili okur,
Nereden başlasam; virgülünü, noktasını, ünlemini! Bildiğiniz üzere genç yazarlarımıza elimizden geldiğince desteğimizi esirgemiyoruz. Onlar bizim geleceğimiz için hepsi birer edebi tablo mahiyetinde. Yollarını aydınlık tutmak gerekiyor. Uzun zamandır bu denli etkisi altına girdiğim bir eserle karşılaşmadım diyebilirim. Kurulan cümleler ve ayrıntılar öyle bir noktaya taşıyor ki okuru bir anda; Göktan oluyorsunuz, sonra bir bakmışsın Alper, Selçuk, Ali, Ruhsar.. kavramsal olarak düşününce insan ruhunun analizi dediğimiz birçok konu üzerinde bilimsel ve psikolojik tanılarla psikiyatri dalında bir çok bilgininde sahibi oluyorsunuz. Çoklu kişilik bozukluğu(dissosiyatif) hakkında bilgim olmamasıns karşın yazarımız öyle bir ayrıntı gözler önüne seriyor ki takdire şayan! Psikoloji temelli başlayan eser; maneviyatı yüksek bir çok konunun da kapılarıkapılarınıda aralatıyor. Kullanılan dil ve anlatım profesyonel ve betimlemelere boğulmadan kararında cümleler ile okura büyük bir haz yaşatıyor. İnanılmaz bir eserdi. Her insanın kendinden bir tutam bulacağı bu muazzam eseri mutlaka okuyalım. Kaleminiz daim olsun hocam. Sizin gibi kalemlere ihtiyacımız var. Ayrıca çok fazla Spoi vermek istemedim. Eserin büyüsu bozulsun istemiyorum. İyi akşamlar, sevgiler
