Kitap, Rasim Özdenören'in ağırlıklı olarak "yazı ve yazmak" üzerine denemelerinden oluşuyor. Ufuk açıcı yazılar ve düşünceler içeriyor. Mesela ölüm olmasaydı hayatın bu kadar değeri olmazdı düşüncesi benim için etkileyiciydi.
"Ölümsüz olduğu (sınırsız olduğu) farzedilebilecek bir hayatın, aynen bir ekonomi kuralının söylediği
Plongeur'lerin işinin az çok gereksiz sayıldığını varsayalım. Bu durumda şu soruyla karşılaşıyoruz: Çalışmaya devam etmeleri neden isteniyor? Temel maddi gerekçenin ötesine geçip insanların geçinmek için bulaşık yıkaması düşüncesinin kime ne zevk verebileceğini tahmin etmeye çalışıyorum. Çünkü böyle düşüncelerden zevk alan kişilerin -rahat
Filipin Devrimi'nin ana gücü köylülüktür. Yarı-sömürge ve ya- rı-feodal bir ülkede en büyük kitle kuvvetidir. Güçlü destekleri ol- madan, demokratik halk devrimi asla başarılamaz. Kendi meselesi ancak demokratik halk devrimi ile çözülebilir ve bu durum yalnızca proletarya ve partisinin köylü kitleleri uyandırıp harekete geçirmesi meselesiyle
Bununla birlikte, kişilerin sınıflandırılmasında kullanılacak tek kriter ekonomik durum değildir. Özellikle proleter devrimci olma meselesi söz konusu olduğunda, bir kişinin devrimci ya da karşı-devrimci niteliği mücadele sırasında gelişir. Hiç kimse, emekçi insanlar arasından bile olsa kızıl olarak doğmaz. Ezilenler ve sömürülenler arasından gelen ancak karşı-devrimci tavırları olan kişiler düşmanın yanında yer alabilirler. Küçük burjuvaziden gelen ve devrimci mücadelede yer alan deneyimli kişiler de olabilir. Hatta sömürücü sınıfların içinden dahi yoğrulan ve devrimcilerin saflarına katılan istisnai durumlar olabilir. Bu nedenle politik bakış açısına ve ideolojik yoğrulma sürecine önem verilmelidir. Ekonomik taban ve üstyapı arasındaki diyalektik ilişki hakkında kapsamlı bir görüşe sahip olmalıyız. Sınıflar ve tabakalar açısından, yeni maddi koşullara bağlı siyasal değişimleri doğru şekilde ele alabilmek için tekrarlanacak sınıfsal analize ihtiyaç duyarız. Marksizm-Leninizm-Mao Zedong Düşüncesinin ruhu, somut koşulların somut analizidir.
İnsanlığa karşı işlenen toplu cinayetler günümüzde hem insan sayısını azaltmaya hem de insan değerini düşürmeye yönelik yapılan birden fazla çalışma mevcut. Bu tarz çalışmaların her türlü ahlaki yönü tartışmaya açık olduğu gibi, bu faaliyetlerin yapılanmasında birden fazla faktör vardır. Örnek vermek gerekirse, sosyal ve ekonomik faktörler, düzensiz politik durum, kültürel dinamik çatışmalar ve yetersiz hukuk adalet sistemi buna sebebiyet veren başlıca örneklerdir. Bu örneklerde, ülkemizin bulunduğu sancıları görmemiz pek de tesadüf değil. Sonuçta, üzerinde durduğum küresel cinayet her büyük kitlenin karşı karşıya kaldığı çözmesi gereken bir tehdittir. Bizim üzerimizde uygulanan yöntem ise tıpkı bir zehir etkisi ile halka enjekte edilen derin bir sosyal çürüme; insanı değersiz ve yetersiz kılan, topluma kazandırmak yerine kaybettiren güncel çatışma işte budur.
ℰ𝓁𝒾𝒻 𝒯.
