Elini, kadının dizkapağından yukarılarda gezdirdi. Çorabı yok, ne yazık. Çorabın bitip etin başladığı yere dokunmaya bayılırım doğrusu. Bacakta, eşyanın bitip insanın başladığı yer elin altında, vücudun duygulara karşılık vermeye başladığı nokta. Daha yukarıda sıcaklık da gittikçe artmaya başlar: dünyanın merkezine doğru. Bilinmeyene doğru yolculuk. Kadına sarılmış, küçük hareketler yapıyor, sınırı aşmadan. Uzaktan bakılınca, insana, hiçbir şey yapılmıyormuş gibi gelir: bir şeyden şüphelenilmez. Telaşsız, hafif bir hışırtı. Bazı duyguları ifade etmek ne kadar zor. Elim anlatabilir ancak. Elimin derisinden vücudumun hayati merkezlerine yayılan bu duyguyu sizlere iletmekte güçlük çekiyorum, insan kardeşlerim! Efendim? Yalnız dokunma duyusuyla açıklanabilir mi? Ya da elektriklenmeyle? Olamaz. Hücrelerin bir kenarına sığınmış cinsel zerreciklerin bir dış etken yoluyla uyarılması.Kelimeler, kelimeler, kelimeler.