Hunlara yaptığı kişisel ziyaretinin bir anlatımını yayınladığını bildiğimiz ilk gezgin, Mısır‘ın Teb şehrinden Olympiodoros‘tur. 412 yılı civarı, Konstan-tinopolis’ten Hun kralı Donatus‘a elçilik görevlisi olarak gönderilmiştir ve birkaç yıl sonra kendi döneminin tarihini yazmaya koyulduğunda, eserine görevinin bir tanımlamasını ve görünen o ki, Hunlar hakkında da bir arasöz ilave etmiştir (18. fragman). Olympiodoros’un eserinin kayboluşu bu göçebeler hakkında bildiklerimiz bakımından tam bir felaket oluşturmuştur.
Gerçekte yayılımın ortaya çıkışı, kendiliğinden, ama nesnel biçimde düzenlense de bağımsız, benzer habituslara ve tabiri caizse aynı toplumsal conatus'a sahip bazı faillerin toplumsal uzamın farklı noktalarında ama benzer koşullar içinde gerçeklestirdiği icatlarin çoğunluğunun sonucudur; buradan failleri, onu bilmek ya da istemek ihtiyacı olmaksızın, kendi toplumsal kimliklerinin sabit ya da artış göstermiş kurucu vasıflarını yeniden üretmeye zorlamayan toplumsal konumun tikel bir sınıfına bağlı yatkınlıkların ve çıkarların bu bileşimini anlayabiliriz.
Sayfa 197 - İstanbul Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Etkin bir duygulanışla eylemek, varlığın kendi doğasının gerektirmesiyle eylemektir ve bu varlığın var-kalma çabasına (conatus) katkı yapar, sonuç sevinçli bir devinimdir.
Sayfa 109 - reddedilmeyecek bir felsefî teklifKitabı okudu