Proletarya, esas olarak sanayi işçilerine ve ikincil olarak da diğer ücretlilere atfen kullanılır. Proletarya, herhangi bir üretim aracından mahrum bırakılan ve emek gücünü üretim araçlarının sahibi olan kapitalistlere satmak zorunda olan bir sınıftır. Kapitalist işverenle- rin kendilerine ayırdığı artı-değerden çok daha küçük, az bir geçim ücreti
Yoksul köylüler, tarım işçileriyle birlikte kırsal nüfusun yakla- şık yüzde 75 ila 80'ini oluşturur. Yarı-mülk sahibi köylülerle birlikte, yoksul köylüler yarı-proleter kategorisine dahil edilir. Bir kural ola- rak toprakları yoktur ve feodal beylerin kiracısı olarak hizmet eder- ler. Bazıları bir toprak parçasına sahiptir, ancak geçimleri
Kitabımız 5 öyküden oluşuyor. "Toplumdaki konum ve ekonomik durum ölümü nasıl şekillendirdiğini anlatıyor. Aristokrat, burjuva, esnaf, çiftçi, köylü ailelerde ölüm sürecini güzelce özetlemiştir.
Kısacası zengin, orta sınıf, fakir ekonomik düzeyi, eğitim düzeyi ne olursa olsun insanların ölümü nasıl karşıladığı, cenazelerin insanlara ne anlam ifade ettiğini anlatılmıştır.
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202215,4bin okunma
Orta burjuvazi, ulusal burjuvazi olarak da adlandırılır. Kom- prador büyük burjuvazi ve küçük burjuvazi arasındaki orta taba- kadır. "Ulusalcı sanayileşme" ile ilgilenen şehir ve kasabadaki iş adamlarından oluşmaktadır. Ekonomik çıkarları; kır evi endüstrisi, balıkçılık ve hafif üretimden orta ölçekli pazarlama, ulaştırma işlet- melerine
Toprak ağaları, çok geniş tarım arazilerinin sahipleridir. Emek sarfetmezler ve esas olarak toprak rantının toplanması yoluyla köylü yığınlarından yararlanırlar. Aynı zamanda, kira oranları üzerinden faiz alır, işgücü kiralar veya angarya iş dayatırlar. Kiracılardan ha- raç olarak fide, gübre, tarım ilaçları, sulama ve makine araçlarının
Vasconcelos, Brezilya'da ciddi ekonomik sıkıntılar içinde yaşamış; muhtemelen her türlü sefaleti deneyimlemiş bir yazar. Bu eserinde Pedro'su ile biraz kendi hayatını bize anlatıyor ve sonsuz mutluluk kapısına açılan yolu izlettiriyor.
Pedro fakirlikler, bunalımlar türlü yaşam zorlukları altında ezilmiş bir ressamdır; zahiren de ölü
Bürokrat kapitalistler, halkı ulusal şovenizm ve burjuva popü lizm kışkırtmaları ile aldatmanın özel işlevini yerine getirirler. ABD emperyalizmi, feodalizm ve bürokrat kapitalizminin kötülüklerine karşı ulusal kurtuluş ve halk demokrasisi için mücadele eden dev- rimci hareketi parçalayıp bozmak için parlamenterizmi kullanırlar. Çaresiz
🇵🇸Filistin meselesi (6)
kaynak: Bbc - Londra
BM Güvenlik Konseyi, 242 sayılı kararı aldı. Kararda, savaşla toprak kazanımı reddediliyor, son çarpışmalarda ele geçirdiği yerlerden İsrail’in çekilmesi isteniyordu.
BM’ye göre, bu savaşta 500 bin Filistinli daha mülteci haline geldi; Mısır, Lübnan, Ürdün ve Suriye’ye göç etti.
1973 Yom
Düşünce özgürlüğüne kavuşturulmamış bir ülkenin kadını olarak, Türk kadınının sınıfsal çelişkisi konusunda söz söylemek oldukça güç. Çünkü, bugünün Türkiyesi hem çok sınıflı bir toplum, hem de 5. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar onbeş yüzyılı birarada yaşayan bir toplumdur. Ayrıca batı dünyası kapsamı içinde düşünülen; askeri, siyasal ve ekonomik yönden Batıya bağımlı… Ama bir İslam ülkesidir. Bu durum da halkı başka başka çelişkilerle karşı karşıya getirmektedir.