"Okuma, içimizdeki meçhul alemin kapılarını açan bir anahtar." Pekiyi ama, o meçhul alemin tekevvününde payı yok mu okumanın? İç dünyamızın sınırlarını genişleten kitap değil mi?
Bela, ariflerin kandili, müridlerin uyarıcısı, mü'minlerin silahı ve gafillerin helak olma sebebidir. Başına bela gelip de hoşnutluk ve sabır göstermedikçe hiçkimse imanın tadına varamaz. [Cüneyd-i Bağdadi]
İnsanı insan yapan şey derdi. Alimler "Adalet" kavramını "bir şeyi yerli yerine koymak" olarak açıklamışlar. Adaletin tam zıddı zulüm. Dolayısıyla derdin de layık olduğu bir yer olmalı, dert zalimin karşısında bir duruş kazandırıyorsa derttir. Değilse dert de bir zulüm değil midir? Kendi kendimize işlediğimiz bir zulüm:
Ev derdi, mal derdi, el âlem ne der derdi.
#
Macide, daha 18inde Ammanlı bir genç kız. Liseden mezun olur olmaz Filistinli İsmail ile evlendiriliyor. İsmail, Siyonist işgaline karşı Filistin'de direniş gruplarından birine mensup. Dava şuuruyla kurulan bir aile. 12 yıllık evlilikleri boyunca birbirlerini 3 ya da 4 ay görebiliyorlar. Macide 7 aylık bebeğini bir molotof kokteyli sonucu kaybediyor, birkaç yıl sonra ikizleri oluyor. Bir taraftan eşine olan sevgisi, bir taraftan onun yokluğunda Siyonizme karşı verdiği mücadelesiyle tek başına bir Ricalün Nisa örneği gösteriyor Mâcide: Yarım kalan okulunu bitiriyor, gazetecilik işine başlayıp zulmü yazılarıyla dünyaya duyuruyor, çocuklarının isimlerini verdigi bir anaokulu daha sonra da bir dernek açarak yüreklere dokunuyor.
Kıssadan hisse'yi Macide'nin fedakarlığı ışığında Fethi Ağabey'den alalım: "Kadınlaşan bu dünyada erkek seslere ihtiyacımız var." #ÖzgürlüğünFecri
#AbdullahGalipBergusi
#FethiGemuhluoğlu
Özgürlüğün FecriAbdullah Galib Bergusi · Ekin Yayınları · 20212,008 okunma
Uhud savaşında Rasulullah(s.av)'ın mübarek başı yarılır ve dişi kırılır.
"Kendilerini Allah'a çağıran peygamberlerinin başını yaran ve dişini kıran bir kavim nasıl kurtuluşa erer?" diye şikayette bulununca
Rabbimizin cevabı;
ليس لك من الأمر شيء
"Bu işte senin yapacağın bir şey yoktur."
(Âl-i İmran 128)
Yani "Ey Muhammed, kullarının yanlışlarını düzeltmek sana ait değildir. Onların işi Allah'a kalmıştır."
Nazlanan, gururlanan, hidayeti kendinden bilen, dava diye kendi menfaatlerini sağlamaya çalışan ümmetine bir cevap bu.