Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hikâye zamanı
Ya benim çok yakın iki arkadaşımın da sevgilisi var tamam mı simdi onlar duble date çıktılar sonra ben sap gibi kaldım jsjsjsk dediler sen de gel tamam dedim ama duble date in 5.si olmak baya kötü hissettirtorumus ya valla ben mal mıyım orda tekli sandalyede oturdum gsbshshshhshwwhjs
-- deli ibrahim duble'nin sol kaburga kemiklerinin arasına işaret ederek dedi ki; ‘’buranda olup biten her şeyin başımın üstünde yeri var.”
Reklam
''Bazı adamlar korkaktır. Sevdanın yüküyle omuzları çöker diye, silkinip sığınırlar bir ayrılığa. Kızamazsın... Bazı adamlar çok gider. Hiç gelmeden, hep gider. Bazı adamlar yalnızdır. Parmaklarının arasına sıkıştırdığı bir sigarayla el sallarlar geceye. Birkaç duble daha içerler, hiç konuşmadan seninle. Bir şarkı daha dinlerler, sustukları çoğalır. Konuşamazsın... Bazı adamlar; bir inanç, bir din, bir Tanrı gibi kurulur göğsüne. Aradan yüzyıllar da geçse, Unutamazsın...''
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Katil 2419
İki defa okudum. İki defasında da farklı bir lezzet vardı. Üçü okusam ne derken biraz demlenmeye bırakma kararı aldım. Sonbaharda tekrar okuyacağım. Doyumsuz bir lezzet. Kısaca tarif etmem gerekirse: duble adana kebabı gibi hayal edin. Asla hayır diyemezsiniz. Vejeteryan degilsen tabi ki.
Katil 2419
Katil 2419Abdurrahman Yücesoy · S.S. International Publishing · 035 okunma
Cami ve duble yol yok?
“Fatih’in ünlü sözünü düşünüyorum. Bir şehir kurmanın olmazsa olmaz üç yapısı vardır: Kitaplık, kanalizasyon, hamam!”
Sayfa 77 - Literatür Yayınları, 36.BasımKitabı okudu
Bir duble rakı koy bana ben saçlarınla oynayayım Meze falan istemem sadece konuş benimle Ne anlatırsan anlat yeter ki eksilmesin Kulaklarımdan sesin bak her şeyim buna bağlı Ne hükmü var mesafenin, iste sen ben hallederim İste sen masallardaki ejderhaları bile döverim Bir kendime yetmez gücüm başka her şeye yeter Sen iste gerekirse kendimden de vazgeçerim İnsanlar ne tuhaf hepsinde ayrı kaygı Umrunda değiliz kimsenin Allah aşkına gör artık Bir sen varsın işte bir ben bir de senin gülüşün Gülüşün diyorum gülüm, bak tam burda ağlıyorum Valla bak ağlıyorum senin haberin bile yok Kimselerin haberi yok diyorum ya hepsi tuhaf Tuhaf yer bura bu dünya bilmem ki nasıl anlatsam Ah bilmiyorum gülüm ben hiçbir şey bilmiyorum Tek seni seviyorum ben başka bir şey bilmiyorum.
İthaki yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bahara söyle güneş toplasın, sabaha kalmaz yanındayım… Korkularımı anlatacağım ilk önce: Dizimin kanadığı ilk günü; sevmeye yeltendiğim ve sevilmediğimi anladığım ilk günü; acının korkuları kuşattığı ölesiye savaştığı o ilk günü. Sonra diyeceğim: Acı korkuları yenmişti. Ruhumun kederden gözleri kararmış, körlüğüne birkaç cenaze bile vermişti. Değişmişti çocukluğumun yazgısı. Sevmeyi bilmeyenlerin meyhanesinde çıraklık yapmıştı sadece… Bir parça ormanda yürür, denize çıplak gireriz sonra. Sonra içeriz bak! Karıştırmadan birkaç duble rakı veya şarap. Sen anlatırsın ha! Öyle özledim ki bana bir şeyler anlatmanı....
Pötibör bisküvileri çaya bandırmak hala yapanlar burada mı..?
Anaokulundayken herkesin bardağının üstünde kendi ismi yazılıydı. Akşamüstleri bu bardaklarda, ebeveynlerimiz gelip bizi almadan, duble sulu paşa çaylarımızı içme pötibör bisküvileri batıra batıra büyük bir keyifle içerdik. ..
Bundan böyle iş hayatımda, günlük hayatımda karşılaştığım insanlarda bana göre garip duran bir hareket görürsem yapay zekaya soracağım. Ha 4 tane psikolog tanıdığım var ama onlarda aynı cevabı vereceği için yapay zekaya sormak daha makbul. Çalıştığım yerde bir arkadaş var sabah keyifli bir ses tonunda konuşuyor sonra o çelişkili hâl oluyor sonra af'ola bir duble rakı bitirmiş gibi yayık oluyor sesi. Herhalde yorgunluktandır bilemem ama yine merak ettim araştırdım. perplexity.ai/search/Ses-tonu...
Kur'an ı Kerim okuyoruz arapça okuyunca ne anlıyorsun boş diyorlar....
O kadar cahiller ki... Yani gerçekten çok cahiller, duble duble cahiller (Çok hoşuma gidiyor bilmiş geçinip kibirle Müslümanları aşağılayanların cehaletini ortaya koymak) Şimdi şöyle ki ağzımızdan çıkan her sesin bir "frekans" değeri vardır. Sesler titreşim halindedir. Beynimiz her şeyi elektrik akımlarıyla algılar. Ses frekansı da bir tür elektrik akımıdır, enerjidir. Hatta ses frekansı öyle bir enerjidir ki bir insana kalbin atış hızı olan 10-15 Hz frekans verirseniz, kalbini anında durdurabilirsiniz. Böyle muhkem ve kuvvetli bir mefhumdan bahsediyoruz. Yani ses deyip geçmemek lazım. Mesela hiç düşündünüz mü taaa gökyüzünün bilmem kaç metre yükseğinde uçan uçağın motor sesini biz yerden duyup rahatsız oluyoruz da uçağın içindekiler neden hiç bir ses duymuyorlar? Mevcut sesin enerjisi ısıya dönüştürülüp yok ediliyor çünkü yani ses böyle bir şey. Şimdi gelelim asıl konuya. Türkiyenin ilk ses mühendisi Süden p. Hanım (Çamlıca Camiinin akustiğinide o yapmıştır) Der ki: Ses frekanslarının özelliklerinden dolayı duaların Arapçasından okunursa etkili olacağına inanıyorum! Arapça çok zengin ve kuvvetli bir frekans yelpazesine sahiptir! Ayetlerdeki kelimelerin sesleri yan yana geldiğinde çok olumlu etkiler bırakacak şekilde düzenlenmiştir! Ama duaları sesli okumak lazım. Ben Yasin suresini okuduğumda zangır zangır titrerim." diyor.
Reklam
Aç kalırsan korkma gider sen de duble yol yersin
''Kahırlarımızı sarkıttığımız kuyuda peyda olan sazın nefesinden duyduğumuz, unutulmaya yüz tutmuş kederimizi meze edebilir miydik iki duble rakıya? Karşılıklı oturup konuşabilir miydik hiç ölmemiş gibi yahut yaşayabilir miydik huzur dolu sessizliğimizde? Kim bilir...''
Sayfa 216 - Everest YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.