Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
ELİA KAZAN
Sakın ola hiçbir şey için üzülme ama bol bol kız, öfkelen, dövüş, savaş, küfret ama üzülme. İnsanı üzüntü çürütür.
ELIA KAZAN
Yeni bir okura demek isterdim ki; evet, oku ve şaşır!
Sayfa 159Kitabı okudu
Reklam
Beni dinle sakın üzülme! Bunun yerine iyice kız, şöyle dolu dolu öfkelen ama üzülme. Üzülürsen çürürsün. Kızmak sağlıklıdır. Ben hep öyle yaptım ve öfke beni ayakta tuttu. Elia Kazan
Sayfa 442 - DKKitabı okudu
" Onun anısı için İstanbul Boğazı'na beyaz bir gül attım." Zülfü Livaneli' den Elia Kazan'a...
Sayfa 114 - Karakarga Yayınları
“Günahım kendime karşı. Kendime hainlik ettim ben. Yaşamın başında yola çıktığım zaman olmamaya kesin karar verdiğim her şey oldum. Kendime karşı çıktım, varoluşumun nedenine yüz çevirdim.”
ELİA KAZAN
Dünyada iyi insan kötü insan diye bir şey yoktur. Herkes birbirini kendi egosunun çatlaklarından izler, hayat bir yanlış anlamalar bütünüdür.
Reklam
Tıpkı Mikis Theodorakis, Elia Kazan, Yaşar Kemal, Orhan Veli, Nâzım Hikmet, Pablo Neruda, Lorca, Brecht, Aragon gibi hayata coşkuyla, şiirle, heyecanla yaklaşın; bireyci değil, çoğulcu olun; her şeyi inceden inceye hesapladığınız, stratejilerinizin esiri olduğunuz bir kariyer oluşturmayın, yoksa insanları soğuk buzlu camlar ardından süzen acımasız, duygusuz ve yalnız bir insan olursunuz.
Sayfa 208Kitabı okudu
Elia Kazan üç evlilik yaptı. Ama Hollywood'un gelmiş geçmiş en büyük zamparaları arasında sayılan biri için evlilik yüzüğü çok da bir şey ifade etmiyordu.
Elia Kazan'ın kendisine ve annesine çok sert davranan babasıyla ilgili bir saplantısı vardı. Ben de onu biraz neşelendirmek isteyerek, "Baban 20. yüzyılın başlarında bu şehirden, bu dükkandan seni çıkarıp New York'a götürüyor ve Elia Kazan olmanı sağlıyor. Eğer böyle bir girişimde bulunmasaydı, belki hâlâ burada halıcılık yapıyor olacaktın" dedim
Sayfa 446Kitabı okudu
Veda Ettiğim dostlar
"Sakın üzülme" diyor. "Beni dinle ve sakın üzülme! Bunun yerine iyice kız, şöyle dolu dolu öfkelen ama üzülme. Üzülürsen çürürsün. Kızmak sağlıklıdır. Ben hep öyle yaptım ve öfke beni ayakta tuttu." Elia Kazan
Sayfa 442Kitabı okudu
Reklam
Veda Ettiğim Dostlar - Elia Kazan
“Sakın üzülme” diyor. “Beni dinle ve sakın üzülme! Bunun yerine iyice kız, şöyle dolu dolu öfkelen ama üzülme. Üzülürsen çürürsün. Kızmak sağlıklıdır. Ben hep öyle yaptım ve öfke beni ayakta tuttu.”
Sayfa 440 - DKKitabı okudu
Elia Kazan:Her trajedi kahramanı gibi kaderinin değişmeyeceğini bile bile ona karşı mücadele etmek zorunda kalan bir adam.Hayatını bir savaşçı olarak yaşamaya adamış,elinde kılıç tutmuş,ama kılıcı keskin ucundan kavradığını fark ettiği zaman çok geç kaldığını anlamış bir silahşor.Bir yaşa varınca;elinde hayat boyu tuttuğu kılıcın sadece kendisini yaralamaya yaradığını sezmiş olmanın hüznünü taşıyan ama bunu belli etmemek için çırpınan,duygularını,yaralarını bir yaşlı bıçkın tersliği ile kapatmaya çalışan Yunanlı göçmen..
Elia Kazan - Uzlaşma
Elia Kazan'ın Uzlaşma adlı filminin kahramanı Eddy'ye ailevi, mesleki, herkesin bildiği, tanıdığı kişiliğinden sonunda bıkkınlık gelir. Sahip olduğu resmi Eddy kişiliğinden kurtulmak amacıyla onu intihara sürükleyerek, gerçek Eddy'nin arkasına gizlenen bu kusursuz Eddy kopyasının nasıl bir kişiliğe sahip olduğunu anlamaya çalışır. Burada gerçek Eddy'nin bir hayalet durumuna düştüğü söylenebilir. Böylelikle hayalet konumundaki gerçek Eddy yavaş yavaş sözleşmesel kişiliğinden yani mesleğinden, eşinden, sahip olduğu statü ve cinselliğinden -hatta babası ve fılmin sonunda yaktığı evinden bile- giderek kopar. Sahip olduğu bütün kimliklerle bütün "uzlaşma" biçimlerine bir son verdiğinde geriye ne kalmaktadır? Hiçbir şey. Bunun bir tür anlamsız tutuculuk biçimi olduğu da söylenebilir. Böyle bir konumdaki insan kendi kendinin gölgesi -ya da gölgesini yitirmiş bir adam- haline gelmektedir. Kimlik düşü kimliğe karşı bir duyarsızlıkla sonuçlanmaktadır. Bu hikayelerin satır aralarında yakalanıp ortaya konulabilecek bir şey varsa, o da, rastlantı ya da yazgının bu dünyaya özgü şeyler olup, örneğin ilahi denilebilecek türden düşsel bir kararın sonucu olmadıklarıdır.
Kendini Amerikalı sayan bir Anadolulu, Rum sayan bir Türk, Türk sayan bir Rum, Anadolulu sayan bir Amerikalı, New Yorklu sayan bir göçmen, göçmen sayan bir New Yorklu, Belki de hiçbiri. Hem hepsi, hem hiçbiri. Üst üste binmiş kimliklerin çoğaltırken azalttığı, güçlendirirken zayıflattığı bir adam. Adı Elia, adı, İlya, İlyas, Aliya; soyadları Kazancıoğlu, Kazan...
173 öğeden 151 ile 165 arasındakiler gösteriliyor.