Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Fakat yine durdum. Aklın alamayacağı kadar zayıf olmalıydım. Gözlerim çukura batmış, kafamın içine gömülmüştü. Yüzüm nasıldı acaba? İnsanın, henüz yaşarken, sadece açlık yüzünden çirkin, korkunç biçimlere girmesi, çok rezil bir şeydi, çok rezil! İçimde o çılgınca öfkeyi yeniden hissettim; son parlayış, son deprenişti bu. Allahım, bu ne surat böyle? Memlekette eşi benzeri bulunmayan bir kelle götürüyor, Allahım, bir hamalı tuz-buz edecek güçte bir çift yumruk taşıyor ve Kristiana şehrinin göbeğinde, suratım suratlıktan çıkacak kadar açlık çekiyordum! Ne işti bu! Bir beygir gibi, ha babam, kendimi zorlamış, gece gündüz, gözlerim önüme akıncaya kadar okumuş, çalışmış, beynimdeki zekâyı açlıklara akıtmıştım! Ne geçmişti, lanet olsun, elime? Sokak sürtükleri bile, bu manzaradan kendilerini koruması için Tanrıya yalvarıyorlardı. Fakat artık buna bir son vermek gerek… anlıyor musun? Son vermek gerek, şeytanlar görsün yüzümü!.. Sürekli büyüyen bir öfkeyle, bitkinliğime içerleyip, dişlerimi gıcırdatarak, ağlaya küfrede, sendeleye tökezleye yürüyor, yanımdan geçenlere dikkat bile etmiyordum. Kendime işkence etmeye başlamıştım yeniden. Alnımı bile bile sokak fenerlerine çarpıyor, tırnaklarımı avuçlarıma batırıyor, düzgün konuşamadım mı, öfkemden kudurarak dilimi ısırıyor, canım yandıkça deliler gibi gülüyordum.”
pazar akşamı okunası kitap.Sen ve beni toplasak sonuç ne olur? Tatlı bela bir kadın… İki çocuğuna bakmak için deliler gibi çalışan ve baharın gelmesini dört gözle bekleyen Jess Thomas bugüne kadar hayatındaki tüm zorlukların üstesinden tek başına gelmiş. Ama artık birinin ona yardım istemenin kötü bir şey olmadığını anlatması gerekiyor… Ve hayatı alt üst olmuş bir yabancı… Yıllar boyunca çalışıp kazandığı her şeyi kaybetmesine neden olabilecek inanılmaz bir hata yapan Ed Nicholls bir uçurumun eşiğinde. Hatasını telafi edebilmesi için tek bir kurtuluş yolu var ve o yol da büyük bir maceranın içinden geçiyor… Sonuç… Jess birine borçlu kalmak istemeyecek kadar gururlu, Ed ise kendi sorunlarından başka hiçbir şeyi görmüyor… Peki, apayrı dünyalara ait bir kadın ve bir adam yan yana geldiğinde beklenmedik bir sürpriz gerçekleşebilir mi? "Bir su damlası kadar saf ve yeni yeni konuşmaya başlayan bir bebek kadar komik… İşte Jojo Moyes'in başyapıtı!" -Marie Claire- "Jojo Moyes aşk, romantizm ve komediyi coşkuyla yan yana getiren bir kraliçe gibi… Senden Önce Ben'e doyamayan herkes bu sevimli romana bayılacak!" -New York Times-
Reklam
Bize belkiler can verdi bugüne kadar Belkiler tüketti bizi ama aynı zamanda Sen beni belki sevdin Ben sana belki tutuldum Belki bağlandık birbirimize ölümüne Belki de yalnızca heveslendik öylesine Yaşamalıydık belki biz tüm bunları Belki de bunların tamamı bir hataydı Hayatımıza ne kadar hakimiz ki Belkiler yönetiyor işte bizleri Belki seviyorsun belki sevmiyorsun Belki özlüyorsun belki çoktan unuttun Belki, belki, belki Artık hiçbir şeyden emin olamıyorum Bilemiyorum gerçek mi, değil mi Emin olduğum tek bir şey varsa Seni deliler gibi özlüyorum
LOJMAN Lojmanda oturmak ayrı bir yaşam tarzı. Herkesin kocasının aynı işi yaptığı bir aileler topluluğu bu. Çalışmayan kadınlar için standart bir hayat: Sabah aynı saatte, hatta aynı dakikada evinden çıkan üniformalı kocalar, pencereden kocalarının servis araçlarına binişini seyreden kadınlar, öğleye kadar ev işleri, öğleden sonra kadın
http://www.hakanevrensel.com/guneydogudan-oykuler-2/Kitabı okudu
382 syf.
