Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
-Ama kadının katlanması gereken en büyük sorun bu duyarsızlık değil,dünyanın ona karşı takındığı düşmanca tutumdu.Dünya ona,erkeklere söylediği gibi,' Canın istiyorsa otur yaz,benim için fark etmez,' demiyordu.Ona kahkahalarla gülüyor ve 'Yazmak mı?Sen yazsan ne olur,yazmasan ne olur,' diyordu.
Gerçekten karanlık bir dönemde yaşıyorum! İyimser bir sözcük aptallık. Kırışıksız bir alın Duyarsızlık. Gülenlere Ürkünç haberler Henüz ulaşmamış.
Sayfa 82 - KavramKitabı okudu
Reklam
Bu tür kitaplar yazanlar övgü falan beklemiyor. Görün istiyor,görün. Gözünüzü kaçırmayın, yaranın ta içine bakın. Bakın ki, yarasını gösteren kadınlar kendilerini yalnız hissetmesin, yaralarını göstermek için bir nedenleri olsun, bir duyarlılık oluşsun. Yarasının üstünü açan kadınların evi taşlanmasın. Onlardan bir "merhabayı” dahi esirgeyen komşular bir an durup düşünsün! Ensest ve tecavüz üzerine yazılan yazılar, kitaplar, sadece bunu başarabilirse başarılı sayılabilir. Yazılan yazılar yerde kalırsa, sadece yazanın yüreğini kanatırsa, ne olabilir ki havanda su dövmekten başka? Umarım bu anlamda yaşadığım duyguları bu kitapla sen de yaşamazsın... Duyarsızlık insanı fena hırpalıyor!
Sayfa 180Kitabı okudu
“Belirsizlik ve katliamla sarmalanmış bir memlekette insan ıstırabından başka bir şeyle biraz fazlaca ilgilendiğinde DUYARSIZLIK gibi görülüyor, çekilen acılara bir HAKARET olarak algılanıyordu.”
“…hatalar kasıtlı veya başkalarını mutsuz etmek için yapılmasalar da, yine de acıya yol açabilirler. Düşüncesizlik, başka insanların hislerine duyarsızlık ve kararsızlık… bütün bunlar bir insanın onuruna ağır hakaretlerdir.”
Sayfa 100Kitabı okudu
Yeri gelmişken, özellikle sol tandanslı arkadaşların diline pelesenk olmuş bir şehir efsanesine de değinmek istiyorum. Derler ki, kapitalizm bireyi yalnızlaştırıyor, atomize edi­yor. Çünkü yalnızlaşmış birey kapitalizm için daha yağlı bir müşteridir; yalnızlık arttıkça satışlar da iki katına çıkar. Ayrıca yalnızlaşmış birey toplumsal organizmadan koptuğu için, çevresindeki sosyal sorunlara karşı da duyarsızlaşır, ta­mamen kendi bencil çıkarlarıyla ilgilenir. Hiç de değil! Tam tersine, kapitalizmin en iyi müşterisi aile kurumudur. Kusura bakmayın ama, hiç kimse aile kadar tüketemez! Tanıdık sahneleri şöyle bir gözümüzün önüne getirelim; yalnız bireyler genelde daha sade yaşarlar ve tüketimleri makul düzeylerded­ir. Asıl çılgınca tüketenler ailelerdir. Sosyal duyarsızlık ko­nusu da aynı şekilde yalan! Tam tersine, evlilik kurumu kadar insanı içe kapatan, her şeyden koparan, kendi evi dışındaki her şeye karşı duyarsız hale getiren başka bir kurum yok. Yalnız yaşayan bireyler etkin bir şekilde sosyal hareketlere katılmakla kalmıyorlar, aynı zamanda kendi kişisel yaşamlarını ren­klendirmek için de her fırsatı değerlendiriyorlar. En hantal, en hareketsiz, yeniliğe ve farklılığa en kapalı olan yaşam ünitesi evlilik kurumunun ta kendisidir. Kaldı ki, yalnızlık sadece fiziksel bir durum mudur? Yalnız başına yaşayan ama çevresi­yle çok güçlü bir etkileşim içinde olan bir birey mi, yoksa bir evliliğe saplanıp ne ileri ne geri gidebilen ikili mi yalnızdır? "Birlikte ama yalnız" deyimi boşuna çıkmış olmasa gerek.
Pdf
Reklam
Psikopatide, konu sadece suç işlemekle ilgili değildir. Genellikle pişmanlık ve utanç duygusunun olmaması, sevgisizlik, duyarsızlık ve sığ duygusal tepkilerin olduğu bir kişilik özelliğidir. Tüm suçlular psikopat olmadığı gibi, tüm psikopatlar da suçlu değildir.
Sayfa 74 - Destek YayınlarıKitabı okudu
"Müslüman toplumlar olarak, çektiğimiz acıların, sıkıntıların, zorlukların, kuşatılmışlıkların en önemli sebeplerinden biri, belki de en önemli sebebi, duyarsızlık, gayretsizlik ve sorumsuzluktur, sorumluluklarımızın gereğini yerine getirmemektir..."
Gerçekten karanlık bir dönemde yaşıyorum! İyimser bir sözcük aptallık. Kırışıksız bir alın duyarsızlık. Gülenlere ürkünç haberler Henüz ulaşmamış.
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.