64 syf.
10/10 puan verdi
·
1 saatte okudu
Mert Arık'ın çocuklar için yazdığı ama bence herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği kitaplarından birini daha bitirmiş oldum. Her şey emekli öğretmen babannesinden ayva almasıyla ve bu ayvayla neler yapabilirim diyen kızımın hikayesiyle başlıyor. Misal ben babanneden hayatı aslında anı yaşamayı öğrendim. Evet herkes aslında anı yaşadığını düşünüyor ama aslında ne kadar yaşayabiliyoruz... işte kendime dersim bu benim de. Yanlış yapmadan korkmamayı,yaşama nedeni bulmayı ve bir şeye karar verdiğinde ertelememeyi öğretiyor ve ayrıca hayal kurmak üzerine kısacık ama değerli bir kitaptı kesinlikle tavsiye ederim.
Ayvayı Yedik Müzesi
Ayvayı Yedik MüzesiMert Arık · Timaş Çocuk Yayınları · 20234 okunma
Necmeddin Sahir Sılan Arşivi ile Doğu Raporları karşılaştırıldığında, Sılan’ın Tunceli (Dersim) vilayeti ve kazalarına ilişkin hazırladığı raporlar ve bu raporlarda sunduğu bilgi repertuvarı, kendisi gibi bir teknokrat/bürokrat olan Mimaroğlu’nunkilerle somut benzerlikler içerir. Bu anlamda Mustafa Reşat’ın topladığı ve siyasi elitlere sunduğu geniş bilgilerin “Şark Sorunu”na ilişkin önemli ipuçları sağladığını söyleyebiliriz. Zaten Dersim başta olmak üzere bahsi geçen bölgelerde 1927’de Umumi Müfettişlikler kurulur. Umumi Müfettişler de tıpkı Mustafa Reşat Bey gibi, İçişleri Bakanlığı’na bölgenin durumuna ilişkin raporlar sunarlar. Memleketin “geri kalmış” bölgelerindeki “ıslah” çalışmalarını denetleyen, Kürt sorunu ile yakından ilgilenen, memleket sathında örgütlü bir bürokratik ağın, merkezi devlet gücü ve otoritesinin tesisi için uğraşan umumi müfettişlerin, Mustafa Reşat Mimaroğlu’nun çalışmalarından, raporlarından istifade ettiğini ve ondan ilham aldıklarını gözlemlemek mümkündür. Yeni kurulan Cumhuriyet’in siyasi ve idari kadrolarının bölgeye yönelik kolonyal yaklaşımı, bu coğrafyayı onlar nezdinde adeta zapturapt altına alınması ve fethedilmesi gereken bir “mekân” haline dönüştürmüştür. 19. yüzyıla uzanan bir geçmişe sahip, bölgeye yönelik bu dahili/yerli/iç sömürgeci yaklaşımın bürokratik ve idari payandalarının, sütunlarının teşekkülünde bir teknokrat memur olarak Mustafa Reşat’ın Dahiliye Vekaleti’ne sunduğu raporları ve kendisinin bu coğrafyaya ilişkin yaklaşımı önemli rol oynar.
Reklam
200 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Neye,nereden başlayacağımı bilmiyorum. Kendi doğrularımıza kendi his ve düşüncelerimize o kadar odaklanmış ve olayları herkesin bizim gibi yorumladığına o kadar inanmışız ki tek doğru olarak kendimizi görüyoruz. Ama Şermin Yaşar sanki bu kitapta dur diyor dahası var. Tam bir karaktere kızıyorum nasıl yapar diyorum sonrasında o karakter kendini öyle güzel izah ediyor ki tüm bunlara nasıl dayandın diyorum içimden.. Kendi payımıza çıkaracağımız öyle çok şey var ki. İlk dersim şu oldu: Tek taraflı düşünme. Hayatlarımızda bizim bilmediğimiz belki hiç de bilemeyeceğimiz çok şeyin etkisi var(vardır) ama söylenmemiş ki bilmiyoruz. O yüzden kızgınlıklarımız çok şiddetli karşımızdakine. O yüzden affedemiyoruz kolay kolay. Kitaptan çok hissettirdiklerini anlattığımın farkındayım. Ama inanın bana kitap zaten olayları anlamak değil, olayların ardındaki bakış açılarını tahlillemek için bence. Dil çok hafif hatta eğlenceli güldüğüm birçok yer oldu ama mesaj da bir o kadar derin. Uzatmak istemiyorum ama daha sayfalarca da yazabilirim. Çünkü söylemek istiyorum bilin! Lütfen ama lütfen koşa koşa gidip alın ve bu kitaba başlayın sevgili okur.
