Çeviri konusunda İtalyanların kışkırtıcı bir sözü var:’’Traduttore traditore’’ derler. Yani ‘’Çevirmen haindir.’’
İnsanı isyan ettirecek kadar zalim bir söz.
Ama İtalya’da bir çevirmenin istemeden hainlik yapabileceğinin en büyük kanıtına rastladım. Bir Roma gezisinde Michelangelo’nun Musa heykelini görmek istemiştim. Ustanın elinden çıkan heykel gerçekten yürüyecekmiş gibiydi ama dikkatimi çeken tuhaf bir özelliğe sahipti. Michelangelo, peygamberin başına iki boynuz yerleştirmişti. Boynuzun şeytana ait bir simge olduğu bilindiğinden, Musa’nın başındaki boynuzlara bir anlam verememiş ve işin aslını öğrenmeye çalışarak İtalya’daki dostlarıma bunun sebebini sormuştum. Doğru düzgün bir cevap almam çok uzun sürdü. Hem aradığımı Roma’da değil, İstanbul’da buldum. İbranice bilen bir ahbabım bana işin aslını anlattı.
Meğer Tevrat’ı İbraniceden Latinceye ilk kez çeviren adam, bir kelimede büyük bir yanlışlık yapmış. İbranice’ de ’’güneş ışını’’ ile ‘’boynuz’’ kelimeleri bir birine çok benzermiş. Çevirmen iki kelimeyi karıştırarak ‘’başını güneş ışını ile yürüyen Musa yerine,’’ ‘’başında boynuzlarla yürüyen Musa’’ demiş. Zavallı heykelci de bu çeviri yanlışlığına kurban gitmiş mi demeli, yoksa koskoca peygambere yapılan muameleye mi üzülmeli, bilemiyorum.
Bu hatalara rağmen dünya, çevirmenlere çok şey borçlu. Yunan felsefesini Araplara, oradan da Latinceye aktaran,dünyayı kaynaştıran,etkileyen,edebiyat akımları yaratan insanlar,hep bu işe gönül vermiş çevirmenler.
Çeviri /Yaratıcımı hain mi?
Çeviri konusunda İtalyanların kışkırtıcı bir sözü var: “Traduttore traditore” derler. Yani “Çevirmen haindir.”
İnsanı isyan ettirecek kadar zalim bir söz.
Dikkat spoiler içerir.
Elaine Cunningham, zamanında pasif göreve çekilmiş bir CIA avcısıdır ve kendisine beklemediği anda bir görev verilir. Hapishaneden kaçan meşhur dönek ajan Jay Tice'ın yakalanması gerekmektedir. Elaine bu işe başlar ama kendisi de takip edilmektedir. Tazı adındaki birim saldırıya uğrar ve herkes öldürülür. Jay'in soğuk savaş dönemindeki sevgilisinden olan oğlu da öldürülmüştür ve bu kadın yani Raina'nın da peşinde birileri vardır. Al Hadi adındaki bir terörist ABD'ye ait pek çok teknolojiyi çalmaya çalışmaktadır ve bunun için bir kaçakçı ile anlaşmıştır. Elaine'e işi veren Larry de Musa kod adlı birinden istihbarat almaktadır. Elaine, Jay'i yakalar ama görüşleri değişmeye başlar. İkisi de tehlikededir ve Jay ekibi yeniden toplar. Palmer, Frank, Elijah, Ben ile beraber bu işi çözecektir ama içlerinden biri haindir. Acaba Musa hangisidir? Al Hadi bu işte başarılı olabilecek midir? Raina ve Jah eskisi gibi olabilecek midir? Elaine gerçeği öğrenecek midir? Larry'nin ihaneti cezasız mı kalacaktır? Keyifle soluksuz okunan bir roman.