Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Solup gitmezdi duygular aslında,bir şeyler değişecekti sonunda, başka türlü olamazdı.
Sayfa 127Kitabı okudu
Hapisteyken bile dışarıdaki insanlardan daha özgürmüş gibi yazardı mektuplarını; okurken, gülüşünü hissederdim. Gülüşü, meydan okuyuşuydu, kederiydi, duruşu gibi.
Reklam
Hayatı altetmek için, onun derin ve zorlu sorularından kaçınmak içindi aşk. Ama yine de vardı, bir tül gibi de olsa bazen ağır mı ağırdı ki kalbi hiç yatışmıyordu.
İnsanların ve sözcüklerin ucuzlatıldığı bir dünyada aşk mümkümmüydü?? Cihan Aktaş
Ev merkezli üretim ise şüphesiz azımsanmayacak bir bilinçlenme gerektirir. Yaşadığımız dönemlerde Müslüman kadın evinde ve mutfağında hazır yiyeceklerdeki katkı maddelerine olduğu kadar kullandığı deterjanın zararlı etkilerine de, elektrik kablolarından, halıflekslerden yayılan kirlenmeye de dikkat göstermelidir.
Sayfa 189Kitabı okudu
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
62 günde okudu
Aslında bu kitaba inceleme yaparken oldukça düşündüm. Çünkü Cihan Aktaş'ı fikir/ düşünce yazılarından tanırdım ve ilk defa öykücülüğüyle tanıştım. Kitap oldukça sade bir dille yazılmış çoğu noktada edebi tanimlamalardan söz sanatlarından kaçınılmış olduğunu gördüm. Bunu Cihan hanim bilinçli bir tercih olarak mı yoksa öykücülükteki yeni adımları sebebiyle mi oluştuğunu tam olarak bilemiyorum. Hem annesi hem dedesi alzheimer hastası olan bir kadının hatirlayamamak hakkındaki incelikle kurulmuş öyküsü. Hastalık sebebiyle evlatlarını görmezden gelmelerinden/ tanıyamamalarından bize düşen ağır bir hüzün oluyor. Ayrıca kahraman alzheimer hastalığına yakalandığı için kitapta aynı cümlelerin pek çok kez tekrar edilmesi akıcılığına biraz gölge düşürdüğünü belirtmek istesem de ; Geri gelmeyene yapılan bu hüzünlü yolculuk, ağızda gül reçeli tadı bırakıyor. Keyifli okumalar
Kızım Olsan Bilirdin
Kızım Olsan BilirdinCihan Aktaş · İz Yayıncılık · 201576 okunma
Ataerkillik, İslami kültürün asli ve değişmez bir özelliği değildir.
Sayfa 203Kitabı okudu
"Bu kadına insanlığın en yüce duygusu olan özgürlüğü getirmek istenirken, unutulan önemli nokta bu ruh özgürlüğünün olgun insanların ancak kendi kendileriyle yaptıkları zor savaşların meyvesi olduğunu ve kılık kıyafetle bir ilgisinin olmadığıdır. Doğulu kadının varlığına temel olan değerler, yerine yenisini koyma olanağı olmadığı halde sarsıntıya uğratılıyor." ... İnsanlara çocukları ve daha sonra çocuklarının çocukları tarafından yürekleri kan ağlayarak uğrunda savaşılmamış bir özgürlüğün getirilmesinin sakıncalı olduğu görüşünü taşımış olan Kamphövener, o yıllar için Türk kadınının ve onunla birlikte tüm Türkiye'nin zorlandığını yani "örtüsü kaldırılmış kadını" kabul edebilmenin kolay olmadığını düşünmüştür.
İnsanın hayatında şiir ya her şeydir ya da hiçbir şey
Reklam
Öyle telaşlı bir zamana düşmüştün ki, kim durup da içini okuyacaktı...
Sayfa 116Kitabı okudu
İçimi okuyacak biri, gerçekte kim olduğumu, içimde neler gizlediğimi, gelecekten neler beklediğimi anlatmadan bilecek birileri olmalı olacaksa, diye konuşuyordun. Derinleri gören hassasiyetlerin, kadirşinas yüreklerin tükendiği bir zamanda doğmuştun. Öyle telaşlı bir zamana düşmüştün ki, kim durup da içini okuyacaktı...
Sayfa 125Kitabı okudu
Günümüz müslüman kadınları arasında evlilik yaşını geciktirme, kendini merkeze alan bir yaşam tarzının cazibesinin artışı gibi eğilimleri sadece bizde değil, dünyanın değişik coğrafyalarında karşılaştığı kadınlarda da gözlemlediğinin altını çiziyor Cihan Aktaş. Bizim islami çevrelerdeki son yılların tecrübelerine bakıldığında, geleceğiyle ilgili kararları kendi ellerinde tutan bu "gururlu kızların" aynı kesiminin erkeklerince "taşınılmaz ağırlıklarına" işaret ediyor.
398 syf.
·
Puan vermedi
·
9 günde okudu
Öykümüzün Hikayesi iddialı bir başlık. Kitabı alırken gerçek manada Türk öykücülüğünün hikayesini bekledim. Yani öykü tarihini, öykünün geçirdiği evreler, değişimler, öykücüler, dönemler... Ama kitap böyle başlamadı. Öykümüzün Hikayesi bölümü çok basit bir anlamda bir şeyler anlatıp durdu. Öyküyle hikâyeyle alakasız yorumlar. Öykü Dergileri, Öykü Özel Sayıları, Öykü Antolojileri ve Öykü Kuramı Eleştirisi bölümleri gerçekten titiz bir çalışmanın ürünü. Öykü üzerine çalışanlar için başucu niteliğinde. Kitabın ikinci bölümünde ise bazı öykücüler üzerine kritikler yer alıyor. Bu isimler ise şöyle: Tarık Buğra, Şevket Bulut, Mustafa Kutlu, Cemal Şakar, Cihan Aktaş, Necip Tosun
Öykümüzün Hikayesi
Öykümüzün HikayesiHüseyin Su · Şule Yayınları · 20233 okunma
Ne var ki tamamlanmamış bir cümlenin yarasıyla sızlıyordu dili, öyle geliyordu.
Sayfa 131Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.