Şermin Yaşar
Şermin Yaşar
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20235,6bin okunma
480 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Okuduğum ilk Oya Baydar kitabıydı, sanırım son olacak. Yazar ne kadar "Dersim romanı değil dese de bu kitap bir Dersim romanı. Kitapta üç ana karakter var, birincisi şaşalı hayatı ile opera sanatçısı Diva. Yaşı geçkin, sürekli anılarını anlatan, bazı yerleri rüya mı anı mı anlaşılmayan ağdalı dille habire anlatan bir kadın. İkincisi, Diva'nın kariyeri uğruna terkettiği kızı Arya. Hop birden hayatımıza giriyor, ne hikmetse kader onu Dersim'e sürüklüyor. Üçüncü karakter ise Toplayıcı. Yüzüklerin Efendisi'ndeki kıymetlimiss tarzında Diva'nın etrafında dönüyor. Sığ bir karakter. Ha bir de Arya'nın karşısına çıkan Cansa var, ağır abi, sürekli Dersim Dersim diyip, sürekli tekrar tekrar mağdur edebiyatı yapan bir karakter haline dönüşüyor. En büyük sorun, tüm karakterlerin aynı ağızla, aynı cümlelerle, aynı şekilde konuşması. Tunceli'den çıkma, toprağı kültürü karış karış bilmesiyle oraların çocuğu olarak anlatılan Cansa, annesinin operasını dinleyip " annenizin vahşi bir sesi var" diyor. Peki. O yıllarda yaşanan olayları tek taraflı anlatıp, üzerine bir de sürekli mağdur edebiyatının döndürülmesi kitabı oldukça sıkıcı hale getiriyor. Tekrarlar silinse kitap 250 sayfada bitebilir. Ağdalı cümleler seviyorsanız bu kitabı da sevebilirsiniz. Kitabın özeti; - Alakasız üç karakter, - Tarihte yaşanmış önemli olay, - Kaderin ördüğü ağlar - kesişen yollar, - Aşk, - Sürprizli son.
O Muhteşem Hayatınız
O Muhteşem HayatınızOya Baydar · Can Yayınları · 2012808 okunma
Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak, Dersim olayıyla yakından ilgilenmekteydi. Dersim'le ilgili bütün raporlar, Mareşal Çakmak'a sunuluyor; Çakmak bu raporları okuduktan sonra görüş ve önerilerini şöyle özetliyordu; "Dersim, asırlarca nüfuz edilememiş, hükümete önemli sorunlar çıkarmış, eşkıyalığı alışkanlık haline getirmiş müecaviz ve soyguncu unsurları taşıyan bir adadır."
Sayfa 35 - UMAG Yayınları 50. BaskıKitabı okudu
2023 Mayıs / Okuduklarım
1. Muinar / LATİFE TEKİN 2. Zamansız / LATİFE TEKİN 3. Küçük Kara Balık / SAMAD BAHRENGİ 4. Bir Şeftali Bin Şeftali / SAMAD BAHRENGİ 5. Sevgi Masalı / SAMAD BAHRENGİ 6. Püsküllü Deve / SAMAD BAHRENGİ 7. Deli Dumrul / SAMAD BAHRENGİ 8. Güvercinci Kel Çocuk / SAMAD BAHRENGİ 9. Kardeşimin Hikayesi / ZÜLFÜ LİVANELİ 10. Engereğin Gözü / ZÜLFÜ
Reklam
227 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.