Franz Kafka’nın ölümünden bir yıl sonra, 1925 yılında basılan eseri “Dava” Almancada “Der Prozess” yani “Süreç” olarak yayımlanmıştır. Eser ileriki yıllarda dünyayı sarsacak olan totalitarizm dehşetinin bir kehâneti olarak görülmüştür. Kafka, kendi adıyla kavramlaştırılan tek yazardır. “Kafkayesk” anlamsız, çözümsüz, tekinsiz bir dünyada, kapana kısılmış, çıkış yolu bulamayan, korku içindeki bireyin açmazıdır. "Benim özüm korkudur," diyen Kafka için hayat yargılamalar ve aklanmalarla devam eden bir süreçtir. Kapatıldığı çemberde sürekli olarak kendi içinde döndürülen bu davada bireyin tek kurtuluşu bu karabasanı kendi seçimiyle sonlandırmasındadır.
DavaFranz Kafka · Turkuaz Kitapçılık ve Yayıncılık · 201953,3bin okunma
„Es soll ins Bewusstsein gehoben werden, dass das Leben nur im Austausch mit dem Tod lebendig ist, dass die Ablehnung des Todes jede lebendige Gegenwart zerstört.
Der Tod als Ende des biologisch aufgefassten Lebens ist nicht die einzige oder einzig wahre Todes- art. Es ist auch möglich, den Tod als einen konti- nuierlichen Prozess zu begreifen, in dem man sich, seine Identität bereits zu Lebzeiten nach und nach verliert. Der Tod beginnt dann bereits vor dem Tod. Die Identität des Subjekts ist wesentlich komplexer als die des gleichbleibenden Namens. Das Subjekt weicht immer von sich selbst ab.“
„Kolonisation“ bezeichnet einen Prozess der Landnahme und Aneignung „Kolonie“ eine bedondere Art von politisch-gesellschaftlichen Personenverband, „ Kolonialismus“ ein Herrschaftverhältnis.
„Das immunologische Paradigma verträgt sich nicht mit dem Globalisierungsprozess. Die Andersheit, die eine Immunreaktion hervorriefe, würde dem Prozess der Entgrenzung entgegenwirken. Die immunologisch organisierte Welt hat eine besondere Topologie. Sie ist von Grenzen, Übergängen und Schwellen, von Zäunen, Gräben und Mauern geprägt. Sie verhindern den universalen Tausch- und Austauschprozess. Die allgemeine Promiskuität, die heutzutage alle Lebensbereiche erfasst, und das Fehlen der immunologisch wirksamen Andersheit bedingen einander.“
Varoluş her zaman tek ve bireyseldir. Bu görüş bilinç, tin, us ve düşünceye öncelik veren idealizm biçimlerinin karşıtıdır.
Varoluş, öncelikle varoluş sorununu içinde taşır ve dolayısıyla varlık'ın anlamının araştırılmasını da içerir.
Varoluş insanın içinden bir tanesini seçebileceği bir olanaklar bütünüdür. Bu görüş her türlü gerekirciliğin karşıtıdır.
Der ProzessFranz Kafka · Karbon Kitaplar · 201753,3bin okunma
Oğuz Atay aşağıdaki kitapları okumuş, göndermeler yapmış ya da tavsiye etmiştir.
genc torless - robert musil
m.e.b batı klasikleri
cyrano de bergerac - edmond rostand
the picture of dorian gray - oscar wilde
benim universitelerim - maksim gorki
ulysses - james joyce
godot yu beklerken - samuel beckett
buzul çağının virusü - vusat bener
babalar ve
Murat Belge, Militarist Modernleşme'de Almanya, Türkiye ve Japonya'da yaşanan militarist modernleşme sürecini karşılaştırmalı örneklerle ele alıyor: Almanya örneğini İtalya, Japonya örneğini Hindistan ve Türkiye örneğini Yunanistan ile karşılaştırıyor. Belge, yalnızca orduların modernizasyonuyla sınırlı kalmayan, tüm toplumun askerî