Bizde herkes sağlık müzelerine hastalıklı cinsiyet organı görmek için gider.
Sayfa 192Kitabı okudu
Gökyüzünün damı pek yüce amma bu yücelikten ne gam yiyorsun? Biz merdiven verdik sana.
Çaresiz bedenini gamlarla yay gibi büktüysek, sana kanat veririz de ok gibi fırlar, gökyüzüne uçarsın.
Can, bedene yardımcı kesildi de yoğunlaştıysa gene onu lâtif bir hale getiririz, gene can haline sokarız onu.
Şeytan bile olsan biz şeytanı melek yaparız; kurt bile olsan biz kurda çobanlık ettiririz.
Bir balıksın sen, sonucu bal denizine kavuşacaksın; fakat biz binlerce defa o balı ağzına çaldık, tattırdık sana.
Yüce bir dalda arık bir kuşsun amma bu kutluluk ağacında yuva kurduk sana.
İki âlemin de malını mülkünü al, çünkü mülk sahibi biziz; korkma, gel meclise; belimize kılıcımızı kuşandık biz.
Binlerce zerre bu kutbun yüzünden güneşlik elde etti; nice kalp kesintileri altın madeni haline getirdik biz.
Şu girdap içinde can suyu bulandıysa ne çıkar? Seller akıttık, yardımlar ettik de onu arı duru bir halde yürüttük gitti.
Nice buzları kerem güneşiyle çözdük, bir güzelce akıttık gitti.
Ne diye açılıp gülmüyorsun, ne diye yaprak gibi titreyip duruyorsun? Neden ümidin yok bizde, kime ziyan verdik ki?
Ağaç yaprağı gibi tir tir titreyen yasakçıyı sonucu seçtik de bahçıvan diktik.
Sayfa 842Kitabı okudu
"değişmeyen her şey bizde derin bir saygı hissi uyandırıyor, tersi olunca da saygımız azalıyor. Gündelik yaşamı içinde gözlemlediğim insan bana hep bocalayan ve kararsız bir varlık gibi gelmiştir. Şu anda erdemli ve doğru davranan birinin, koşullara boyun eğerek yarın korkakça davranmayacağını nereden bilebilirim? Ya da bugün duru, özgür ve saf görünenin yarın yoğun bir tutkunun esiri olarak karanlık ya da darmadağın bir hale gelmeyeceğini? Bütün hayatı için bir karar vermiş olan, bu kararı verirken tanık olarak Tanrı'yı ve bütün dünyayı çağıran ve bu kararı bozulamaz bir mühürle damgalayan kişi, eğer özgür iradesiyle ve aklı başındayken hareket ederek bunu yapmışsa benim bütün saygımı kazanır. Neden yaşarken ölenler dışında kimseyi kutsal görmeyiz? Ölmeden önce mahrumiyete ve el etek çekmeye bu coşkulu övgü neden?"
Sayfa 32 - Ayrıntı Yayınları (Felsefe Dizisi)Kitabı okudu
Dili acık Duru, yasadığı anın içine cekip alabilen bir his verdi okurken bana,, 
İsahag Uygar Eskiciyan muzip alaycı argo kelime ile birlikte ciddi olan öykülerini topladığı
Metropol Ninnisi 2015 Selçuk Baran öykü ödülünü almış, bizde farklı bir kıtap okuduk...
Edebiyatın içinden günümüz ve eski yi harmanlyıp (çokacıkk) bır dille yazılmış bir öykü kitabı okuduk.
. Her düşündüğümüzü söyleyemediğimiz icin insanız, Yanlız kalınca istediğimizi düşünebilir
Hatta söyleyebiliriz..
"insan bazendir, daima değil"
O zamn Buyurun efendim..
