AMENTÜ ~İSMET ÖZEL
İsmet Özel
İsmet Özel
İnsan; eşref-i mahlûkattır derdi babam bu sözün sözler içinde bir yeri vardı ama bir eylül günü bilek damarlarımı kestiğim zaman bu söz asıl anlamını kavradı geçti çıvgınların, çıbanların, reklamların arasından geçti tarih denilen tamahkâr tüccarı kararmış rakamların yarıklarından sızarak bu söz yüreğime kadar alçaldı damar kesildi,
Yaşar Kemal
Yaşar Kemal Adı bile anıldığında tüm çukurovayı baştan sona gezer yüreğim. Bir yanım dolup taşar coşku ile bir yanım yangın yeri. Bana en çok babaannemi hatırlatır. Elinde binlik tesbihi, evinin önünde sediri, bayram günüdür. Bizler yani torunları sübhanallah boncuğu gibi dizili, bayram ki hemde alası, iki göz odaya sırtını vermiş, odaki ömrümde görmedim böyle sarayı, tüm çocukları, çocuklarının çocukları ve birde oyuncakları, döşekler kat kat dizili, yüklük. Ne kadar çok kalabalık olursak o kadar genişler odalar. Her şeyimiz sığardı oraya en çokta kahkahalarımız. Babaannem kocaman yüreğiyle kucaklardı bizi kaç çocuk varsa hepsine yeterdi yüreği. Sonra emmilerim gelir aklıma, her biri duygu yüklü kervanbaşı, peşlerinde biz, yanımızda Ceyhan ırmağı, Hemite Kalesinin eteklerinde bayram havası, İnce Memed üç el ateş eder havaya, hep böyle olmuştur, ağalar kendine çeki düzen verir hemen, fötr şapkaları önlerine düşüverir korkudan. Sonra halalarım gelir peşlerinden, en küçüğü gül kokulu halam, Güllü halam nur içinde yatsın. Elimden tutar, sulama kanalının üstünde gezeceğim illaki, sığmam yerlere, mezarlığın etrafında bir kaç tur atarız böylece, her mezar başında bir fatiha... Bağırır kaleden Yaşar Kemal 'Her köy Yaşar Kemal' in köyü gibi olsun'... İnce Memed atını şaha kaldırır. Kaybolur gökyüzünün mavi sularında. Hep böyle olur Hemite de bayram... Nur içinde yat koca çınar...
Reklam
Amentü
İnsan eşref-i mahlûkattır derdi babam bu sözün sözler içinde bir yeri vardı ama bir eylül günü bilek damarlarımı kestiğim zaman bu söz asıl anlamını kavradı geçti çıvgınlar1ın, çıbanların, reklamların arasından geçti tarih denilen tamahkâr tüccarı kararmış rakamların yarıklarından sızarak bu söz yüreğime kadar alçaldı damar kesildi, kandır
Sayfa 177Kitabı okudu
HZ. PEYGAMBERİ DOĞRU ANLAMAK yahut ONU BU ÇAĞA GETİRMEK. Saadettin Merdin
Peygamber deyince ilk aklınıza gelen nedir? Sakal bırakmak, sarık sarmak, cübbe giymek, oturarak yemek yemek, misvak kullanmak ya da namazın sünnetleri, Öyle değil mi? Biz peygamberin sakal-ı şerifini, hırka-i saadetini, şemail-i şerifini öne çıkardık. Yeryüzünü, gökyüzünü mucizât-ı ahmediyye ile doldurduk. Lakin onun risaletini, getirdiği
Haziran 2018 Hikaye Etkinliği
Yazar:
Murat Ç
Murat Ç
Hikaye Adı : Kadıköy Link: #30131366 ...Modaya doğru yürümeye başladım… Kafamı gökyüzüne doğru kaldırdığımda, kapkara bulutlarla göz göze geldim, yağmur damlaları yavaş yavaş suratıma doğru damlıyorken bir anda nefesimi tuttum ve gözlerimi kapattım, o anda ne düşündüm tam
sen olmadığın vakit sen olmadığın vakit büyük yalnızlığım var dalgaların kendilerini taştan taşa vurmaları sonbahar yıldızlarının sessiz sedasız çırpınmaları ve büyük yalnızlığım var biliyorsun hani o rüzgârın gözüne karanlık bir yelken gibi açtığım içimsıra vahşi bir kadın gibi taşıdığım yalnızlığım sen olmadığın vakit o denizde şarabım tuzlu
Reklam
233 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.