Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
26 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
"Gençliğimiz Partinin Devrimci Yolundan İlerliyor" Arnavutluk Emek Partisi Lideri Enver Hoca’nın Haziran 1968’de bir demiryolu inşaatında çalışan gençler önünde yaptığı konuşmanın yer aldığı küçük bir kitap. Takvimler Çekoslovakya’nın Varşova Paktı’nca işgalinden 2 ay, Arnavutluk’un Varşova Paktı’ndan resmen ayrılmasından 3 ay öncesini
Gençliğimiz Partinin Devrimci Yolunda İlerliyor
Gençliğimiz Partinin Devrimci Yolunda İlerliyorEnver Hoca · Proleter Devrimci Aydınlık Yayınları · 05 okunma
Titocu Yugoslavya’da karışıklık hüküm sürmektedir. Belgrat'lı yiğit öğrenciler, bu alçaklıklara karşı ve bu büyük ihanetlere karşı isyanla şahlandılar. Tito'nun rejimi temellerine kadar sarsıldı. Gaz bombaları ve UDB polislerinin copları harekete geçirildi. Kahraman öğrenciler faşist şiddete devrimci şiddetle karşı koydular. Zafer öğrencilerin oldu. Tito boyun eğdi, ama yalan söyledi, aldattı ve alışkanlığı üzere sahtekarlık yaptı. Fakat Tito kimseyi ikna etti mi? Hayır. Bütün mamuslu Yugoslavlar, bu durumu Tito'nun yarattığını, durumu düzeltmek için devrimin demirden süpürgesinin kullanılması gerektiğini ve bunun dönekler, satılmışlar, ajanlar ve uluslararası sermayenin pis uşakları tarafından değil de, devrimci Marksist-Leninistler önderliğinde Yugoslavya işçi sınıfı ve halkları tarafından yapılması gerektiğini biliyorlar.
Reklam
Titocu Yugoslavya'da, bildiğimiz gibi, Tito-Rankoviç kliği devrimcilere saldırdı. Çürümüş kapitalist rejimin temellerini atmak ve yükseltmek için 20 yıl boyunca Yugoslavya halklarını ve kardeşimiz Kosova halkını kan ve ateş içinde bırakan UDB'nin (gizli polis teşkilatı) cinayetleri, işkenceleri, korkunç toplama kampları insanı dehşetle titretiyor. Fakat sonuçta ne oldu? Yugoslav halkının isyancı ruhu boğuldu mu? Hayır. Tito ve adamları Yugoslavya'yı Amerikan, İngiliz ve uluslararası sermayeye sattılar. Şehirde ve köyde sömürücü yeni kapitalist sınıfını beslediler. Halktan çalınmış zenginliklere bekçilik etmesi ve halkı ezmesi ve halkı kan ve ateşe boğması için faşist bir diktatörlük kurdular. Titocu kliğin bir çeşit "kendi kendini idare"den bahsetmesi boşunadır. Halk neyi "idare edebilir" ki; yabancı sermayenin ve yeni kapitalistlerin elindeki fabrikaların, kulakların (zengin köylüler) hakimiyetindeki tarlaları mı?
Çekoslovakya'da bu gösteriler, aşırı-revizyonist gurubun iktidara gelmesine yardımcı oldu. Polonya'da ise, Gomulka onları geçici olarak bastırmak için, şiddete başvurmak zorunda kaldı. Bu ülkelerde, gericiliğin öncü müfrezesi işte bu öğrenciler oldu. Sovyetler Birliği'nde, Bulgaristan'da, Alman Demokratik Cumhuriyetinde ve bu
Prag'lı ve Varşova'lı öğrenciler iç ve dış gericiler tarafından, emperyalistlerin gizli teşkilatları tarafından örgütlenmiş, açıkça modern revizyonizmin sağ koluydular ve iktidardaki revizyonist idarelerin daha fazla liberalleşmesini, devletlerinin Sovyet revizyonistleri hakimiyetinden ve onlara bağımlılıktan tamamen kurtulmasını, ve nihayet başarabilirlerse, iktidardaki kliklerin devrilmesini ve kapitalist devletlere bağlı, bunların hizmetinde açıkça kapitalist yeni kliklerle değiştirilmesini amaçlıyorlardı. Bu durumda, grevlerinin ve gösterilerinin ilerici hiçbir yanı yoktu, yaptıkları herşey karşı-devrimciydi.
