Kitap 1. Dünya Savaşı sonrası İzmir'de geçiyor. Unuttuğumuz ya da hiç öğrenme fırsatı bulamadığımız enternasyonalizmi çok güzel anlatan bir eser var karşımızda. Kesinlikle bir Elif Şafak kitapları gibi taraf tutarak yazılmamış ve acıtasyon içermiyor. İçinde sadece gerçekler var. Savaşın kirli yüzüne karşılık Symirna'nın kardeş halkı var. Sonunda eğer mutlu son bekliyorsanız bu kitap size göre değil diyebilirim. Lakin sırf içindeki ufak ama güzel anekdotlar ve bir iki güzel sürpriz için bile defalarca okunması gereken bir eser. Teşekkürler İzmir, teşekkürler Loren Edizel.
Çocukluğumun severek okuduğum ve yaramazlık için ilham aldığım kitaplarındandır. Seve seve okunur, tekrar okunmak istenir. Veeeeeee unutulmazdır. Çocuklara mutlaka okutmalısınız (:
Yazarın ilk romanı olduğu için diğer eserlerine göre sönük kalsa da sonu hiç beklenmedik bir sürprizle bitiyor. Ahmet Ümit okuyanlar alışıktır şaşırmaya ama bu biraz İstanbul Hatırası'nı anımsattı.
Sis ve GeceAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201318,9bin okunma
Sadece İran'ı anlattığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Genel kültürü, hayata bakışı ile sizi tatmin edebilecek bir eser. Bu arada İran'a da mutlaka gitmelisiniz.
ŞirazSerhat Öztürk · Can Yayınları · 201613 okunma
Popüler bilime giriş için ideal eser. Sade, yalın anlatımı ile akıcı ve çok güzel bir üsluba sahip. Eğer okumak isterseniz pişman olmazsınız. Okuduktan sonra kaynakçasına göz atıp sırayla onları da okumanızı tavsiye ederim.
Savaş gibi bir insanlık suçu taraf tutmadan ancak bu kadar yalın ve güzel anlatılabilirdi. Kitabı okurken size anlam vermeyen her sahne sürpriz sonla daha anlamlı gelecek. Özellikle kitapların nasıl bittiğini merak eden bir okur olarak beni şaşırtabildiği için minnettarım.
Ahmet Ümit bana romanları sevdiren yazardır. Kitaplarını çok büyük zevkle okurum. Nitekim bu kitabını da çok büyük bir zevkle okudum. Siyasi kısmındsn bahsetmiyorum. O kısmı çok ayrı. Ama bu kitabında ki bitirme tarzı beni çok üzdü. Beklediğimin onda biri bile değildi bitiş kısmı. Hayallerimi yıktın ve abi
Kar KokusuAhmet Ümit · Everest Yayınları · 20187,4bin okunma
Kurgu, doku, her şey harika. Efes'te gezdim, yaşadım, olaylara tanıklık ettim. Apelles'in resimlerini resmen gördüm. Zehra Hanımın ve kitabının önünde saygıyla eğiliyorum.
Mizah anlayışı ve hayal dünyası ile hayata, gündeme, nefes almaya dahi ara verip sizi gülücüklere boğabilecek bir yapıt var karşınızda. Çocuk kitabı mı okuyacağız diyorsanız, kitap Okumayı bırakın derim. ;)
Çocukların sadece öykülerle İzmir'in var oluşundan bu gününe yolculuk etmesini sağlamakla kalmıyor, kazı bilimi, eski uygarlıklar gibi bir çok konuda çok güzel bilgiler aktarıyor. İzmir'in hakkını veren bir yapıt olmuş. Teşekkürler Sara Pardo. :)
O kadar şanslıyız ki Osman Hamdi Bey gibi birisi bu dünyada bizden önce var olduğu için. Ve bir o kadar da şansızsınız onu tanımadığınız için. Hiç düşünmeden alın ve okuyun, tabii sanatı, tarihi, edebiyatı seviyorsanız. :)
Kitabı ağlayarak ve Demirel'e küfür ederek bitirdim. Adını taşıdığım insanın hayatı, ailesinin çektiği acılar, yapılan zalimlikler beni isyan ettirdi. "1972'den bu yana biz hala aynı boktan sistem tarafından yönetiliyoruz, " dedirtti.
Abim DenizCan Dündar · Can Yayınları · 20165bin okunma
Beyaz adam, sen ne kadar acımasız ve güvenilmezmişsin dedirtti. Zor bitirdim, insan kavramını tekrar sorguladım. O kadar etkiledi ki beni Kızılderililere yapılan soykırım, şuan kelimeleri zor toparlıyorum.
Yazarın ne söylediğinden daha önemlisi ve eseri öne çıkarıp bu kadar tanınmasını sağlayan şeyin "sorgulama şekli ve bakış açısı" olduğunu düşünüyorum. Mutlaka yeni bir bakış açısı kazandırdığına inandığım eserlerden oldu, serinin diğer kitaplarını da okuyacağım.
Bir arkadaşımın önerisi üzerine okuduğum, organ bağışı konusuna değindiği için sevsem de kurgusu güzel olsa da dram tarzında olduğu için bir türlü "iyi ki okuduğum bir kitap" diyemediklerimdendir
