Yazarın bipolar rahatsızlığına sahip olması ve Scarleti yazarken kendinden parçalar eklemesi bence gayet güzeldi zira onun o gelgitleri, gerçek mi hayal mi bocalamalarını ilk yarıda gayet hissedilir kılmıştı diyerek yorumuma başlayayım. İlk yarı zaten bir bakıma karekterleri tanıma, geçmişlerine göz atma derken bir tık slow işliyor ama yarıdan sonra ikilinin ilişki gelişimi, aralarında ki çekim, geçmişe dair ortak sırlar falan derken gayet akıcı ilerliyor anlayacağınız.
Sol gelecek olursakta cidden çok ince detaylarla oluşturulan bir villain karekterdi. Hani bizde eskiden kabadayılar vardı böyle kendi ahlaki kurallarına göre ceza kesip kendi insanlarını korurlardı.İşte Sol da tam o tarz bir karekterdi. Scarlett’in istekleri ihtiyaçlarını düşünüp ona göre hareket etmesi, hastalığına yaklaşım tarzı cidden güzeldi..genel olarak ben onun karekterini bir sahne hariç okurken oldukça keyif aldım. (Sol gibi bir adama o sahneyi yazmak bence çok gereksiz di zira oluşturulan ve bize yansıtılan karekterle bağdaşmadı en azından ben bağdaştıramadım.)
Netice olarak tür olarak tam Dark sayılır mı çok emin değilim zira sıkı bir dark okuyucu olarak daha karanlık kitaplar okumuşluğum var. Bunun yanın sıra Trope larında #stalkerromance vardı ama biz karekterin o yönünü de göremedik pek kitapta daha çok geçmişte kalmış zira kitap ikilinin karşılaşması ile başlıyordu. Tabi benim beklentim bu yönde olunca biraz şaşırsam da yine de keyifle okuduğumu söyleyebilirim. #darkromance ve #stalkerromance ı yeni okumak isteyip çekinenler için kesinlikle doğru tercih olabilir diyerek yorumumu noktalıyorum.