10/10 puan verdi
Romanı ülke çapında büyük bir başarı sağlamış yazarımız Paul ve onun Misery adlı romanına "deliler" gibi hayran Annie Wilkes adında kendi halinde(!) bir kadın. Ne kadar sevimli bir ikili değil mi? Yanlız ufacık bir detay Sadist adlı romanın yazarı Stephen King :) Kitabın olay işleyişine ve konusuna hiç giripte sürpriz bozmaya niyetim yok, açıkcası isterim ki benim ürperdiğim kadar siz de ürperin. Hep merak etmişimdir yazarların kitapları nasıl kurguladığını. Nasıl düşündüklerini? Gerçek yaşamda etrafı nasıl gözlemlediklerini ? İlham perileri ve daha nice şeyleri... Bu açıdan Paul Sheldon merakımı fazlasıyla giderdi. Sevgili Stephen fazlasıyla detaya girmiş ve karakter analizine müsade etmiş. Kanımı donduran Annie Wilkes'ten bahsetmek istemiyorum bile. Acı verirken duyduğu zevk ve Sevgili Paul'u evcil yazarı haline getirmesi tiksindirici. Keyifli okumalar...
Sadist
SadistStephen King · Altın Kitaplar · 20194,570 okunma
424 syf.
4/10 puan verdi
Sinirlenerek kitap okumak başkadır diyerek başlıyorum yorumuma :) "Ben" egosu ile bol, sözde güçlü, gururlu, karşındakini sevse bile belli etmeyi kendine ar bilen, hep başarılı, Amerika`da mastır yapmış, babalarının biricikleri ( şükür ki bu kitapta baba konusu biraz farklıydı), esas oğlana hiç sebep yokken yüz vermeyen, iğneleyen, kendini kendi aleminde hiç sebep yokken mağdur durumuna düşüren, elimde olsa bir kaşık suda boğacağım Canan Tan kızları. Bu kitapta da farklı hiçbir dialoga rastlamadım. Nehir`in içine biraz Piraye, çokça Aslı kaçmış gibi. ( Aslı ile Piraye aynı oldukları için çokça da birazcık kalıyor ya hadi neyse) İnsan neden durduk yere bu kadar sinirli olur ki? Habire köpürmeye meyilli, patlamaya hazır bomba. Anlamadığım konu yazar bu kız karakterlerini seçerken ne düşünüyor. Kendini mi tatmin ediyor? Gururlu, özgüvenli olsun, kendini ezdirmesin ama erkekleri hep ezsin. Çok güçlü olsun, kimseyi sevemesin ama onu deliler gibi sevip, tüm sivri dilliğine rağmen içindeki sözde cevheri keşfetsinler. Bir de hepsi yakışıklı, peşinden koşulan erkekler olsun. Yine çenem düşdü.. Kitaba değinirsek; Bir tek organ nakli kısmına dikkat çekmesi ayrı hava katmış. Bunun dışında diğer kitaplarından farklı olarak, sonu önceden bilinmiş, finali muammada kalmış gibi kapatılmış yazar tarafından. 4 puanı yalnız organ nakline dikkat çekmesi adına veriyorum. Geri kalan kısımları sinir krizleri geçirtti. Canan Tan severlere şiddetle tavsiye, sevmeyen, benim gibi okurken krize girenlere şiddetle uzak durmaları önerilir.
En Son Yürekler Ölür
En Son Yürekler ÖlürCanan Tan · Altın Kitaplar · 201221,2bin okunma
Reklam
Genç bir kızken ben de bir Dağ çiçeğiydim orada evet saçıma Endülüslü kızların taktığı gibi takınca ya da kırmızı mı taksam evet ve nasıl öpmüştü beni Mağribi surunun altında ben de dedim ki bu da olur bir başkası daha iyi olacak değil ya sonra gözlerimle tekrar sormasını istedim evet sonra ister misin diye sordu evet ne olur evet de dağ çiçeğim dedi önce sarıldım ona evet ve onu kendime çektim göğüslerime dokunsun diye safi parfüm evet kalbi deliler gibi çarpıyordu evet dedim evet isterim Evet
Deliler de ölür ama hiç ölüler delirir mi?
Öncelikle bu ileti uzun, karışık, garip, deli saçması ve dağınık bir ileti olacaktır baştan uyarayım. İlk başta konuya girmeden önce ön bilgilerden gerek dizide gerek kitaplarında(Son dizisindeki amca benim için efsane idi. Ondan ilk defa bir görsel yapıt kitabı çok fark attı. :D Dr. Hannibal Lecter zihin sarayının ufak versiyonunu kendimde
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.