“Temiz bir kesik daha hızlı iyileşir derler. Benim için sadece pulların zamkıyla bir arada tutulan ilişkilerden daha hazin bir şey yoktur. Bir adamı işitemiyorsan, ona dokunamıyorsan, en iyisi bırak gitsin."
Düşmesin başın yere, sen bu şehirde yalnızsan. Kör öfken yoksa bedenini saran, tak takıştır güzelliklerini baştan aşağı kendine. Ve gez sokaklarda, acımasızca; densizlerin suretini ezen hamlelerinle! Saklamana gerek yok, toptan kokuşmuşsa halklar; içinde var olan iyiye yorulan düşüncelerini. Bırak gitsin hayatı, vurulsan da ölmen; sayılıdır vaktin. Bırak gitsin insanlığı etseler seni senden, vazgeçme dizgin bilmez inancını. Dayan ve diren hayata; sayılıdır nefesin, günün.
Ölüm var işte …
Sevdiklerin ….
Sevmediklerin bir bir giderken …
Sevdiğin şeyler her ne ise… farzı misal camdan baktığında gördüklerin , masandaki fesleğenin , bahçendeki limon ağacın ,
Evindeki kedilerin ..
bahçendeki kedilerin ,
Sokaktaki kedilerin ,
Mahallendeki kedilerin ,
Gün yüzüne çıkmış , çıkmamış tüm yazdıkların , yaşadıkların
Kör bir hücre, içinde ruhum idam.
Hayallerle kaplıdır dört duvarlı zindan, Sıcak bir rüzgar eser küçük pencereden,
Eriyen Salkımlar bedenimi delmez,
Ayaklarım buz.
Yüreğim soğuk.
Beynim kızgın ateş..
Her sabah sesiyle uyandığım,
Dostum ziyaret eder beni,
Güvercinim Ekmek ortağım..
Öyle güzel çırpınır ki kanatları,
Sanki Ahmet kayanın sesi
Hayatın en hüzünlü anı, mevsimine kapıldığın kişinin bahçesinde açabilecek bir çiçek olmadığını anladığın andır...
Bırak, gitsin...
Bırak, git...
Vladimir Mayakovski
Hani o iki kişilik dünyalar bizimdi
Hani sen iyiydin
Halden anlardın
Hani sen git demiyecektin bana
Ve ben herşeye rağmen gelecektim
İçimde bir umut
Ellerimde olgun meyvalar
Dünya nimetleri