Günümüzde aşk bir haz formülüne dönüştürülerek pozitifleştiriliyor. Her şeyden önce hoş duygular uyandırması bekleniyor. O artık bir olay örgüsü, bir anlatı, bir drama değil, herhangi bir sonuca yol açmayan bir coşku ve uyarım sadece. Yaralanmanın, aniden gelişin veya düşüşün negatifliğinden bağımsız. Aşka düşmek fazlasıyla negatif sayılıyor. Oysa aşk tam da bu negatiflikten oluşur: "Aşk bir imkân değildir, bizim inisiyatifimize bağlı değildir, bir temeli yoktur, bize aniden gelir ve bizi incitir." Her şeyin mümkün olduğu, her şeyin inisiyatif ve projeden ibaret olduğu, Becerebilme'nin egemenliğindeki başarı toplumunda ise incinme ve tutku olarak aşka geçit yoktur.
Eros'un Istırabı
Eros'un Istırabı
Byung-Chul Han
Byung-Chul Han
Tutunacak dalının olup olmadığını öğrenmek için düşmen gerekecek ve düştüğün her yerde kimsenin ve herkesin sessizliğine şahit olacaksın. Sırtını yasladığın duvarlar yıkılacak. Yanılgıların seni vuracak. Takılıp düşmekle, sırtını yaslamışken düşmek çok ayrı şeylerdir, bilirsin.
Reklam
Düşmek sorun değil, daha derin uçurumlardan düşmüşlüğüm de var ama keşke sırtımda senin ellerinin izi olmasaydı.
hepimiz düşmek için yaratıldık, kuşlara da inanma.
Şehzade Süleyman
ŞEHZADE SÜLEYMAN Rumeli Fatihi Mevlid şairi Süleyman Çelebi'nin dedesi ve Orhan Gazi'nin kayınbiraderi Şeyh Mahmud'un: "Keramet gösterip halka suya seccade salmışsın Yakasın Rumeli'nin dest-i takva île almışsın." dediği, Orhan Gazi'nin büyük oğlu Süleyman Şah, Rumeli fâtihi olarak tarihlere
Çoğu zaman hakikatin peşine düşmek can sıkıcıdır. Bilmeden yaşamak ya da bildiklerini doğru kabul edip sorgulamadan kendi dünyanda mutlu mutlu yitip gitmek daha elverişlidir.
Reklam
kıymet bilen bir kalbe denk düşmek demek, bahtının açık olması, işlerinin rast gitmesi demek. nasibi güzel bir yere yazılan insan, çiçeklerle mündemiç bir bahçede bulur kendini. yani hayatımıza giren iyi insanlar da talihtendir, nasiptendir. kimisi cennetimiz olur kimisi nârımız.
"Elinde her balta olan ibrahim mi bellenirmiş. hayra mı yorulurmuş her rüya mümkün müymüş sanki yusuf olmadan kuyudan çıkmak. kabullen kalbim, Biz sevdikçe kuyu daha derin Dünya güvendikçe daha tırt Yar dedikçe yaramıza daha kast Sırf yolun gönlü olsun için icat ettiğin gitmek, Neye yaradı küs kalası yanımızdan başka. şiir kimin işine geldi parçalandıktan sonra. ve dahi aşk nedir ki düşmek değilse. kabullen kalbim, kırmak istenince insanda kırılmayacak yer yok; kemik bir espiri biçimidir."
Mazlum Mengüç
Mazlum Mengüç
kıymet bilen bir kalbe denk düşmek demek, bahtının açık olması, işlerinin rast gitmesi demek. nasibi güzel bir yere yazılan insan, çiçeklerle mündemiç bir bahçede bulur kendini. yani hayatımıza giren iyi insanlar da talihtendir, nasiptendir. kimisi cennetimiz olur kimisi nârımız..
Bugün pazar Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün Bu kadar benden uzak bu kadar geniş Bu kadar mavi olduğuna şaşarak Kımıldamadan durdum Sonra saygıyla toprağa oturdum Dayadım sırtımı duvara Bu anda ne düşmek dalgalara Bu anda ne kavga ne hürriyet Bu anda ne düşmek dalgalara Bu anda ne hürriyet ne karım Toprak, güneş ve ben Bahtiyarım Nazım Hikmet
Reklam
Belki
Leylaktır herelde, sümbüldür belkide bu bahar sabahının taze kokusuna yakıştırdığım. İnce ince eser şimdi rüzgar oralarda Yüzünü yıkar belki sakin sakin Sonra yakarcasına doğan güneşe kısarsın gözlerini Derin derin bir kaç nefes alır yine koklarsın leylak kokulu belki sümbül kokulu taze havayı Sonra duyarsın belki kuş cıvıldamalarını hatta yakıştırırsın belki sesime bi anlık Kısa da olsa düşerim belki aklına bir akşam üzeri. Sabahları erken gelir çünkü sana aklına düşmek için.
BUGÜN PAZAR
Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. Ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar benden uzak bu kadar mavi bu kadar geniş olduğuna şaşarak kımıldamadan durdum. Sonra saygıyla toprağa oturdum, dayadım sırtımı duvara. Bu anda ne düşmek dalgalara, bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım. Toprak, güneş ve ben... Bahtiyarım... NAZIM HİKMET RAN
Şimdi beni uçurumdan atsan, düşene kadar aklımdaki tek şey; sırtıma değen ellerin olurdu. |
Ahmet Telli
Ahmet Telli
Uçurumdan atıldım, ben de yalnız beni iten elleri düşündüm, sonra düştüm. Orda kaldım. Herhangi bir el beni düştüğüm yerden kaldırmadı, öyle olunca kendin kalkmayı öğrenmen gerekiyor. Ben de öyle yaptım. "Bütün düşüşleri de ezberledim." gibi bir şey. Ezberliyorsun. Böyle böyle ezber ediyorsun. Neyse, kalktım işte. Yalnız en acı veren şey düşmek ya da orda kalmak ya da kalkmak olmuyor; seni iten eller oluyor. Bir insanın bir insanın yaşamına son verişi duygusuzca. İnsan bunu yapabiliyor. Çok şey yapabiliyor insan öyle değil mi? Sırtından itebiliyor. Sevgili Okur, eğer ki bir gün biri seni iterse seni iten o elleri düşünme, seni öldürdükleri gibi sen de öldür onları, öldür ki yaşayabilesin, korkarım ki aksi takdirde seni öldürecekler. Şunu iyi bil ki sana sadece kendin lazımsın. Herhangi bir elin acımasızca seni öldürmeye kalkışmasına izin verecek kadar aciz olma. Ben kalktım ama sen olur ki kalkamayabilirsin, böyle bir riske girmeye değmiyor inan.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.