Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bir Meclis’e girerken;
Bir meclise giren insan, Müslümanların başlıca şiarı icabı selâm verir, herkesin selâmetinde olmasını diler ve kimseden bir teşrifat beklemeksizin, bilhassa kimsenin kendisi için ayağa kalkmasını istemeksizin (bu istek okkalı bir günah olur) münasip bir tarafa çekilir ve oturur. Oturacağı yeri de, o muhitin merkezi şeklinde seçmez. Oturduktan sonra da yanına düşen zattan başlayarak herkese alâka gösterir.
Atatürk'ün Cumhuriyet döneminde ilk kez geldiği İstanbul'daki tatili yavaş yavaş sona eriyor, Ankara'ya yol görünüyordu. Cumhuriyet Bayramında başkentte olması gerekti. Benim niyetim Ankara'ya gitmekti. Gece hayatı çok zordu. Dayanamayacağımı sanıyordum. Gitmesine çok az kalmıştı. Bir gece sofrada ansızın sordu: - Çelebi Efendi, sen de
Reklam
Maliye Bakanının gönüllere ferahlık veren izahlarından sonra Milli Şef, Yücel e döndü: - Evet Başbakan! Yirmi birinci asra girerken yapacağımız devrimler hakkında neler düşündün? Şöyle bir anlat da dinleyim - Aziz Şefim! Siz yeryüzündeki şeflerin en başta gelenisiniz. 12 yıllık ilk cumhurbaşkanlığınızdan sonraki 11 yıllık dinlenme devresi, dehânızın gelişmesi için lazımdı. Nihayet vatan haini, mürteci demokratların yurdu ve dünyayı batırmak üzere olduğunu görerek yaptığımız milli hareketle onları devirmeniz ve 1961 den beri 39 yıldır, aralıksız başkanlık etmeniz adınızı ebedileştirmiş ve sizi yalnız vatanımızın değil, bütün insanlığın şefi haline getirmiştir. Bunun içindir ki, artık size Milli Şef değil Beşeri Şef denmesi lazımdır. Çünkü milli olmak geri bir şeydir. Halbuki siz o kadar ilerisiniz ki, sizden daha ileri olmanın imkanı da, ihtimali de yoktur. Evet, siz bütün beşeriyetin şefisiniz! Beşeriyet sizden idare, akıl, fazilet, dehâ, siyaset, ilim, fen, sanat, viyolonsel, herşey, herşey öğrenecektir. Ricam şu ki, Beşeri Şef ünvanını lütfen ve tenezzülen kabul buyurunuz. Bakanlar tasvip hareketleri yaptılar. Şef kararını bildirdi: - Sayın arkadaşlarımın devamlı ısrarları karşısında demokratik nizamı bozmamak ve milli birliğe pürüz getirmemek için Beşeri Şef olmayı kabul ediyorum! Sayın içişleri Bakanı Karabet Öztürk arkadaşımız bu husustaki kanunu yarın akşama kadar hazır etsin. Burada bir defa gözden geçirdikten sonra Meclise sunarız. Beşeri Şef gülümsüyordu.
Çoğu kimse bilmiyor maalesef
*** Bir meclise girdiğiniz vakit selam verin! Oradan Çıkacağınız vakit yine selam verin! Zira girerken verilen selam, çıkarken verilen selamdan üstün değildir . (çıkarken verilen selam daha üstündür ) Sünen-i Tirmizi, Kitabu'l-İsti 'zan, c.5, s.62-63, Hadis No:2706
Almanya tehlikeli bir ülkedir. Sosyalizm maskaralıklarının orada alıp yürümesi yarın Almanya’yı yeni gelişmelerin eşiğine atacaktır. Adolf Hitler durup dururken değil, büyük ve kültürel bir millete karşı İngiltere ve Fransa’nın ahmakça siyasetleri yüzünden ortaya çıkmıştı. Bugün de başka bir Adolf un, Adolf von Thadden’in başkanlık ettiği
Siyaset hayatının Osman Yüksel’i zindan hayatından daha çok etkilediği, hatta Serdengeçti dergisini çıkaramamasına sebep olduğu belirtilmektedir. Çünkü hayatı boyunca yalan ve riyadan uzak yaşamış, doğruluk uğruna büyük bedeller ödemiş Osman Yüksel, dönemin birçok siyasetçisi gibi yapamamıştır. Meclis’te adı ‘kravatsız mebus’a çıkan Osman Yüksel, Arif Emre’nin anlattığına göre dönemin siyaset anlayışını nüktedanlığı ile şu şekilde ortaya koymuştur: “Meclisin döner kapısına geliyoruz, kapıda bir birikim var. Osman aklına bir espiri gelirse öldürseler yine söylemeden edemez. Yüksek davudi sesiyle konuşuyor: - Yahu bu ne hal, daha meclise girerken dönekliğe alışıyorsunuz. Buranın doğru dürüst alaturka bir kapısı yok mu? Ben oradan geçeceğim. Herkes bu umulmadık itham karşısında şaşırıyor, kimse seslenemiyor. Meclis’e beraber geliyoruz. Milletvekillerinin gireceği kapılara yaklaşırken ben kasten bir iki adım öne geçiyorum. Osman’ı arkadan polisler yakalıyor: - Şişt hemşerim, sen bu taraftan giremezsin, bu kapı milletvekillerine mahsus. - Yahu ben de milletvekiliyim. - Amca bey bizi işletme, hani giriş kartın? Osman çarnaçar milletvekili hüviyetini çıkarıyor, polisler özür diliyor, selam duruyor” (Emre, 2002: 122).
Reklam
Çoğu kimse bilmiyor maalesef *** Bir meclise girdiğiniz vakit selam verin! Oradan Çıkacağınız vakit yine selam verin! Zira girerken verilen selam, çıkarken verilen selamdan üstün değildir . (çıkarken verilen selam daha üstündür ) Sünen-i Tirmizi,
Çoğu kimse bilmiyor maalesef *** Bir meclise girdiğiniz vakit selam verin! Oradan Çıkacağınız vakit yine selam verin! Zira girerken verilen selam, çıkarken verilen selamdan üstün değildir . (çıkarken verilen selam daha üstündür )
Tabiinin önde gelenlerinden Katade (rahimehullah) şöyle buyurmuştur: "Eve girdiğin zaman ailene selam ver! Çünkü onlar, senin selamına en layık kimselerdir:' Ebu Hureyre (radıyallahu'anh) şöyle nakletmiştir: "Rasulullah (sallallahu 'aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Bir meclise girdiğiniz vakit selam verin! Oradan Çıkacağmız vakit yine selam verin! Zira girerken verilen selam, çıkarken verilen selamdan üstün değildir. (çıkarken verilen selam daha üstündür )."
19 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.