Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
171 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
İnsan ömrü bir rüya, göz açıp kapayıncaya bitiveriyor.
*** Adsız sansız düşünmelerdir benim düşünmelerim. Daha çok renge benzerler. İç karartıcılarla iç açıcılar yan yanadır. Haraç ***Çocuklar önlerinde uzayan gölgeleriyle iyice yalnızdılar. Akşamsefalarının kokusu öylesine yoğunlaşmıştı ki, sıcak daha artıyordu gün geceye geçerken.
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,671 okunma
171 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Kitabı okumaya başladığımda bu ne, sanırım okumayacağım, ne demek istedi, bu kavram karmaşası da nedir? Diye söylendim ve kitabı okumaktan vazgeçip rafa kaldırdım. İki gün sonra yine elime alıp okumaya devam ettiğimde yoğun bir duygusallıkla kitabı bitirdim. Kitapta , Kadınların ve küçük çocuklarının dünyasından yoksulluğun, umudun, trajedinin, yok sayılmanın, hor görülmenin, çaresizliğin yer aldığı 12 öykü yer alıyor. En beğendiğim öyküler Edirne'nin köprüleri ve haraç oldu. Haraç öyküsü en uzun öyküydü ve tabiri caizse iliklerinize işleyecek bir öykü. Bir gününü bile kendi için yaşamadan ömrünü tamamlayan bir kadının öyküsü. Kimsesiz bir çocukluk, genç kızlık, kadınlık, evlilik, yaşlılık. Yok sayılmış bir kadının ömrünü kırk sayfada anlatın deseler en iyi bu şekilde anlatılırdı sanırım. Anlaşılması da hissedilmesi de emek isteyen bir kitap. Kitapla kalın, hoş kalın.
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,671 okunma
Reklam
'Edirne'nin Köprüleri' anlatmakla bitmez...
Uyandığımızda, amcamdan ve Zehra Hanım'ın kocasından daha sonra işe gidenlerin ayak sesleri, sokakları doldururdu. Bunlar, yedide çalan tersane düdüğünün işçileriydi. Yataktan kalkınca, cama burnumuzu dayayıp onların geçişine bakardık. Giyimleri yağdan kirden katılaşmış, yüzleri eş yorgunlukta adamlardı bunlar. Bazılarının ellerinde bakır yemek tasları olurdu. Bu, kadınların sevecenliğini belirtirdi. Bizce, yengem gibi ipekten, melekten olma kadınlar hazırlardı onların azıklarını. Bu düşünce tersane işçilerinin katı yüzlerindeki yoksulluğu silerdi. Yengem gibileriyle, yoksulluk çekilir olurdu çünkü. Biz bilmezdik ki yoksul olduğumuzu. ... Bu tersane işçilerinin gülmezliği umutsuzluk verirdi bize. Ama umutsuzluğumuzu aydınlatan işte o yemek taslarıydı.
171 syf.
·
Puan vermedi
Edirne'nin Köprüleri'ni Okumalı!
Özellikle Edirne'nin Köprüleri'ni hissederek okudum diyebilirim. Göç ve göçmenliği çok güzel yansıtmış. Kitabın son öyküsü olan Haraç'ı da beğendim. İyi bir öykü kitabıydı...
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,671 okunma
Edirne'nin Köprüleri
"Üzüntü mü, sevinç mi bilemediğimiz aykırı duygular içimizi arıtırdı."
Sayfa 80 - ykyKitabı okudu
Edirne'nin Köprüleri
" -Abe oldunuz siz de bir tango.Elin fıkarası, hep işler o cam parçacıklarını. Belli ki, görmemiş hayatında bir ağaç, bir dağ, hem de bir coşkun su."
Sayfa 79 - ykyKitabı okudu
Reklam
Edirne'nin Köprüleri
"Zehra Teyze seslendirdi içeriden. Sesi kendini hiç açıklamazdı."
Sayfa 79 - ykyKitabı okudu
171 syf.
8/10 puan verdi
Her bir satırda yoksulluk, yokluk, çaresizlik okudum. 12 öyküden oluşan kitapta kadınlar, kız çocukları gözünden anlatılmış olaylar. Her biri birbirinden güzel. En çok etkilendiğim öykü Edirne 'nin Köprüleri oldu.Bildikleri, yaşadıkları, mutlu oldukları, doydukları toprakları terk etmek zorunda kalıp, yine aslında kendi insanlarının yaşadığı ama bilmedikleri başka bir diyarda göçmen olmanın, gâvur olarak nitelendirilmenin ne demek olduğunu anlatan muhteşem bir öykü. Sanırım babanemden izler taşıdığı için beni çok etkiledi. Yaşadığı toprakları hiç bıkmadan usanmadan büyük bir özlem ile anlatırdı. Hiç bitmedi oralara sevdası Hala Adile gibi. Bir de Haraç diye bir öykü var ki hayatında bir gün bile yaşamadan ömrünü tamamlamış bir kadının hikayesi... Gerçekte kim olduğunu bile bilmeden, hizmet etmek için doğmuş ve hizmet ederek ölmüş bir kadın... Anlatım o kadar güzel ki direkt insanın içine dokunur gibi. Tanışmak için keşke bu kadar geç kalmasaydım dediğim yazarlardan oldu Füruzan. Keyifli okumalar.
