I
O zamanlar gökyüzü biçilmiş buğday kokardı
Çiğnenmiş üzüm, mısır püskülü, bostan yaprağı
Toprak kokardı insan emeğiyle yoğrulmuş.
Rüzgâr serin sesli konuğuydu evlerin
Bulutlardan ağaçlardan saçlardan süzülen
Bir dirim duygusuyla doldururdu odaları
Yağmur ikinci adıydı akşamların
Günün yorgunluğu üzerine dökülen
Bir düş inceliğinde
Ah sen, düşlerin kahramanı, düşlerin
kurbanı.
Ah ben, düşlerin düşünün zavallısı, düş
kaçkını...
Gel ey öfke ve kederin oğlu, şu dağlardan,
ormanlardan inip gel.
Düşler kaçkınını, düş tutsağını uyandır.
Ses ver bana, yüreğimi, ruhumu dirilt.
.."Rüya görmek için uyuyan, rüyasını yaşamak için de uyanan bir kadın vardı.
Bir gün hiç uyanamayacaksın ama, dedim.
Gülümsedi ve uzaklara dalıp mırıldandı: O vakit rüyada yaşamayı öğrenmiş olacağım."
Arzu Özdemir-Düş Kaçkını
Küçürek öykü türündeki eser yazarın küçürek öz geçmişi ile başlamış. "Arzu Özdemir 1979'da Elazığ'da doğdu. Henüz ölmedi."
Ramazan Korkmaz'a ithaf edilen kitap bir ön söz ve dört bölümden oluşuyor.
Her bölümün başında güzel bir söze yer verilmiş.
I - ARZULAR
"benim yeryüzüm yok, hep böyleyim (Cengizhan Genç)
Bölüm isminden
"...göğüsleri caddeye sarkmış bir sinema afişi
tutup bir adamı en zayıf yerinden içeri alıyor
içeri alıyor birahaneler sıkıntı yolcularını
camiler dünya kaçkını cennet düşçülerini...
yüzünde yalnızlık arması yayvan hüzünler
terli düş kokuları dinen telaşlar kapanan kapılarıyla
akşamı karşılıyor kent arabesk şarkılarda..."
Göğüsleri caddeye sarkmış bir sinema afişi
Tutup bir adamı en zayıf yerinden içeri alıyor
İçeri alıyor birahaneler sıkıntı yolcularını
Camiler dünya kaçkını cennet düşçülerini…
Yüzünde yalnızlık arması yayvan hüzünler
Terli düş kokuları dinen telaşlar kapanan kapılarıyla
Akşamı karşılıyor kent arabesk şarkılarda…
Polis raporlarında asayiş berkemal
Bir adam geçiyor günün ufkundan
Günün ve umudun o kırılgan çizgisinden
Bilge bir gülümsemeyle örterek bulanık görüntüleri
Bir güven duygusu gibi rahat ve güzel
Alnında mavi bir serinlik, beyaz bir ıslıkla dilinde…
Ey kanı hüzzama susamış düşlerin kaçkını!
Ey şiiri aşka dalgın, vah eden kılıç kını!
Sıcaktan donmuş dolunayın busesiyle yorgun,
Günün zülfüne esir olmuş kağıttan mı sorgun?
Ah öksüz bakışlarımdan düşen çocukluğum… sokakların dilindeki bir uzun hava hüznüne ne kadar aşina şimdi beni sarıp sarmalayan “düş kaçkını” büyümüşlüğüm… büyümek meşakatli işmiş , yarası kapanmıyor hiç.
gözlerim geçmişini arıyor
düş kaçkını uykularımda...
sözcüklerim benim değil
uzun bir zamandır...
benim kadınlarım değil
ağızlarından ağız dolusu
öptüğüm...
uykudayken benim olmayan şehir,
sevda türküleri söylediğim
bu ses
benim değil...
GÖKYÜZÜ VARKEN KUŞLAR KAFESTE
Pınar Vardar’ın İlk Şiir Kitabı:
GÖKYÜZÜ VARKEN KUŞLAR KAFESTE
Şiir, öykü ve masalları Türk Dili, Dil Ve Edebiyat, Edebiyat Ortamı, Hece Öykü, Temren, Temrin, Acemi, Yedi İklim, Hayal, Kurgan, Yaşam Sanat, Bireylikler gibi dergilerde çıktı. Gökyüzü Varken Kuşlar Kafeste, Pınar Vardar’ın ilk şiir kitabı. Klaros
Seyretmek veya sanat nedir?
19.10.2022
Bazen bir yolculukta, bazen bir şehre girdiğinizde, bazen bir kanyona giden yolda, bazen bir nehir kenarında, bazen de bir dağ yamacında çıkar karşımıza. Şimdilerde hemen her şehrin bir “seyir tepesi” vardır.
Benim doğduğum şehir Hakkari’de; görenler bilir, her tepenin doruğu, her dağın yamacı, her kalenin
Göğüsleri caddeye sarkmış bir sinema afişi
Tutup bir adamı en zayıf yerinden içeri alıyor
İçeri alıyor birahaneler sıkıntı yolcularını
Camiler dünya kaçkını cennet düşçülerini... Yüzünde yalnızlık arması yayvan hüzünler
Terli düş kokuları dinen telaşlar kapanan kapılarıyla
Akşamı karşılıyor kent arabesk şarkılarda...
Polis raporlarında asayiş berkemal!
Bir adam geçiyor günün ufkundan
Günün ve umudun o kırılgan çizgisinden
Bilge bir gülümsemeyle örterek bulanık görüntüleri Bir güven duygusu gibi rahat ve güzel
Alnında mavi bir serinlik, beyaz bir ıslıkla dilinde...