Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ayrıcalıklı kişilerin ezilmişler karşısında kendilerini bağışlatmak için omuzlarında hissettikleri kaygılar, aslında kendi ayrıcalıklı kanunlarını koruyabilme kaygılarıdır. Franz Kafka
"Patronage"
Japonyada bir "patronage" meselesi vardır. "Patronage", yani bir tür "babalık" durumudur. Bu Japon Şintoizmin bir parçasıdır. Manası da alt tabakadakiler, yani ezilmişler için bir nevi baba olmaktır. Bu özellik Japon ekonomisine de yansımıştır..... Görüldüğü gibi kanaat, üretimden kaçmak değil, aksine üretime daha fazla önem vermek ve buna vurgu yapmaktır. Zira az tüketip çok üreten bütün toplumlar mutludur, zarar görmez ve hiçbir zaman toplumda enflasyon olmaz.
Sayfa 54 - Fecr YayıneviKitabı okudu
Reklam
Kaybola'dan
... Bakınca bir şiir canlıyorum dünyaya Yapılan bir şeydir şiir, yuvarlak, kırmızı, geniş En genişi en kırmızısı o ezilmişler katında Şimdi bir gizliyi kovuşturuyor Gözlerinden içeriye üç polis Deli ediyor onları mısralarımda ...
Adem Yayınları, 2003Kitabı okudu
Eğer beni sevindirmek istiyorsanız, eserlerinizin musveddelerinden birkaç sayfa yollabilirsiniz. Genç kızlar gibi imza değil, sadece sevdiğim yazarları daha iyi anlabilmek için bunu yapiyorum. Dosto' nun " Ezilmisler ve Asagilanmislar" eseriyle, Tolstoy'un "Kroycer Sonat'indan ikişer bölümün musveddeleri koleksiyonumda... Hürmetle, Stefan Zweig...
Sayfa 251
Nietzsche, dinin, güçlü olanları aldatmak üzere güçsüzlerce uydurulduğunu; Marks ise, bunun tersini iddia etmiştir. Dinin "uydurulmuş" olduğu farzedildiği takdirde Nietzsche'nin görüşü Marks'ınkinden daha ikna edici görünüyor. Çünkü güçsüzler, ezilmişler, kabiliyetleri daha az olanlar eşitlik, hürriyet ve aynı değerde olma isteklerini ancak ve ancak dini esaslara istinad ettirebilmişlerdir. Dinden başka her şey ve hatta ilim, insanların eşitsizliğini ısrarla teyit ediyordu. Bu eşitsizlikle ilgili iddiasını da şöyle açıklıyor Aliya bir önceki sayfada: İnsanların eşitliği ve kardeşliği, ancak ve ancak insanı Tanrı'nın yaratması durumunda mümkündür. İnsanların eşitliği manevi bir gerçektir, tabi(fiziki veya entelektüel) bir gerçek değil. Bu eşitlik insanın ahlaki değeri olarak, insan şahsiyetinin vazgeçilmez değeri olarak mevcuttur. Diğer taraftan insanlar fiziki, ictimai ve akıl sahibi varlıklar olarak topluluk, millet, sınıf veya siyasi bir sistemin üyeleri olarak daima eşitsizdirler. İnsanın ruhi tarafını tanımazsanız, insanların eşitliğinin dayandığı yegane esası kaybedersiniz.
Sayfa 78
Tek Yol Delirmektir
Bir delinin bile delirmesi gerekir kurtulabilmesi için. O halde yılgınlar, o halda bırakılmışlar, korkmuşlar, ezilmişler, tutunamamışlar, bıkmışlar, konuşamayanlar, anlatamayanlar, tüm vidalar, kerpetenler, çekiçler, sistemin tüm dişlileri; delirmek isteyip de deliremeyenler, ölmek isteyip de ölemeyenler, sevmek isteyip de sevemeyenler, ağlayamayan, gülemeyenler gelin beraberce delirelim! Belki o zaman sevebiliriz. "Dünyanın dokunamayacağı bir sevmek için, tek yol delirmektir." diyerek, en zoru deneyelim.
Reklam
Beni okuyamayanlar için yazıyorum: ezilmişler için, yüzyıllardır tarihe geçebilmek umuduyla kuyrukta bekleyenler, kitap okuyamayanlar ve kitap alacak parası olmayanlar için.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Aleviliği farklı bir yönden araştırmış yazar.aleviliği bir inançtan daha çok millet ulus gibi anlatmış ama hangi ulustan belli değil.bir inanç sistemi ama ne tür bir inanç sistemi tam acıklayamamış.anladım tek şey aleviler heterodost bir yapı.gerek hrıstılağın içinde gerek islamın içinde iken hep ezilmişler, kullanılmışlar ve cinsel sapıklıkla suçlanmışlar.hep mani ve mazdeizmle suçlanıyorlar bu inançları araştırmak şart oldu.
Aleviliğin Kayıp Bin Yılı (325-1325)
Aleviliğin Kayıp Bin Yılı (325-1325)Erdoğan Çınar · Kalkedon Yayıncılık · 200763 okunma
"Beni okuyamayanlar için yazıyorum: ezilmişler için, yüzyıllardır tarihe geçebilmek umuduyla kuyrukta bekleyenler, kitap okuyamayanlar ve kitap alacak parası olmayanlar için."
321 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.