Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
470 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
49 günde okudu
Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde
Selâmlar Kayıp Zamanın İzinde 'nin 1919 Goncourt Ödüllü 2. kitabıyla geldim. -aylar sonra yorum girmeye afili bir hava verdi- Eserde ilk kitapta annesiyle, Gilbertciğiyle yaşadığı duygu dolu zaman kesitlerinin muhtevası genç olmanın gereğiyle giderek kalabalıklaşıyor o küçük dünya yerini başka kişilere, yerlere ve olaylara bırakıyor.Bu da
Çiçek Açmış Genç Kızların Gölgesinde
Çiçek Açmış Genç Kızların GölgesindeMarcel Proust · Yapı Kredi Yayınları · 20212,370 okunma
318 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Şiir okumayı severim ancak her şiir bana hitap etmez. Bazen bir şiirin tamamı etkilerken bazen bir dize dokunur yüreğime. Okuduğum her şiirde ruhumun beslendiğini hissederim. Kelimelerin arasına saklanmış olan duygular hücum eder bir anda benliğime . Beni alıp götürür. Bazen ben olurum şiirdeki bazen bir başkası... "Zaman aşımı yok kalbimin, her dem yanar durur. Hasret gözlerimde kör, her an yakar durur." Betül Fırat'ın kaleminden çıkan Mihrinin Hicranı şiir, deneme ve aforizma türlerinin bir arada toplandığı bir kitap. Ayrılık, hasret, aşk genel temayı oluşturuyor. "Senden fazla bir şey beklemiyorum Bir sesini duymak yetiyor İyi olduğunu bilmek" Hissetmeyen insan şiir yaşamaz . Belki de duyguları en derinden yaşayan insanlar şairlerdir . Çünkü kolay değildir şiir yazmak . Duygu ile dolup taşacaksınız ki içinizden taşacak duygular ve kalem aracılığı ile kağıda aktarılacak . O duyguları okuyana aktaracak . Yazdığınız duygular artık şairin olmaktan çıkıp okuyucuya ait olacak . "Sanki bir tek ben vardım Yalnız, mahzun ve kırık Oysa kime baksam Biraz ben vardı" " Ölüm bile ayıramaz bizi"demiştin Bir vefasızlık ayırdı "Hiç terk etmem diyordun Zor değilmiş , gördün mü? "Ben yine köşe başında Kır kahvesinde bekliyorum seni Her zamanki masa, her zamanki menü Oysa her zamanki benle sen yok Akşam hava karardığı zaman, yatmadan önce şiir okumayı çok severim. Mihrinin Hicranı da uzun bir süre boyunca akşamları bana eşlik etti. Şiirlerdeki duyguları ve aktarılış biçimlerini çok sevdim. Eminim siz de şiirlerde kendinizden bir parça bulacaksınız
Mihrinin Hicranı
Mihrinin HicranıBetül Fırat · Kitap Yurdu Doğrudan Yayıncılık · 202123 okunma
Reklam
DERVİŞ VAHDETİ
- "Şeriat isterük!" Günün birinde bir Derviş Vahdeti ortalığa ün salıyor. Volkan adlı gazetesiyle ortalığı zehirliyor. Boyuna dinden, şeriattan dem vuruyor! .. Meşrutiyet'i ve onu yapanları gavurlukla, kafirlikle itham ediyor. Bir sabah bir alay adam tekbir getire getire kışlaları dolaşıyor, askeri ve halkı tahrik ediyor. "Şeriat isterük!" diye naralar atılıyor. Ortalık mahşere dönüyor. Meydanlar, sokaklar doluyor boşalıyor ... Tekbirler, ilahiler, "la-ilahe illallah" yazılı bayraklar, dervişler, yobazlar koşuşuyor, bağrışıyor; ortalık vaveyla içinde ... Yağma, katil, ırza, cana taarruz birbirini takip ediyor. Katliamları tekbirler, hırsızlıkları "Şeriat isterük!" sedaları karşılıyor. "Kanunu Esasi gavurluktur. Padişah'ın yetkilerine hürmet edilmelidir. Kur'an kafidir. Kanunlara, Kanunu Esasilere lüzum yoktur. Şeriat isterük!" diye bağrışıyorlar!.. Millet Meclisi dağılıyor. Adliye Nazırı makamında öldürülüyor. Yobazlar boyuna fetva veriyorlar. Memleket elleri fetvalı eşkıya elinde kalıyor. Zaman geliyor, Hareket Ordusu İstanbul'a giriyor. Derviş Vahdeti Ayasofya meydanında asılıyor. Bir de bakılıyor ki bütün bu gürültüler Türk milletini zayıflatmıştır. Dört sene sonra o canım Rumelleri 15 gün içinde anavatandan ayrılmış, düşmanlar eline geçmiştir! .. Mahmut Esat
Sayfa 855 - Kaynak YayınlarıKitabı okudu
119 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Bir kitabı okurken, bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum. Şu an bile bu incelemeyi yazarken yüzüme yerleşen bir tebessüm var. Ah! Mösyö Jourdain, asalet karakter, bilgi ve ilimde gizlidir. Kan bağıyla kazanılan asillik, kan bağı ortadan ayrıldığında bu mantığa göre de seni düşük bir insan yani o dönemki duruma göre burjuva yapar.
Molière
Molière
'in 1670 yılında yazdığı bir oyundur. Oyun Fransız Kralı XIV. Louis'in sarayda yapılacak kutlamaları için Moliére'e yazmasını istediği bir oyun. Oyunda burjuva sınıfında olan ama zengin Mösyö Jourdain'in asıl olma çabaları ve bu uğurda neleri feda ettiği, nelerden vazgeçtiğine dem vurulur. Peki sizce Mösyö Jourdain'in istediği alabilecek mi? Yaptığı her şeye rağmen kendini soylu sınıfının bir mensubu yapabilecek midir? Bu soruların cevaplarını kitapta bulabilirsiniz, şimdiden size iyi okumalar dilerim. Ben tek oturuşta bitirdim. :)
Kibarlık Budalası
Kibarlık BudalasıMolière · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20165bin okunma
O erler ki gönül fezasındalar Toprakta sürünme ezasındalar Yıldızları tesbih tesbih çekerde Namazda arka saf hizasındalar İçine nefs sızan ibadetlerin Birbiri ardınca kazasındalar Bir an yabancıya kaysa gözleri Bir ömür gözyaşı cezasındalar Günü her dem dolup her dem başlayan Ezel senedinin imzasındalar Her rengi silici aşk ötesi renk O rengin kavuran beyzasındalar Ne cennet tasası ve ne cehennem Sadece Allah'ın rızasındalar...
Merhum Neyzen Tevfik'in bir şiiri var: Izdırabın sonu yok sanma, bu alem de geçer, Ömr-i fani gibidir, gün de geçer, dem de geçer, Gam karar eyliyemez hande-i hurrem de geçer, Devr-i şadi de geçer, gussa-i matem de geçer, Gece gündüz yok olur, an-ı dem adem de geçer, Yeis hali devamlı olmuyor. Yeis mutluluğa inkılâb ediyor. Bu yüzden her ânın kıymetini bilmek lazım. Her ân Cenab-ı Hakk'tan bir bağıştır. Hüzün asil bir şeydir. Yeis öyle değildir.
820 öğeden 531 ile 540 arasındakiler gösteriliyor.