Hep izleriz sahnelerde, idam mahkumlarına sorarlar son isteğin nedir, diye. Ne kadar zor bir soru, ne kadar karar verilmesi güç bir cevap! Son isteği ne olmalı insanın sizce?
Bir kelebek düşünün, doğduğu gün ilk günü ve aynı zamanda son günü olan. İlk uçmaya başladığı günden başka uçacak günü olmayan. Nereye uçmalı? Nerede mola vermeli kelebek? Anısız veya anısını anlatamayacak bir ömür mü demektir bu? Bir ömür bir güne sığar mı? Birgünlük ömür nasıl geçirilmelidir?
Saniyelerin gün, dakikaların ay, saatlerin yıl olarak sayılacağı koskocaman bir gün. Dinlenmekle mi geçirilse, gezmekle mi? Yemek yiyerek mi, sevdikleriyle mi?.. İbadet ederek mi geçirmeli bu bir günlük nadide ömrü yoksa? Sizce?..
Kadir Suresi'ndeki, bin aydan hayırlı bir gece ifadesi dikkatinizi çekti mi hiç? Bir ömrü bir güne dahi değil bir geceye sığdırmıyor mu yüce yaradan! Bu kısacık ömür, aslında bir gün değil mi! Zamanı yıllara, aylara, günlere bölmesek birgün yaşamıyor muyuz!
Öyleyse, şu kısacık ömürde birilerini neden üzüyor insan, neden hayatı zorlaştırıyor kendine ve başkalarına? Kelebek misali bir ömrün değerini neden bilmiyor!
Aslında hayat, kıymeti bilinip insana yakışır yaşandığı kadar hayat değil midir? Kırmaya, kırılmaya harcanan vakit(sizlik) neden? İnsan her an'ın değerini bilerek yaşayan bir kabiliyet ve yaradılışta olsa idi cennet ve cehennem olur muydu sizce?
Değeri bilinerek yaşanan bir ömür umudu ile..