Gamze Güller'den okuduğum üçüncü kitap oldu Durmuş Saatler Dükkânı. En Çok Onu Sevdim'i henüz okumadım ama onu da en kısa zamanda okumuş olacağım.
.
Arka kapak yazısını kim yazmış, bilmiyorum ama öykülerin verdiklerini çok güzel anlatmış. "Belalı gemilerde ateşle tek vücut olan mürettebat, paranoyak zihinler, rüyaların derinliklerinden sökülüp çıkarılan ılık ılık atan yürekler, post mortem fotoğraflar ve zamana yenilen aşklar, hasta ruhlu yazarlar, buz tutan kimsesiz nehirler, basit öğle yemeklerinde konuşulan gizemli ölümler, dev soyundan gelen nahif insanlar..."
.
Kitapta on dört kısa öykü var. Ama hepsi çarpıcı. Büyük bir merakla okunan, kimisinin sonunda şaşırılan, hadi canım denilen öyküler. Ben Gamze Güller'in kahramanların iç dünyasını da çok iyi yansıttığını düşünüyorum. Sıradan kişiler belki bu kahramanlar ama çok değişik bir hâle bürünüyor yazarın elinde. Bu bağlamda "İçeride Kim Var, Rüyalarımın Kadını, Rüya Tekerleği" böyle tek karakterle harikalar yaratılmış öyküler. Tek mekânda anlatılan olayları çok seven ben için "Akşamları Işığı Yanan Evler, Basit Bir Öğle Yemeği, Durmuş Saatler Dükkânı" öne çıktı diyebilirim.
.
Yer yer fantastik ögeler de vardı. Dev soyundan gelen bir Cafer, Sonsuz Aşk'ta bir ucube, Nehir'de anlatılan masal, Post Mortem'deki kadın karakter, Belalı Gemi'deki deniz kızı örnek olarak verilebilir.
.
Yazarın kullandığı dil çok akıcı. Yalın bir anlatım ve kısa cümleler tercih edilmiş öykülerde. Durmuş Saatler Dükkânı bu bağlamda mutlaka okunması gereken bir eser.