Deryayı deryanın kendisinden iyi tanıyan, Akdeniz'in sultanı, padişahı, kimsesizlerin kimsesi, Oruç Reis'in öğrencisi, Barbaros Hayreddin'in (Oruç Reis'in kardeşi) arkadaşı, Uluç Reis'in reisi: Turgut Reis. Nam-ı Diğer: Dragut! Avrupa'nın korkulu rüyası kaptan. Biat etmeyen, Sultan Süleyman'ın karşısında eğilmeyen, Osmanlı'nın gayriresmi Kaptan-ı Derya'sı Turgutca! İçinde bir çocuk yaşatan, bazen hırsına yenik düşen, düşmanın karşısında zülfikarını savurmakta seksen yaşında bile korkmayan korkusuz Reis.
Daha bir çok şey anlatılır kendisi hakkında. Onun küçüklüğündeki sınır tanımazlığından başlayıp yaşlılığında Malta Kuşatması'na kadar geçen süreyi kendisinin ağzından dinliyorsunuz. Başından geçen aşklar, arkadaşlıklar ve daha nicesi. Arkasından nice kötü planlar yapılıp da Akdeniz'de istenilmeyen bu koca reis, bize tarihten çıkarmamız gereken o kadar çok önemli dersler veriyor ki, her biri altın değerinde.
Turgut Reis'in Sultan Süleyman ile konuşmaları, Kaptan-ı Deryalığı reddi, Oruç Reis, Şehzade Korkut, Barbaros, Malta, Trablusgarp, Preveze, Cerbe, İspanyollar, Türkler, Arapların kazdığı kuyular ve daha nicesiyle tarihimize ışık tutan hayatına tanık oluyor onun Fatıma'sıyla aşkını, serüvenini dinliyorsunuz.
Akdenizdeki hakimiyeti korsanlarımız sayesinde sağladığımızı ve onları terkettiğimizde hakimiyetimizi kaybettiğimizi de yine bu eser sayesinde öğreniyoruz. Turgut Reis'in leventi, Dragut'un hayranı ve Turgutca'nın arkadaşı oluyorsunuz. Kesinlikle okumalısınız. Akdeniz'i bir de Turgut Reis'imiz ile gezmelisiniz.