Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kakaolu çikolatalı baklava olmazsa olmaz
Recep Tayyip, yanına babasını, annesini ve yengesini alarak kız istemeye gitti. Giderken bir de kakaolu çikolatalı bir baklava yaptırdı! Recep Tayyip çok heyecanlıydı; yüzü kıpkırmızıydı. Sonra kahveler içildi.
Pdf, KırmızıkediKitabı okudu
-Adı Ernest mi? diye soruyor Mishima. Hemingway gibi? İntihar ettiğinde kullandığı Smith&Wesson marka tabancayı çikolatalı pastayla birlikte annesi göndermiş galiba... Babası daha önce silahla intihar etmiş, daha sonra da küçük kızı, yazarın intiharından otuz beş yıl sonra. Kendisine Margaux demelerini istemiş çünkü babasının en sevdiği şarabın markasıymış bu. Kız alkolik olmuş ve intihar etmiş! Eğlenceli değil mi?
Reklam
Benzetmeye gittim :)
Dondurmanın üzerindeki çikolatalı sos kadar ilgi çeken bir özelliği daha vardı. Adam fazlasıyla yakışıklıydı.. :)
Sayfa 64 - Müptela yayınlarıKitabı okudu
- Öööö! Anne, baba ... Ernest'i, beni seven çocuğu hiç­ bir zaman öpemeyeceğim, ölür yoksa! - Adı Emest mi? diye soruyor Mishima. Hemingway gibi? İntihar ettiğinde kullandığı Smith&Wesson marka tabancayı çikolatalı pastayla birlikte annesi göndermiş ga­liba ... Babası daha önce silahla intihar etmiş, daha sonra da küçük kızı, yazarın intiharından otuz beş yıl sonra. Kendi­ sine Margaux demelerini istemiş çünkü babasının en sev­ diği şarabın markasıymış bu. Kız alkolik olmuş ve int i har etmiş! Eğlenceli değil mi?
On bir yaşında bir çocuk, dört yaşındaki bir kız çocuğunu öldüresiye dövüyor. Üstüne bin won alıyor ve onunla da gidip çikolatalı turta alıp yiyor. İşte hikâyenin sonu! Kendi kendime, bu dünyanın çivisi ne zaman çıktı, diye sordum. Ben neredeyim? Daha önce hiç görmediğim ve duymadığım bu şeyler neden yaşanıyordu?
Sayfa 165Kitabı okudu
Çünkü Len, o kız sensin. Hep sendin. Benim güvenli limanım. Benim asimetrik mutluluğum. Edgar Allan Poe şiirim. Sen benim Smith’s şarkım, en sevdiğim fantastik kitabım, çikolatalı kekim ve yemyeşil yerlerdeki yaz tatillerimsin. Senin yerini hiç kimse alamayacak.
Reklam
"Uyuyamıyorsun. Ve doğru düzgün yemek yemiyorsun, çok zayıfladın. Oturma odasındaki kutu da gözümden kaçmadı. Biliyorum burnumu sokmamam gerekir ama içinde çikolatalı Hobnob bisküvisi olmadığından eminim. Bu sağlıklı bir şey değil Gina. Kendinle bir süre baş başa kalmak kötü bir şey değil ancak sen dünyayla iletişimini tamamen kesmiş durumdasın. O sadakatsiz bok kafalı Ed'in yaptıklarından sonra insanlara tekrar güvenmek senin için zor, biliyorum ama ölü biriyle zaman geçiren kedili bir kız kurusuna dönüşmen için de henüz çok erken. Ciddiyim, Hitchcock filminden fırlamış gibisin, kafayı yiyip insanları öldürmeye başlayabilirsin. Ve eğer başlarsan gelip sende kalmamı bekleme hiç."
Sayfa 176 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
"Yağmur damlası kadar suskun bu kız."
Sayfa 207 - Can Çocuk Yayınları
"Robin buna bayılırdı!" derdi teyzeler sevgiyle. "Robin nasıl da gülerdi!" Hakikaten, Robin uçarı, hercai bir çocuktu -olmadık anlarda durgunlaşır, diğer zamanlardaysa neredeyse histerik davranırdı- ve hayattayken, cazibesinin önemli bir kısmını onun bu öngörülemez hali oluştururdu. Ama onu doğru dürüst tanıma şansına hiç sahip olamayan küçük kız kardeşleri yine de ölmüş ağabeylerinin en sevdiği rengi (kırmızı), en sevdiği kitabı (Söğütlerdeki Rüzgâr) ve bu kitaptaki en sevdiği karakteri (Bay Karakurbağası), en sevdiği dondurma çeşidini (çikolatalı) ve en sevdiği beyzbol takımını (Cardinals) ve-yaşayan çocuklar oldukları ve bir hafta çikolatalı dondurmayı severken sonraki hafta şeftaliliye bayıldıkları için kendileri hakkında bildiklerinden bile emin olmadıkları binlerce diğer şeyi ezbere bilerek büyümüşlerdi. Dolayısıyla ölmüş ağabeyleriyle son derece yakın ilişkideydiler, onun güçlü, parlak, değişmez karakteri kendi karakterlerinin ve tanıdıkları insanların karakterlerinin belirsizliğinin ve kararsızlığının karşısında hiç değişmeden ışıldıyordu ve onlar bunun Robin'in nadir görülen, meleklere özgü doğal ışıltısından kaynaklandığına inanarak büyümüşlerdi, ölmüş olduğu için değil.
Ernest Hemingway hakkında,
İntihar ettiğinde kullandığı Smith&Wesson marka tabancayı çikolatalı pastayla birlikte annesi göndermiş galiba… Babası daha önce silahla intihar etmiş, daha sonra da küçük kızı, yazarın intiharından otuz beş yıl sonra. Kendisine Margaux demelerini istemiş çünkü babasının en sevdiği şarabın markasıymış bu. Kız alkolik olmuş ve intihar etmiş! Eğlenceli değil mi?
Sayfa 69 - Sel YayınlarıKitabı okudu
Reklam
- Adı Ernest mi? diye soruyor Mishima. Hemingway gibi? İntihar ettiğinde kullandığı Smith&Wesson marka tabancayı çikolatalı pastayla birlikte annesi göndermiş galiba... Babası daha önce silahla intihar etmiş, daha sonra da küçük kızı, yazarın intiharından otuz beş yıl sonra. Kendisine Margaux demelerini istemiş çünkü babasının en sevdiği şarabın markasıymış bu. Kız alkolik olmuş ve intihar etmiş!
Sayfa 69
Ernest Hemingway intihar ettiğinde kullandığı Smith&Wesson marka tabancayı çikolatalı pastayla birlikte annesi göndermiş. Babası daha önce silahla intihar etmiş, daha sonra da küçük kızı, yazarın intiharından otuz beş yıl sonra. Kendisine Margaux demelerini istemiş çünkü babasının en sevdiği şarabın markasıymış bu. Kız alkolik olmuş ve intihar etmiş!
Sayfa 69 - *Sel Yayıncılık, MishimaKitabı okudu
O kız üzerime atılmış bir beyaz tül. Açılmayı unutmuş beyaz bir gül. Açlıktan karnı guruldayan birine verilmiş çikolatalı bir ödül. Uzun elleri ile aklımı başımdan eleyip yaptığı çöreklerin üzerine ekebilir. Saatin kadranından fırlayıp zamanın üzerine çöreklenebilir. O kız bin derdime nebevî bir metotla çörekotu serpebilir. O kız imkansızlar ordusunu bir parmağıyla alaşağı edebilir.
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.