Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Beyza Inanc

Sabitlenmiş gönderi
With me, the present is forever, and forever is always shifting, flowing, melting. This second is life. And when it is gone it is dead.
Reklam
Clickbait "felsefe" kitaplar
Yazılan "mutluluğun sırrı", "hayatın anlamı" gibi başlıklı kitaplar size hayatın anlamını veya mutluluğa nasıl ulasabilceginizi veremezler çünkü tamamen "öznel" fikirlerle yazılmış kitaplardır. Başlıklar sadece dikkat çekmek için özenle öyle seçilmişlerdir, size sizden başka kimsenin bir anlam katamayacagini veya sizi sizden başka kimsenin mutlu edemeyeceğini anlayarak ve bu kitaplara itimat etmeyerek çok daha kaliteli kitaplara zamanınızı ayırabilceğinizi düşünüyorum keyifli okumalar:)
Beyza Inanc tekrar paylaştı.
+1
Halkı yağmalamaktan başka bir şeyi düşünmeyen insanlarla ne bir anlaşma ne de bir ateşkes yapacağız.
Sayfa 17 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
bir kadını öpemeyeceğimi, sanki bir erkeğin sevişmesi doğadışıymış gibi... Uçaktaki hostesi gözümün önüne getirmek için uğraştım, derinlerde bir yerde kokusunu alabilmek uğruna, birkaç cinsel arzu kırıntısının. Ama en baştan çıkarıcı fotoğraflar bile yetmedi bana seksi hatırlatmaya. Mutlu mu oluyordum kaybolan yeteneklerimi gördükçe? Hayır. Çünkü tanımlayamadım şimdiye kadar mutluluğu. Ama huzurun, dalın kıpırdamadığı bir havada hissedilen o eşsiz durgunluğun ne olduğunu biliyordum. V e aradığım, koridorun sonunda ister istemez bulacağım da buydu. Her şeyin durduğu an. O kadar duracaktı ki dünya, varlığını fark edemeyecektim. Denizin kumuna karışıp hareketsiz kalan balıklar gibi. Kendimi durduracaktım. İnsanların, hiç yaşamamış olduğumu farz etmeleri için. O kadar duracaktım ki, ölecektim...
Yaşadığımız hayatı bir başkası yaşasa mutlu olurdu. Dünyayla bir sorunu olmazdı. Ama benim tek düşündüğüm tonlarca C-4’ü dünyanın merkezine koyup bir karpuz gibi parçalanmasını seyretmekti.
Reklam
Eskiden Rimbaud okurdum. Şiirleri nefes almamı kolaylaştırırdı. Şimdiyse sınav kâğıdını doldurmuş ve zilin çalmasını bekleyen bir öğrenci gibiyim. Ve o öğrenci gereksiz, nedensiz ne kadar hareket yapıyorsa dakikaların üstünden atlayabilmek için, ben de en az o kadar nedensiz davranıyor ve bekliyorum. Zilin çalmasını. Gömülmeyi. Parçalanmayı...
Aslında ne, kim, nasıl, neden sorularından artakalan, dünyanın dibindeki pisliğin içinden gelip yeryüzüne çıkmış, kendine satıcı arayan bağımlı gibi dolanan o soru var aklında: “Ne fark eder?” “Hiçbir şey!” diyorsun. Yeniden uyumak için gözlerini kapatırken.
Sözlerimin sonunu duymadığın zaman. Cümlelerimin sonunu duymadığın zaman. Değiştiriyorum son kelimelerimi. Değiştiriyorum sonumu.
As we will see, contrary thinking is one of the hidden habits of genius.
Oh, I bite, I bite on life like a sharp apple. Playing it like a fish, I am happy. And what is happy?
Reklam
Bir roman yüzünden intihar eden insanlar, sevgilisinin hayaliyle yanıp tutuşan gençler, bestelenen serenadlar. Bugünün dünyasında böyle şeyler mümkün değil. Ahmet’in, Tarık’ın, hatta büyüyünce Kerem’in böyle şeyler yapacağını düşünmek komik bile geliyor. Belki romantizm de bulaşıcı bir şey. Bu iş sadece dönemle açıklanabilir. Zamanın ruhu dedikleri şey doğru galiba.
Beyza Inanc
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Psikeart Sayı 33
Psikeart Sayı 33Psikeart Dergisi
8.3/10 · 16 okunma
Beyza Inanc tekrar paylaştı.
Yaşadığın ve yaşamakta olduğun her şey yalan.
99 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.