İnanılmaz bir hikayedir bizimkisi. Bidiğimiz kadarıyla gezegende kendi programlama dilini çözme oyununa bodoslama dalacak kadar karmaşık tek sistemi oluşturuyoruz. Farz edin ki bilgisayarınız kendi donanımını denetlemeye başladı, kasasını söktü ve kamerasını kendi devrelerine yönlendirdi işte biz buyuz.
Biz zaten buyuz: Olaylara dahil olmayan seyirciler. Kimse aslında bizi istemiyor. Öyleyse seyredelim ve birilerinin canını sıkar ümidiyle iğneleyici sözler söyleyelim.
Sayfa 164 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Yeniden başlarız.
Başlayamazsınız. Yalnızca yeni doğmuş bir çocuk başlayabilir. Sen ve ben... biz neysek oyuz. Bir anlık öfke, binlerce resim, işte biz buyuz.
Gözyaşlarını geceye sakla! Bir mahkûmun ağlaması ayıptır, diğerlerine karşı dirençsiz ve yıpranmış olduğunu gösterir... ne berbat, öyle değil mi?.. İnsanî her manevra, her duygu; bir diğerinin prangalarıyla mahkûmiyet altında yaşamakta. Biz buyuz, bizler kendimizi düzeltmeden hep kırılgan, hep umarsızız... Nerede olduğu insanın önemsizdir, ister zindan ister kör duvarlarıyla bir ev! Farkı yok, farkı yok.
M.A