"ömrümüz meçhullerden meçhullere akıyor saatler bizim değil kitaplar bizim değil bizim değil yaşamak bizim değil hiçbir şey kendi dünyamızda yabancılar gibiyiz ya çok erken ya çok geç doğmadık mı sevgilim buna rağmen mutluluğa inanıyoruz"
saatler bizim değil kitaplar bizim değil bizim değil yaşamak bizim değil hiçbir şey kendi dünyamızda yabancılar gibiyiz ya çok erken ya çok geç doğmadık mı sevgilim buna rağmen mutluluğa inanıyoruz
Sayfa 115Kitabı okudu
Reklam
Kitaplar gibi. Eskiden kitapları elinden çekip almak gerekiyordu. Şimdi okumuyor bile artık.
O rahvan atları anlaşılır kılan sabahlarda göğsü kasvet sayrılarıyla çarpışıp delişmen çocuklarını azdırırken dünya şehrin çarşılarından esen telaş hıçkırıklarla akşamı karşılayan bir aldanış gibi babamın incinmiş sesine çökerdi. yatağına ilk kez akan bir nehrin hırçınlığıyla karın kapadığı rayları temizleyendi babam. bir nasihatin başlangıcındaki
HAYKIRACAĞIM
Bana bir karış toprak kalana kadar, bir tek zeytin ağacı kalana kadar, bir tek portakal ağacı, bir tek kuyu, bir ufak koru kalana kadar, anılar kalana kadar, bir küçük kitaplık, ölmüş dedemin resmi, bir duvar kalana kadar, arapça sözcükler, halk türküleri, şiirler, el yazmaları kalana kadar, Antar Al Absi masalları, bu gözler, bu kitaplar, bu eller kalana kadar. bir de bu soluk, bendeki bu soluk... Haykıracağım dünyanın suratına özgür insanlar adına savaşı. Doysun varsın utancın ekmeğiyle alçak domuzlar, güneşin düşmanları. Soluğum kesilene kadar kalacak soluğum. Ekmek olacak, silâh olacak, savaşan ellerde soluğum.
Sayfa 58
"Biri, Savaş ve Barış'ı okur ve 'Güzel bir macera romanıymış' der. Bir başkasıysa bir sakız ambalajını okur ve kâinatın sırlarını ortaya çıkarır." diyor bir film. Evet, bir insan hikmeti bir duvar yazısından öğrenebilir. Yaratıcı tarafından indirilen bir Kitap'ı okuyup da bir şey öğrenmediğini söyleyen de olabilir. Üzerinde hikmetli bir söz yazan duvar kendini boyanmaktan kurtaramadığı gibi, biri içindeki hikmetleri göremedi diye Kitap değerinden bir şey kaybetmez. Değerine değer katamamak, duvar yazısını görüp geçen, sakız ambalajını okuyup atan, Kitap'ı okuyup da ondan bir şey alamayan insanın sorunu. Ve bu sorun sorunların en büyüğü belki de. Bu sorun aşılmadan, okunan kitaplar, şahit olunan olaylar, yaşanan hayatlar, insanın heybesine bir kum tanesi kadar katkı yapamadan geçip gidiyor. Kırk sene, elli sene, altmış sene yaşanan hayatlar bir arpa boyu değişmeden, derinleşmeden, değerlenmeden kalıyor. Mesele, insanın bakışını, yaklaşımını, paradigmasını yeniden inşa etme meselesi. Aramadan dünyaya çevrilen bakışlar, zaten sahibine de pek bir şey buldurmuyor" youtu.be/SRmp3tHT_XM?si=...
Reklam
959 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.