Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Tesadüf diye bir şey yoktur, tevafuk vardır.
Bir sufi ile bir genç kızın,
kendini bulmaya çıktıkları bu yolculukta, yazgılarından başka güveneceği hiçbir şeyleri yoktur.
Bu yolculukta başlarına gelen olayların aslında tesadüf olmadığını,
hepsinin bir sebepten dolayı olduğunu anlatan bu Kitap çok şey ifade ediyor.
“Olur ki, bir şey sizin için hayırlı iken,
siz onu hoş görmezsiniz.
Yine olur ki, bir şey sizin için kötü iken,
siz onu seversiniz.
Allah bilir, siz bilmezsiniz.”
Bakara/216
Çok güzel bir Kitap, herkesin okuması dileğiyle..
Steinbeck'in kalemi yalınlığı ile meşhurdur. Bu kadar açık ve sade anlatımının olması belki de onu bu denli sevilen ve unutulmayan bir eser yapmıştır. Ne de olsa gördüğümüz bazı eserlerde öylesine kasıntı bir anlatım oluyor ki yazar özgün bir üslup oluşturarak kalıcı olmaya çalışırken kimi zaman kitabı gölgede bırakıyor. Steinbeck kitapları
Allah De Ötesini Bırak
“Kulillah sümme zerhum.”
{Enam Suresi, 91. ayet}
“Bir şey hoşunuza gitmediği halde sizin için hayırlı olabilir. Bir şey de hoşunuza gittiği halde sizin için kötü olabilir. Allah bilir, siz bilmezsiniz.”
{Bakara Suresi, 216. ayet}
“Allah sana kâfi değil mi?
Hâlâ niçin derdini O’na bırakmıyorsun?”
Altını çize çize bitiremediğim bir kitap oldu kendileri. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı ve son olacağını hiç sanmıyorum. Yazım dilide tam bana hitap ediyordu. Nasıl ve ne zaman bitti anlamadım. Gerçekten çok akıcıydı. İçerisinde ders verici kıssalar, kurandan ayetler vardı. Okuduktan sonra durup bir düşündüğüm bir çok cümle oldu. Gene bazı kitaplar gibi bu kitapta bildiğim şeyleri hatırlamama vesile oldu. Bazen bir şeyleri bilsekte arada bir hatırlamak gerekiyor. O yüzden direkt alıp okuyun. İlla ki 200 sayfanın içerisinden 1 cümle yürüdüğünüz yola bir ışık tutacaktır.
Keyifli okumalar dilerim ❥
Şu an 133. sayfadayım ve bu sayfaya gelene kadar zihnimde daima zikrettiğim şey şu oldu:
“…..Olabilir ki siz, bir şeyden hoşlanmazsınız; oysa ki o sizin için bir hayırdır. Yine olabilir ki, siz bir şeyi seversiniz, oysaki o sizin için bir kötülüktür. Allah bilir, siz bilmezsiniz.”
Bakara 216
104 syf.
·
Puan vermedi
Yoksulluk içimizde...
Yoksun’luk içimizde...
Biz toplumca yoksulluğu ve rızkı hep maddi görürüz. Bizden eksik olan maddiyat olunca yoksuluzdur. Oysa içi yoksulluktan çöl kesilen, rızkı insafsızlıktan hayata kapanan, gönlü karanlığa bulanan ne çok halimizle yoksuluz.
Rızık bazen anlayışlı bir kalptir,
Rızık bazen gün içinde bir iyilik
Dikkat spoiler
Bu öyküde ceza olarak dünyaya gönderilen bir meleğin yaşadıkları anlatılmış.
Tanrı melekten üç şeyi öğrenmesini istemişti:
Insanlarda ne olduğu,
Insanlara neyin verilmediği,
Insanların neyle yaşadığı.
Meleğin bulduğu cevaplar:
Insanlarda sevgi vardı.
Insanlara kendi bedeni için gerekenin ne olduğunu bilmesi verilmemişti.
Insanlar sevgiyle yaşıyorlardı.
Hayatta başımıza türlü türlü olaylar gelebilir. bu olaylar bazen şer olur bazen de hayr. Ama biz olayların arkasındaki sır perdesini bilemeyebiliriz. Bize hayr görünen şer olabilir, şer görünen de hayr olabilir. Rabbimiz Bakara suresinin 216. ayetinde: *" Olur ki, bir şey sizin için hayırlı iken, siz onu hoş görmezsiniz. Yine olur ki, bir şey sizin için kötü iken, siz onu seversiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz."* Işte bu yüzden başımıza gelen olaylar konusunda elimizden geldiğince tevekkül etmeliyiz. Kitabın bende bıraktırdığı düşünceler ve izlenimler bu şekilde.
Tavsiye ederim, keyifli okumalar
Nora, ölmek isteyip arafta kalan biridir. Bir şansı vardır. Gece Yarısı Kütüphanesi’nde gözlerini açar ve henüz hayattayken çok az kişiye nasip olabilen farklı hayatları ve pişmanlıklarını deneyimle şansına erişir. Her deneyim ona yeni şeyler katar ama kütüphanesinden de bir kitap eksilir.
Bakara Suresi, 216. Ayeti( Sizin hayır sandığınız şer, şer sandığınız şeyde hayır vardır. Allah(c.c.) bilir, siz bilmezsiniz.)’nin hikayeleştirerek kitaplaştırılmış şekli de denebilir.
