Şiirin mihrabın da secdeye varışlarımız oldu
Elbet küfrede boğulduk ,
Füturatımız sözcüklerin ahengin de dimdik ayakta durdu ,
Sağımıza selam vermeyi solumuza selam vermeyi de elbet bildik ,
Durduk mu hayır yücelttigimiz aşkı kelamlara da sığdırabildik ,
Üzüldük ,küfrettik sözcüklere bazı şeyleri bindirdik ,
İnsana ,kula bindirmedik deflere vurmadık alkış tutmadık,
Ömürden asla yemedik ,hep cümleleri ezdik,
Fıtratımızda yok , kula secde etmedik velhassil kelam şiirlere boyun eğdik,
İnandık hep inandık umuda inandık umudu şiirlere doldurmayı bildik ,
Boş kelam eylemez dile pranga vurmaz olduk ,
Çünkü bildik kelimelerin ateşi şiirin közü olduğunu ,
Duramadık yerimizde hep sözcüklere yüklendik ,
Yüklendik çünkü kulun yaramaz olduğunu öğrendik ,
Öğrendik çok şükür öğrendik ve bildik şiirin keskin kılıç olduğunu şairin kılıcının şiir olduğunu .
Emrah Tokağ
Giden Bayramlardan almadık bir tad
Gardaş bu senenin bayramı nasıl?
Şenay’larda bayram her gün, her saat
Elif’in, Döne’nin bayramı nasıl?
İçinde boğulduk derdin, acının
Uykusu bitmedi şeyhin, hacının
Üç gardaşı şehit veren bacının
Ne ben mehtabı aldım içime bir kuş gibi
Ne de sen bu sevdayı yaşadın bir düş gibi
Bir ömür parelendik, yaralandık, dağıldık
Âmâ bir yalnızlığın zindanında boğulduk
Sen nazlı ölümlerin gizemli sultanısın
Sen bir cehennem göğü, bir heyecan selinin
Yağmuru sürgün eden bir garip handanısın
Nehirleri içiyor ay ışığı gözlerin
Sen akkor bir tutkunun
Dünyada boğulduk. Affet Ya Rab seni tanımamız ve ibadet etmemiz için gönderdiğin bu dünyada en çok senden uzak olduk. Affet Ya Rab kötü günlerimizde sana dualar edip iyi günlerimizde sana şükredemedik.
Affet Ya Rab...
Sevmek ne garip...
Hep derin sularda boğulduk
Gözlerime bakarken ağlayanlar da oldu
Gözlerinde nefreti, kini,
İhaneti gördüklerim de oldu
Sevmek ne garip...
"Geceleri uzak yıldızlara bakıp hayaller kurmadığımız için mi boğulduk şehrin kalabalığında?
Uzaklara tek 'tık'la' bağlanıyoruz artık.
Ekranlar uzağımızı tükettiği için mi yakınımızdakinin kıymetini bilmiyoruz?.."