ANNELER YAŞAYARAK ÖLÜRLER...
Annem...Türküleri seven,boynunu bükülü tutmayı hayattan öğrenmiş annem;
acılarını yattığı yatağa taşıyan,kimselere ümit beslemeyen kendi ümidini kendi doğuran annem,sana bu mektubu yakınında bildiğin ama uzakta yaşayan aciz bedenimle karalıyorum.Düşlerine yenik düşmüş,hayalleri hastalığı olmuş küçük bir kadın olarak
Hayallerimin Arka Bahçesi en sevdiğim türler olan distopya-fantastik-bilim kurgu kitaplarımda yine bir tekrara düşme durumu yaşayıp,ara verdiğim bir zamanda kitap bloglarında dolanırken karşıma çıkmış bir kitap... Çok iyi yorumları görünce de dayanamayıp almıştım. İyi ki de almışım dedirtti bana... Kitaplığımda da baş köşede yerini aldı.
Alix
LOJMAN
Lojmanda oturmak ayrı bir yaşam tarzı. Herkesin kocasının aynı işi yaptığı bir aileler topluluğu bu. Çalışmayan kadınlar için standart bir hayat: Sabah aynı saatte, hatta aynı dakikada evinden çıkan üniformalı kocalar, pencereden kocalarının servis araçlarına binişini seyreden kadınlar, öğleye kadar ev işleri, öğleden sonra kadın
Kitabı okurken zevk aldınız mı derseniz? Evet zevk aldım. Okurken eğlendim ve kitaba her ara verdiğimde de kitabı tekrar açıp okumak istedim ama kitapta bazı şeyler eksikti. Bir türlü kitaba adam akıllı ısınamadım. Beni benden almadığı için de kitaba puanım 7 oldu.
Kitapta bazı kurgu hataları var. Mesela asansör sahnesini hatırlayalım. Libby iki
Saat 10. Ey zavallı küçük kızım. 6 saat sonra ben ölmüş olucam. Beni öldürücekler kızım. Bunu anlıyormusun Marya? Soğuk kanlılıkla, törenle toplumun iyiliği için beni öldürücekler. Zavallı kızım. Baban seni ne kadar severdi...
Genelev Çiçekçisi
Selim'in cesedi iki gecedir çiçeklerin arasında yatıyordu.
Sırtüstü düşmüştü, çiçeklerin saplarını kesmek için kullandığı bıçak,
kalbine saplanmıştı. Cumartesi gecesi öldürüldüğünü düşünüyorduk.
Katil onu öldürdükten sonra kapıyı
çekip çıkmış olmalıydı.
Araya tatil girince çiçekçi bir gün kapalı kalmış, cesedi bu
MEMLEKET MESELESİ
Olamam çok sevsem de bir aşkın kölesi,
Senin derdin aşk , benimki memleket meselesi.
Olamam çok sevsem de bir aşkın kölesi,
Senin derdin aşk , benimki memleket meselesi
Siyah beyaz filmler belki anlatır beni,
Asabiyim ama bir çocuk ağlatır beni,
Mahçup delikanlıyım yok gönlümün hilesi,
Benim derdim güzelim , memleket
Kur'an-ı Kerim'e dokunmak günah mıdır?
...
Kur’an’a dokunmak günah mıydı gerçekten?.. Değildi elbet. Annesi abdestsiz dokunmanın uygun olmayacağını anlatmak için söylemişti o sözleri mutlaka. Ama o sözler küçük kızın zihnine yerleşti. Şimdi o kız büyümüştür. Kim bilir kaç kitap geçmiştir ellerinden bu güne kadar. Peki, ya onun için Kur’an’a dokunmak hâlâ günahsa?.. Şimdi ve hayatının sonrasında ne zaman elini Kur’an’a uzatacak olsa, içinden annesinin sesine benzeyen bir ses “dokunma kızım, günah” diyorsa… Ya da aslında oldukça sıradan bir hadisedir ve ben fazla abartmışımdır. İnşallah öyledir…
Böyle de bir anım var:
blog.zaman.com.tr/dokunma-kizim-g...