Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İnsanın bir yerde, bir işte tek başına kalışı ölümden de beterdi. İşte ölüm dedikleri de buydu. Sonsuz bir yalnızlıktı, çaresizlikti.
Reklam
İnsan hiç bir zaman hırsının, coşup gelen yüreğinin elinde oyuncak olmamalı. Her bir işi akıl terazisine vurmalı
Bir insan yenilirse bir daha, bir daha gelirdi… Kalabalık yenilirse, bir daha bir araya gelmesi çok zor olurdu.
Dünyadaki tekmil yaratık adam olur da, şu insanoğlu adam olmaz. Çünküleyin çiğ süt emmiştir.
Ve Kudüs şehri. Artık yer şehri, toprak şehri. Bakır yaprakların, çelik göğdelerin, acımasız yüreklerin Demir köklerin, tunçtan ve uranyumdan dalların. Kurşundan çiçeklerin şehri. Gülle kusuyor ana rahmi Bomba parçalıyor beynini bebeğin Tanklar saldırıyor evlere bir anda ev yok tank var Uçak var gök yok utanç var
Sayfa 629 - DirilişKitabı okudu
Reklam
Toprak bakır gök bakır. Haykır güneşi içen/erin türküsünü, Hay-kır Haykıralım
“Bu dünya yaşamağa değmez, pis, iğrenç bir dünyaydı. Bu kadar alçak insan arasında yaşamaktansa, yaşamamak daha iyiydi…”
Sayfa 302 - (e-kitap)
Reklam
Koskacaman bir boşluk içinde kalmıştı. Acı çekiyordu. Bir ağlayabilse... Çoktan beri ağlayamamıştı. Belki on beş yıl oluyordu.
- sevinçli anların olur mu? - sık sık... mesela geçen kış... geçen kış, hani malum, kar diz boyu, soğuk. işler durdu. yer demir, gök bakır. sobamız zaten yok. kömürü kömürcüden kiloyla alırız, onu bile alamadığımız günler. vay anam vaaay! açlık bir yandan, soğuk bir yandan, çocukların sızlanmaları bir yandan. babaysan bilirsin gel de dayan! sokağa deli gibi fırladım. yağmur bardaklardan boşanıyor adeta. içim kararmış gökyüzü gibi, mosmor. hırsızlık edemem, para için adam boğazlıyamam, kimseye eğri bakamam... derken, sokağın başında tanış bir madam. beni arıyormuş. biliyor musun insanın iyisi iyidir. iyinin gavuru, müslümanı olmaz. bir ahbabının sıvası, badanası varmış, usta lazım olmuş, aklına ben gelmişim. içimdeki morluk bir yırtılış yırtıldı bey, sıkıntı mıkıntı bir uçuş uçtu, sorma. sanki yağmur bardaklardan boşanırmışçasına yağmıyor, soğuk yok. adresi aldım, koştum. onlar da eksik olmasınlar, beni yukarı, apartımanlarının salonuna aldılar. soba gürül gürül yanıyor. "üstünü başını kurut usta" dediler. sevinçten gözlerim yaşardı, hüngür hüngür ağlıyacağım. hele işe mahsuben çıkarıp 50 lira avans da verince, üstümün başımın yaşını, tırnaklarımın morartısını unuttum. aklımda çoluk çocuğum. geç kalmışım gibi semte bir gelirim ki sorma! - sonra? -sonra, daldım kasaba. iki buçuk kilo pirzola, on somun, meyva, filan...
Sayfa 117
-Onların elleri Allah'ın hazineleridir evlat hiç azalmaz gitgide bereketlenir! -Yer Demir Gök Bakır ise de mi? -Hatta ev tam takır ise de! -Ne yapmalı? -Kalp rızıklarının veren eli olmaya bakmalı! -Nasıl? -Dilini muhafaza ederek!
Sayfa 43 - Kapı Yayınları 700 Bütün Eserleri 83
İnsanın bir yerde, bir işte tek başına kalışı ölümden de beterdi. İşte ölüm dedikleri buydu. Sonsuz bir yalnızlıktı, çaresizlikti.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.