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,671 okunma
Füruzan-Edirne'nin Köprüleri
Hasattan sonra şükranlarımızı anlatmak içindir bu türküler toprağa, dedi. Ağaçlar ışkın vermez. Toprak ürün vermez onları unutursak. Ya, işte böyle benim fidanlarım, benim göçmenlerim.
Sayfa 254
171 syf.
8/10 puan verdi
·
26 günde okudu
Elde Var Hüzün
Bir iddia sonucu Hemingway'ın yazdığı söylenilen 6 kelimelik hikâyeyi bilirsiniz: For sale: baby shoes, never worn (Satılık bebek ayakkabısı, hiç giyilmemiş). Bu örnek, hikâyenin uzunluğundan çok, etkili bir cümlenin ya da cümlelerin okuyucu üzerinde bıraktıklarını vurgulamak için verilir hep. 'Satılık bebek ayakkabısı'nı normal şekilde okuruz.
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,671 okunma
Reklam
171 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Herkese merhaba, Çok severek okuduğum bir öykü kitabı okudum. Bu yazarın ülkemizde hak ettiği değeri görmediği kanısındayım. Ülkenin belki de düzeltilmesi gereken yanlarına usul usul dokunuyor yazar. Göçmenliğe, çocukların gözünden dünyaya, parasızlığa, ailenizi bilmeden büyümenin eksik yanlarına ve en çokta kadınlığa dokunuyor yazar. Bazı karakterlerin geçmişleri ya da geleceklerinde ki hallerini bir diğer öykü de rastlayabiliyorsunuz yalnız çok dikkat etmeniz gerekiyor açıkça yapmıyor bunu. 1972 Sait Faik Abasıyanık Hikaye Armağanı'nı kazanan ilk kadın yazar olma başarısını da taşıyor yazar. İçerisinde bulunan 12 öyküden; Piyano Çalabilmek, Su Ustası Miraç, Edirne'nin Köprüleri ve Haraç öykülerine kalbimi bıraktım. Unutamayacağım bir kitap oldu, ara ara sayfaları kurcalayacağım. Yazarın diğer kitaplarını da alıp okuyacağım. Umarım çok daha fazla kitleye ulaşabilir bu öyküler. Keyifli okumalar dilerim.
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,671 okunma
171 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Haraç öyküsünü ikinci okuyuşum. Daha önce bu kadar hoşuma gitmemişti. Sanırım Füruzan ın hikayelerini okumak, diline alışmak gerekiyor. Çok hüzünlü bir hikaye Haraç. Kimsesizlik, sahipsizlik, cahillik, fakirlik hepsi bu hikayede toplanmış. Parasız yatılı, yaz geldi, Edirne nin köprüleri, iskele parklarında öyküleri de çok güzeldi. Bu öyküler de gurbeti, kimsesizliği tüm çıplaklığı ile çocuk ve kadın gözüyle anlatıyor. Okumanızı tavsiye ederim.
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,671 okunma
Edirne'nin Köprüleri
"Belli ki bunlar gâvuru sanırlar bir başka fenalık. Cahil olmasın kimse, bilmez o zaman başkaları da insandır."
Sayfa 88 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Edirne'nin Köprüleri
Nerede taşı toprağı altın derler İstanbul'un, altınmış diye. Zaten taştan olmaz altın. Toprak da burada yok.
Sayfa 84 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
171 syf.
9/10 puan verdi
Parasız Yatılı Üzerine
"Parasız Yatılı" Füruzan'ın ilk öykü kitabı. İçerisindeki hikayeler insanın etinden kanından birer parça. Çoğu zaman sokakta gördüğümüz, görebildiğimiz ama bakmaya bile tenezzül etmeyip öylece geçip geçtiğimiz insanların hikayeleri var "Parasız Yatılı"da. Göçmenlerin, yoksulların, hiçbir yere sığamayan zenginlerin ve
Parasız Yatılı
Parasız YatılıFüruzan · Yapı Kredi Yayınları · 20193,671 okunma
50 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.