Tahsillerini bitiren gençlerin, sakin bir köşe aramaksızın., hiç istisnasız ülkenin onlara nerede ihtiyacı varsa o yerlere çalışmaya gitmeleri bizi çok sevindiriyor.
Reklam
Sosyalist Arnavutluk'ta, ilkokuldan üniversiteye kadar okulların kapıları işçilerin, köylülerin, halk aydınlarının çocuklarına ardına kadar açıktır. Genç neslimiz, işsizliği ve geleceğine güvensizliği, ileri kapitalist ülkelerde ve revizyonist ülkelerde olduğu gibi geniş gençlik kitlelerine acı çektiren ve onların mahvolmasına sebep olan bu derin yaraları bilmez.
Oğullarımız ve kızlarımız, burjuvazinin ve toprak ağalarının amansız sömürüsünü ve zalim baskısını bilmezler. Onlar yabancı emperyalist ve halk düşmanı rejimlerin zalim hakimiyetini ve baskısını bilmedikleri gibi, yoksulluk, sefalet ve kıtlık içindeki hayatı da bilmezler. Gençliğimiz, cehaletin ve karanlığın ağır yükünü taşımadı.
Eşsiz sosyalist ülkemizde halkın hayatı günden güne güzelleşmekte, iktisadi, eğitim ve kültür seviyesi gibi, hayat düzeyi de yükselmektedir. Devrimci ruh çelikleşmektedir ve ülkemizin insanları benzeri olmayan kahramanlık nitelikleri kazanmışlardır.
Bugün, bizde okulu olmayan tek köy, gerekli eğitimi görmeyen tek çocuk yoktur. 1971’de Arnavutluk'un bütün köyleri elektrikle aydınlatılacaktır. "Medeni Avrupa"nın pekçok memleketinde halen çocukların önemli bir yüzdesi cahil kalırken, binlerce köyü orta çağdaki gibi yaşarken, biz bu başarıları elde ettik.
Reklam
Partinin öğretilerine uyarak, bütün gençliğimiz, gerici adetlerin tasviyesi için, kadının kurtuluşu için ve insanların bilincindeki yabancı kalıntılara karşı mücadeleye atılmıştır. Bu mücadele, onlarla beraber omuz omuza yürümeleri için kız arkadaşlarına yardım etmelerini özellikle gençlerden ister. Çünkü geçmişin bütün kalıntıları ancak bu şekilde daha çabuk yok edilebilir. Parti, pederşahiliğe ve köhne olan herşeye karşı mücadelede verdiği talimatların doğru bir şekilde kavranmasını çok takdir etmektedir. Bu mücadele, gençlerin yaşlılara ve ailelerine karşı duymaları gereken sevgi ve saygıya en ufak bir zarar vermeden, ideolojik alanda sürmektedir. Gençliğimiz, yaşlılarla olan anlaşmazlıklarında veya onların çıkardığı engellerde, onlara olgunlukla davranmaktadır. Çünkü Partiye şimdi sımsıkı bağlı olmalarına rağmen, evvelce hayatlarının bir parçaşı olan geçmişten, adetlerden ve geçmişin izlerinden kopmanın yaşlılar için daha zor olduğunu gençler anlamaktadır.
1985 senesiydi . Ruhi Su , Cemal Reşit Rey , Orson Welles ve Enver Hoca o yıl ölmüştü .
Zaman bizleri değil, Mustafa Kemal'i haklı çıkarmıştı. Lenin'in, Mao'nun, Enver Hoca'nın, Dimitrofun heykellerinin yerlerde sürüklendiği, resimlerinin duvarlardan kaldırıldığı, Leningrad isminin St. Petersburg'a dönüştürüldüğü günümüzde, bunu görebilmek kuşkusuz daha da kolay.
256 syf.
9/10 puan verdi
Hoca yakın tarih olaylarını günümüze kadar kendi penceresinden değerlendirmiş. Mesela; " Tanzimatçılar iyi diplomatlardır. Nitekim Mustafa Reşid Paşa, 3. Napolyon'u Kırım Savaşı'na katılmaya ikna etti." 1. Dünya Savaşı ve Rusya için; "Rusya aslında kendinin olmayan bir harbe, genelkurmay ve dışişlerinin (Sazanof)
Yakın Tarihin Gerçekleri
Yakın Tarihin Gerçekleriİlber Ortaylı · Timaş Yayınları · 20172,251 okunma
583 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.