Açıklama yapma gereği hissettim. Rahatsız ettiysem kusura bakmayın:)
Bence çoğu sorun insanların birbirlerine saygı göstermemesinden kaynaklanıyor.
Bu şu yazarı okudu, şunu giydi, bunu söyledi diyerek hep yargıladık, önyargılar ile yaklaştık hep insanlara.
Herkes, karşısındaki bireyin fikirlerine, inanmış olduğu dine saygı gösterse hiçbir polemik çıkmayacak da işte millet olarak balık gibi her şeye atlamaktan, bomboş konuşmaktan ve savunmuş olduğu fikre göre insanları yargılamaktan pek hazzalıyoruz.
Daha sabah ateist olduğunu düşündüğüm bir adam ileti atmış (#114325093) ben de takip ettiğim için şahsı, gönderisini beğeniyorum, sonuçta beğendiğim an dinden çıkmıyorum, sadece gönderiyi beğeniyorum da neyse, takip ettiğim bir hanımefendi de yazıyor özelden bilmeyerek mi beğendiniz, Allah'a inanıyor musunuz, inanıyorsanız neden beğendiğiniz diye sorular yöneltiyor. Ben de şahsın düşüncelerine saygı gösterdiğimi dile getirerek konuşmayı sonlandırdım. Ee hâliyle kadın beni dinden çıkmış olarak kabul ettiği için takipten çıktı.:)
Bunu bir kez daha dile getiriyorum.
Kitapta geçmeyen, kendi yazdıkları şeyleri "Kitap Alıntısı" adı altında paylaşmadıkları, ırkıma, değerlerime hakaret teşkil edecek iletiler paylaşılmadığı sürece her okurun ve yazarın görüşlerine saygım sonsuz. Kimse benimle aynı düşünmek zorunda değil ki zaten düşünmesin de. Her insan kendine özgü düşünceleri ile özeldir.
Saygı, saygı , saygı...
Ne güzel şey.🦋
Yerli ve milli okuma...
Çok etkinlik yapıldı, buralar doldu taştı Tolstoy ve Dostoyevski alıntılarıyla. Güzel, güzel de bir burukluk oldu bende. Burukluğun nedeni ise kendi yazarlarımızı hakkıyla okumuyoruz düşüncesi. Oysa bir yazarı kendi ana dilinden okumak imkanı da var üstelik, zira Yaşar Kemal'i herhangi bir dile çevirmek, o kitabın yavanlaşmasıdır bana göre. En basitinden "gönül" sözcüğünü hakkıyla çevirin bildiğiniz yabancı dile bakalım karşılığı var mı. " Ah benim deli gönlüm.." Buyrun...
Diyeceğim, çok kıymetli yazarlarımız ve kitaplarımız var ana dilimizden, onları unutup, bir çok edebi güzellikten mahrum bırakmayalım kendimizi. Kaçımız Adalet Ağaoğlu okuduk, Sevgi Soysal, Füruzan okuduk, daha yenilerden Aslı Erdoğan okuduk hakkıyla. Moda deyimiyle "yerli ve milli edebiyat" diyelim de dikkat çekelim biraz.. :))) Eee, herkes öyle yapmıyor mu?...
Şimdiden iyi okumlar...
