Bir Münafığın Anatomisi
Günahlardan pişmanlık duymamak: "Mümin, günahını üzerine düşüverecek bir dağ gibi görür ve günahtan böylece korkar. Münafık ise, günahını burnunun üzerine konmuş uçan bir sinek gibi görüp günahlarını hafife alır." (Buhari) Musibetlerden ibret ve ders almamak: “Mümine hastalık gelip, Allah onu iyi ettiğinde, bu müminin günahlarına kefaret ve ilerisi için ders olur. Münafık ise, hasta olup iyi olduğunda, bağlanıp salıverilen deve gibi kalkar. O niçin bağlandığını ve niçin salıverildiğini bilmez.” (Râmuz el-Ehadis) 📌 (Abdülaziz Kıranşal)
Cenâb-ı Hakk haşirde adâlet-i mutlaka ile mîzân-ı ekberinde (en büyük terâzisinde) a‘mâl-i mükellefîni (imtihâna tâbi‘ olanların amellerini) tarttığı zaman, hasenâtı (iyiliği) seyyiâta (kötülüğe) gālibiyeti ve mağlûbiyeti noktasında hüküm eyler. Hem seyyiâtın esbâbı (sebebleri) çok ve vücudları (meydana gelişleri) kolay olduğundan, bazen bir tek hasene ile çok seyyiâtı örter. Demek bu dünyada, o adâlet-i İlâhiye noktasında muâmele etmek gerektir. Eğer bir adamın iyilikleri fenâlıklarına kemmiyeten (mikdar cihetiyle) veya keyfiyeten (kıymet i‘tibâriyle) ziyâde gelse, o adam muhabbete ve hürmete müstehaktır. Belki kıymetdar bir tek hasenesi ile, çok seyyiâtına nazar-ı afv ile bakmak lâzımdır. Halbûki insan, fıtratındaki zulüm damarıyla, şeytanın telkīniyle, bir zâtın yüz hasenâtını bir tek seyyie yüzünden unutur, mü’min kardeşine adâvet (düşmanlık) eder, günahlara girer. Nasıl ki bir sinek kanadı gözün üstüne bırakılsa, bir dağı setreder (örter), göstermez. Öyle de, insan garaz damarıyla, sinek kanadı kadar bir seyyie ile dağ gibi hasenâtını örter, unutur, mü’min kardeşine adâvet eder, insanların hayât-ı ictimâiyesinde bir fesad âleti olur.
Reklam
» Karada yaşayan hayvanlardan,en iri ve en güçlüsünün fil olduğunu, » Sıçan ve farelerin 10 memelerinin olduğunu ve bunların dördünün göğüste,altısının da kasıkta olduğunu, » Okyanus kaplumbağasının hiçbir şey yeyip içmeden 1 yıl yaşayabileceğini, ömürlerinin de 200 yıl olduğunu , » Bir okyanus kertenkelesinin (ikuana’nın) su altında hiç
gün batımı
Batıda ufka inen güneş acayip renk oyunları yaratır. Küme küme bulutlar durmadan renk değiştirirler. Akşamın esmerliği önce derin vadilerde siner. Sonra uzaklarda dağ tepeleri, koyu mordan havaî maviye doğru renk renk kademeleşir. Güneşin turuncu, yahut kırmızısı son akislerini veren uzak ve yüksek sıradağlar belirsizleşmeye başlar. Sonra hepsi yavaş yavaş gecenin karanlık örtülerine bürünür, gözden kaybolurlar...
220 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
KOCAN KADAR KONUŞ /ŞEBNEM BURCUOĞLU
Kocan Kadar Konuş Şebnem Burcuoğlu | DEX KİTAP sayfa sayısı: 220 “Türkiye’de kadınların DNA’larına kodlanmış olan evlenme saplantısı, ne yazık ki bizim ailede daha yoğun. Millete ailesinden genetik miras olarak mavi göz kalır, bize bu evlenme saplantısı kalmış. ‘Sinek kadar eri olanın dağ kadar feri olurmuş’ atasözü, anneannem Peyker’in lafıdır.
Kocan Kadar Konuş
Kocan Kadar KonuşŞebnem Burcuoğlu · DEX Kitap · 20143,893 okunma
Aşk mıdır ki can-ü dil mülkünü yağma eyleyen Aşk mıdır sinem içre gelip de cân eyleyen Aşk mıdır ki boynuma takıp belâ zincirini Gezdirip Mecnûn gibi âlemde rüsvâ eyleyen Aşk mıdır ki bî-vefâ güller elinden geceler Inledip bülbülleri tâ subh güya eyleyen Aşk mıdır ki eyleyen tîr-i cefâya cân-siper Mihnet ü derd ü gamı sinemde peydâ eyleyen Aşk mıdır ki bir kenân-ebrû nigârın yâdına Ok gibi bu kaddimi’büküp benim yâ eyleyen Aşk mıdır ki fenni derdi okutup âşıklara Fasl u babı sinemin levhinde inşâ eyleyen Aşk mıdır ki bu Muhibbi sînesîne dağ vurup Ahir ânın gözleri yaşını derya eyleyen
Kanuni Sultan Süleyman
Kanuni Sultan Süleyman
Reklam
892 öğeden 671 ile 680 arasındakiler gösteriliyor.