"Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Hasan Âli Yücel Klasikleri Sıralı Tam Listesi"
(14.01.2021 Güncel)
Bu liste sürekli güncellenecek, yeni basılan her kitap yoruma ve konuya eklenecektir. Kitap ve yazar adları kolay ulaşım sağlanması adına yavaş yavaş link haline getirilecektir.
🌸 Kitap sayısı: 249
• İletinin çok uzun olması sebebiyle pdf'leri tek tek değil, yazar klasörüyle paylaşarak güncelledim.
••• A •••
Abdurrahim Karakoç
• PDF: drive.google.com/drive/folders/1...
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
1 1984 - George Orwell✅️
2 Alice Harikalar Diyarinda - Lewis Carroll
3 Ana - Maksim Gorki
4 Angela'nın Külleri - Frank McCourt
5 Anna Karenina - Leo Tolstoy
6 Ask ve Gurur - Jane Austen✅️
7 Aşk - Elif Şafak✅️
8 Baba - Mario Puzo
9 Babalar ve Oğullar - Turgenyev
10 Benim Adım Kırmızı - Orhan Pamuk
11 Beyaz Diş - Jack London✅️
12 Bin Muhteşem
Bugüne kadar eserlerini okuduğum Engin Geçtan, Doğan Cüceloğlu ve Gülseren Budayıcıoğlu’nun da dile getirdiği gibi çocukluk yıllarında yaşadığımız travmalar ve aldığımız duygusal yaralar kimliğimiz, kişiliğimiz ve geleceğimizin şekillenmesinde çok belirleyici bir rol oynuyor. Özellikle sevgi açlığının yol açtığı duygusal yaraların ateşi bir ömür
Daha önce Nihan Kaya'nın 'İyi Aile Yoktur' kitaplarında sıkça bahsettiği yazarlardan biriydi Alice Miller. Bu nedenle Beden Asla Yalan Söylemez kitabını okuma listeme aldım ve okudum. Yazar, biz anlamasak da neye ihtiyaç duyduğumuzu, neyi inkar ettiğimizi, neyin bizimle ters düştüğünü, neye alerjimiz olduğunu bedenlerimizin bileceğini söylüyor.
Okuyan herkesin övgüler yağdırdığı Nietzsche Ağladığında sonunda benim de enlerim arasında yerini aldı.
Roman, psikanalizin yeni doğduğu yıllarda birbirlerini iyileştiren hasta F. Nietzsche ve doktor Josef Beurer'i konu alıyor. Hipnoz, konuşma terapisi ve Sigmund Freud romanın diğer ilgi çekici noktalarıydı bana göre. Romanda felsefe, tıp, psikiyatr ve psikoloji hem tartışma hem de beraberlik içindeler. Ne ararsanız var yani :)
Nietzsche ve Breuer’in beni bol bol düşünmeye iten sohbetleri, tek tarafın yardım çağrısıyla başlayan bu serüvende iki tarafın da yolunu bulduğu ve hatta zaman zaman kaybolduğum, kendi yolumda bana da çıkış yolları sunan bu iki harika insanın harmanlanmış olduğu müthiş bir eserdi.
Okuma sürecim boyunca ben de onlardan biriydim, ben de aynı odada, aynı masadaydım.Bende sorular sorup cevaplar aradım. Nietzsche’nin duvar ördüğü duygularına olan merakım roman boyunca devam etti.Hep ‘hadi ama ne zaman ulaşacağım hislerine’ diye söylenip durdum. Breuer’in sıkışıp kaldığını zannettiği özgür hayatına şahitliğim hepsi beni sona koşturan duygulardı. Altını çizdiğim o kadar çok anekdot var ki… Hepsi başlı başına ders niteliğindeydi. Hitap ettiği yaş grubu ve roman karakterlerinin düşünce şekilleri nedeniyle herkese gönül rahatlığıyla tavsiye edebileceğim bi kitap diyemeyeceğim. Okumak için bence belli değerleri oturtmuş olmak çok önemli.Okumayı düşünenlere şimdiden keyifli okumalar diliyorum,kitaplarla kalın ♡