112 syf.
·
Puan vermedi
Merhaba, Bu kitabı yaklaşık üç yıl önce okumuştum ama o dönemlerde çocuklarla bu kadar iç içe değildim. O dönemde bazı paragraflar için ne kadar saçma olmuş dediğimi hatırlıyorum. Ama şimdi çocukların içindeyim ve kitabı tekrar okuma isteği geldiği için okudum, o saçma olduğunu düşündüğüm paragraflar çok anlamlı geldi yani demem o ki insanların zaman geçtikçe düşünceleri değişebiliyor. Kitabın içeriğine dönecek olursak hem büyüklerin hem de çocukların severek okuyacağı bir kitap yani bence öyle :) Yazar hani kitabın ilk kısmında diyor ya anlatsam küçük prensi gördüğümü kimse inanmaz bana diye çocukların olayı da bu değil mi zaten, onlar bir şey yaşarlar ve kendini çok akıllı sanan biz büyükler de onlara inanmayız. Biz büyükler çok değişik insanlarız kendimizi önemli zannederiz, sayılara önem veririz, çocukları dinlemeyiz bazen öyle bir an olur ki onları sustururuz kendilerini ifade etmelerine izin vermez onların yerine biz konuşuruz. Daha sonra da bu çocuk neden içine kapanık diye psikiyatri uzmana götürürüz. İşte bu kitabı okuduktan sonra insan çocukların düşüncelerine önem veriyor, onların kenderini ifade etmelerine izin veriyor işte sırf bu yüzden lütfen hepiniz bu kitabı çocuklar gibi düşünerek onlar gibi hissederek okuyun! Okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
Küçük Prens
Küçük PrensAntoine de Saint-Exupéry · Can Çocuk Yayınları · 2015237,1bin okunma
344 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
 1- Şüphecilik Bahsi Peyami Safa şüphecilikten bahis açıyor: -İstihzası olmayan, hâdiseleri alaya almayan adam ne kadar kuru ve yavansa, şüpheciliği olmayan da o kadar eksik ve kısır… İki tekerlekli bir arabanın tek tekerleği üzerinde yol almaya kalkması gibi bir şey… Ben her şeyden şüphe ederim; bana anlatılan, öğretilen, gösterilen, bildirilen
Bâbıâli
BâbıâliNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 2017907 okunma
Reklam
255 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Gerçekten Zamanımız Yok Mu?
Bugünlerde insanlar artık birçok şeyi kitaplardan öğrenir oldu. Onlardan biri de zamanı nasıl doğru kullanabilirsinizin cevabı. Bu konuya hem İslami hem de Batılı tarazda değinen Yaşar Değirmenci, okuyucularına kitabıyla bir ışık tutuyor. İnsanoğlu çok acelecidir. Zamanın kendine yetmediğinden hep şikâyet eder durur. Oysa zamanı kullanmayı
Zaman Yolcusuna Söylenecekler
Zaman Yolcusuna SöyleneceklerYaşar Değirmenci · Siyer Yayınları · 2020434 okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
·
24 günde okudu
İnsanın hayatında bazen öyle eylemler gelişir ki neye uğratıldığı farkına varana kadar: "Ben bu muyum?" dedirtiyor. Bu eylemlerin çoğu insanın ruh halinden tutup davranış biçimine kadar varyasyona uğruyor. Deniz'in, güzel bir hayatı varken ve Oğuz ile bu güzellikler içinde sevip bir ömür mutluluğa akitlendiler. Gel gör ki başta sağlıklı olan yolculuk ne olduysa rayların yoldan  çıkmasıyla hayatın zikzakları çizildi.  Önüne gelen Pelin yolculuğundaki çukurları derin kuyulara çevirdi.  İçinden çıkamaz bir hal aldı. İyilik yapayım derken çıkılmaz bir hayalin ve doğruya çıkmayacak  umutların içinde kayboldu. Ne yazık ki Deniz'i kendi deryasında boğulmasına sebebiyet veren, severek evlenilmesine rağmen hiç yanında olmayan Oğuz, Yaz'ın doğumuyla tamamen yalnız bırakarak, yoluna çıkan Pelin ve çekirdek ailesi sorumsuz bir koca imajı çizdirdi kitap boyunca. Deniz'in kendine hayrı olmazken Pelin'e nasıl hayrı olacak? Deniz'i saran derya olmazsa deniz durgunlaşır. Kirlilik alır. Kadının yanında erkek olmazsa hayat kadına zehir olur! Psikolojik bozukluğu konu alan kitabın içinde geçen nice sözcük heybemizde anlam kattı.  Cümle yerine sözcük altı çizilmesi ayrı bir mutluluk şereflendirdi.