Bu hayatı, her ne kadar seçimlerimiz belirlemiş de olsa; bakış açımızın yönetmen koltuğunda her zaman biz otururuz. Gözünün üstünde kaş var diye lanetlediğimiz hayatın içindeki güzelliklere odaklandığımızda aslında gözün ne kadar da güzel baktığını keşfederiz. Bu keşfediş, bizi güzellik arayan bir kâşife döndürdüğünde ise simya ilmine inanmaya başlarız. Böylece bize zevk veren bulmak değil aramak, varılan yer değil de gidilen yol olduğu idrakiyle yüzleşince, önümüzdeki zorluk kapıların teker teker açılmasını hayretlerle izleyince oturulan bu yönetmen koltuğunun bütün makam mevki koltuklarından çok daha değerli olduğunu anlarız. İşte o zaman Anka misali bir değişim bir doğuşum başlar.
Yatırım tavsiyesidir.
#Okudum
#KitapYorum
#HayatKaybettiğinYerdenBaşlar
#MiraçÇağrıAktaş
#KişiselGelişim
#İndigoYayınları
#195sayfa
Mümtehine
Nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Çok farklı bir kitaptı. Bu dünyanın imtihan dünyası olduğunu çok güzel anlatmış. Kitabı okuduktan sonra kendi dertlerimden utandım. Meğersem hayatta ne çok şeye söylenip duruyormuşum. Her okuduğum kitapta Rabbimin izniyle kendime paylar biçiyorum. Hayata bakış açımı değiştiriyorlar. Mümtehine de bana sabrın önemini anlattı. Rabbimin izni olmadan hiçbir şeyin olmayacağını, ol dediğinde de hiçbir şeyin durduramayacağını çok güzel bir şekilde ifade etmiş. Bakara 216 ayette de dediği gibi hoşunuza gitmeyen bir şey hakkınızda hayırlı olabilir, hoşunuza giden bir şey de hakkınızda kötü olabilir. Bunları Allah bilir siz bilemezsiniz.
Allah hakkımızda ne hayırlısıysa onu nasip etsin.
Bir dünya daha biter...
Merhabaa; Nora’nın dünyası ile karşınızdayım.
Kitaba başlar başlamaz pişmanlıklarını düşünmeye başlıyor insan. Birden bire belki de içten içe pişman olup haberinizin olmadığı yaşadıklarınız gün yüzüne çıkmaya başlıyor. Tabii pişmanlıklar akla gelmeye başladıkça ‘acaba şöyle yapsam yine pişman olur muydum?’ soruları dönmeye başlıyor ki, kitabımız
Musibetler halkın hakka tam manasıyla teslimiyetidir…
Kitabı çok beğendim, çünkü peygamberlerimizin ve evliyaların çektiği sıkıntıları okuğunuzda göz yaşlarına boğulacaksınız. Yazar başta kendi çektiği sıkıntılardan ve musibetlerden bahsetmektedir. Musibetler ne söyler?
Neler söylemez ki? Başta Allah’ın kudretinin büyüklüğünden bahseder. Kulun acizliğinden ancak umudunu kaybetmemesinden bahseder. Cenab-ı Allah en sevdiği peygamberleri bile zorluklarla imtihan etmiştir. Onların imtihanını düşünürsek bizim çektiklerimiz devede kulak kalır.
Kul her zaman imtihan içindedir. Daima bunun bilincinde olmalı ve sabır ve şükür içinde olmalıyız. Kimi evladıyla, kimi eşiyle, kimi insan malıyla imtihan olurken, kimi canıyla imtihan olur. Allah sevdiği kulunu her zaman zorlukla imtihan eder. Allah-ü Teala Bakara suresinde buyurur ki;
“Olur ki siz bir şeyden hoşlanmazsınız, hâlbuki hakkınızda o bir hayırdır. Ve olur ki bir şeyi seversiniz, hâlbuki hakkınızda o bir şerdir. Allah bilir, siz bilmezsiniz.” (Bakara, 2/216).
Neden olmadı dediğin bir olaya gün gelir, Elhamdulillah iyiki de olmadı dersin birgün…
276 syf.
9/10 puan verdi
Kitabın adının dikkatimi çekmesi ile tamamen tesadüfi şekilde elime aldım ve bitene kadar da bırakamadım. Konusunun politik olduğu düşünüyordum okumadan fakat değildi. Davut ve Golyat, kaplumbağa ve tavşan gibi her zaman hafızamızda kalan anlatıların aslında ne kadar da gerçek olduklarını anlatılıyor. İkna ediyor. Eksi gördüklerimiz aslında hayatımıza artı katabilir. Tarihte hep de öyle olmuştur.
Güçlünün "güçlü" olduğunu öğretmek üzere yalanlarla dolu koca bir yalan simülasyonuna döndürüldü dünyamız. Oysa ne buyuruluyor, "...hoşunuza gitmeyen bir şeyde sizin için hayır, yine olur ki hoşunuza giden bir şeyde de sizin için şer vardır." (Bakara 216)
Yitik Bilgi ve Hikmet/Bayram Ali ÇETİNKAYA
Kendileriyle çok paylaşmasam da etrafımda bazı insanları her görüşümde kendisiyle özdeşleştirdiğim Kur'an-ı Kerim'den bazı ayetler belirir gözümde. Sadece yakın arkadaşlarımın bildiği, kimine hoş, kimine absürt gelen, bana göre mistik, genel olarak da trajikomik bir olaydan sonra üniversitede
