Baba evinde bile parmak ucunda hareket etmekten, şöyle rahat rahat iki cümle kuramamaktan, göze batmamak için dik yürüyememekten ezilmiş ruhu. Bu dünyanın sığıntısı olmayı kabullenerek geçirdi son iki yılını. Sıkılı dişlerle, çatlamış dudaklarla, konfeksiyon köşelerinde, yabani bakışlardan kurtardığı kadınlık gururunu omuzlayarak ve sadece Tanrı'da şık duran bir yalnızlıkla...