Yaz'dan Sonra
Yaz'dan SonraSinem Keskinel · Cenova Yayınları · 20204 okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
İnsanın yolculuk yapması içinde bulunduğu anın, eylemin,  durumun hallerinden gerek uzaklaşarak gerekse yakınlaşarak kendini bulabilmesi ivmesidir. İnsan bazen öyle bir hal alır ki kendini hep karanlığın yolculuğu içinde hisseder.  oysaki  kendine doğru yolculuk yaparsa karanlığın sonundaki aydınlığının olduğunu farkında olur. Karanlığın içindeki aydınlığın kendisini feraha vardığının hoşnutluğu ile mutlu hisseder hep. Asıl sevginin kişinin kendisine gösterdiği sevgidir. insan kendini sever, kendine değer verirse çemberdeki diğer insanlar da  değer ve kıymetin varlığına sahip olur. Tüm yollar insansın kendisinde geçmektedir. Alimlerden  Râgıp Isfahânî'nin şu sözü manidardır bu yolda: "Bir yerlere varmak için önce kendine uğramalı insan. İnsanın gideceği bütün yollar kendinden geçer." ve Mevlâna'ın da : "insan bir cevheredir,  işlenirse mücevvher olur."  demesi yolculuğun başında da sonunda her şeyin insanoğlunun pençesinde sırdır. Yolumuzda olan dikenlerin bile nasıl gül bahçesine dönüştüğünün farkındalığı yaratıyor.  Paulo Coelho, Tolstoy, Şükrü Erbaş ve Necip Fazıl Kısakürek 'in ve daha birçok ilim yüklü bilimcilerin kapılarını çalarak tecrübe ile sabit anlatılıyor. Kitabın sonundaki otobiyografi ise geçmişten günümüze umudun kapısını anlatarak anıları ölümsüzleştirmesi ayrıca mutluluk katıyor hayatın anlamına. Yazarın tüm kitaplarında gördüğüm samimiyet takdire şayandır. Kendisini bu yolculukta takdir eder başarılarının devamını dilerim.
Yolculuk
YolculukHanife Mert · Uyanış Yayınevi · 202220 okunma
298 syf.
10/10 puan verdi
·
30 saatte okudu
Çoğunlukla klasik okuduğum için bu kadar hızlı okuduğum nadir kitaplardan biri oldu ve bayıldım. Çok sevdiğim bir arkadaşımın önerisi sayesinde aldım ve diyorum ki iyi ki almışım, okumuşum. Daha 14 Ocak'ta olmamıza rağmen yılın favorilerine girdiğini söylemek istiyorum. Bayadır gerilim okumamıştım -ki zaten o kadar sevdiğim bir tür değil- ancak şubat ayı okumalarıma kesinlikle kitaplığımdaki gerilimleri kapıp okumaya başlayacağım. Bu kitabın verdiği hislerden sonra başka kitapları sırf türü için sonraya bırakmak istemiyorum. Kötü yönde eleştirebileceğim bir yer var -buna rağmen 10/10 verdim- o yere değineceğim. Cinsellikten rahatsız olan biri hiç değilim fakat bazen öyle yerler geldi ki heyecandan değil sadece daha fazla vakit ayırmamak için hızlı hızlı okudum, sıktı yani. Tamam bir yandan hikayenin devamı için gerekli miydi? Evet. Ama bu kadara gerek var mıydı? Bilmiyorum. Uzun uzun betimlemeli bir olur iki olur ama kitabın %45'i cinsellikti. Baydı bir süre sonra. Kötü yönde başka bir eleştirim yok. Sonuna değinirsem sonunu çok beğendim ucu açık gibi olsa da tam olarak değildi. Tadında bırakılmış, yoruma açık bir sondu ve baya hoşuma gitti. ++++
Colleen Hoover
Colleen Hoover
'dan okuduğum ilk kitap olmasına rağmen neden çok okunan bir yazar olduğunu anlamış oldum. Diğer kitaplarını da alıp okumak için can atıyorum.
Verity: Gerçeğin Diğer Kıyısı
Verity: Gerçeğin Diğer KıyısıColleen Hoover · Epsilon Yayınevi · 20224,927 okunma
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.