Kitabımızın ilk bölümü Gece. Gece daha çok bir romanın hikayeleştirilmiş hali diyebiliriz. Nihan Eren bu ilk kısımda bir yalanı ve onun sebep olduğu cinayeti anlatıyor. Maktulün yaşadığı apartman, onların sakinleri, ölen insanın kızı, kendisinin hayatı ve ölmeden önceki kırılma noktası müthiş bir şekilde anlatılmış. Kitapta bolca farklı karakter, bunların bilinci, değişik insan tipleri görüyoruz. Bunlar sizi asla sıkmıyor ve bir an önce Gece'yi bitirmek istiyorsunuz. İlk kısım beni umduğumdan daha çok memnun etti. Ve altı çizilecek o kadar muhteşem satır vardı ki bir sonraki satırı okumak için koşturmaktan durup da onları çizemedim. Geceden sonra elbet gün doğar. Kitabın Gün kısmında ise bir küçük sürprizle güne başlıyoruz. Bu sefer sıcak bir günde bir kumsalda buluyoruz kendimizi. Tüm olay hemen oluyor. Sonrasında parça parça yine herkesin hayatının içine giriyoruz. Aman Allahım bu ne kadar çok hayat. Başım döndü okurken. Ama bir yandan da bayıldım hikayelere. Yine Gün kısmında da bir bütünlük vardı. Yapboz gibiydi. Her parça eşsiz ama hepsi güzel bir bütün. Bu yazarla mutlaka tanışın.
