Siyasette Taviz Zorunludur
... Koca imparatorluğu şiddetli sarsıntılardan korumak için arasıra küçük fekadarlıklar lazımdı. Doğu ve Batı'nın aleyhimize yürüdüğü bir sırada ben her tarafa meydan okuyamazdım. Eğer Bulgar'ların Filibe'ye girmeleri üzerine hesapsız, kitapsız meydana atılsaydım. Bulgar'larla Sırp' lar düşman değil dost ve müttefik olurlar...dı
Sayfa 32 - PDF
Politika böyle yapılır
19 Mayıs 1934 yılında bir darbe yapan Bulgar ordusu kurdurduğu geçici hükümet sayesinde Hitler Almanya'sının safında yerini almış, Bulgaristan Türkleri arasında yaygınlaşan Turan Gençlik ve Spor Cemiyetleri Birliği'ne karşı polis takibatına geçip işkence ile öldürmeler çoğalmıştı. Ayrıca Bulgar köylerinden teşkil ettikleri çetelerle toplu katliama başlamak üzereyken, Türk istihbaratı bu haberi Atatürk'e iletir. Atatürk de o sıralarda Trakya'da askeri tatbikat yapmakta olan 3. Ordu Komutanı Salih Omurtak Paşa'ya, Bulgar sınırını uygun ölçüde ihlal ederek Bulgarlara gözdağı vermesi konusunda talimat verdi. Bulgar sınırını sapa bir yerden geçen askerimizin öncü birlikleri, Hacıilyas (Pırvomay) kasabasına varmışlardır. Önce kendi askeri sanan Bulgarlar ilerleyen birliklerin Türk askeri olduğunu fark edip Bulgar kralına iletilir. Telefona sarılan Kral III. Boris Atatürk'le yaptığı görüşmede "Ekselansları acaba Bulgaristan'a savaş mı ilan ettiniz?" diye sorar telaşla. Atatürk, "Neden böyle bir şey yapalım ki?" deyince, Kral Boris, "Askerleriniz Filibe önlerinde ve Sofya yönünde ilerliyorlar!" diye cevap verir. Atatürk "Yolu şaşırmışlardır, Kral Hazretleri, şimdi olayı inceler, size malumat arz ederim." diyerek teselli eder ve Salih Omurtak Paşa'ya "Maksada ulaşılmıştır, geri dönün" talimatı gönderilir. Bu gözdağı üzerine, Kral hemen duruma el koymuş ve kitle halinde yapılması planlanan Türk katliamı da durdurulmuştur.
Sayfa 167 - İstek Yayınları
Reklam
"Filibe'nin işlenmiş ovaları ile Edirne'nin çölsü kırları arasında büyük bir fark göze çarpıyordu."
Sayfa 72 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Filibe sanki dağ silsilesinden koparılmış gibi ayrı bir yerde bulunan üç tepeden birinin üstündedir. Buradaki sulak ve bataklık arazilerde buğday gibi pirinç yetiştiğini gördük. Ovada birçok ufak tümülüsler vardı. Türklerin anlattığına göre bunlar insan yapısı tepeciklerdi ve yörede yaşanan savaşların anısına, çarpışmalarda ölenlerin mezarlarını belirlemek için yapılmışlardı.
Ateşemiliter.
Filibe garına vardığında ağır ağır doğrulmuş, va­gonun açık penceresinden dışarı bir göz atmış, bir anda binlerce Türk’ün birden: — Mustafa Kemal! — Yaşa Türk! — Kemal! Sesleri kulaklarını çınlatınca şaşırmıştı.
Sayfa 105 - May Yayınları.
Filibe'deki İngiltere Konsolosu F. R. J. Calvert'in raporuna göre; "Son zamanlarda, Türk mültecilerine karşı işlenen feci olaylar çok arttı. Sadece benim dikkatime gelenler büyük bir cilt doldurur ve işlenen suçların sadece yirmide birinin benim kulağıma ulaştığına şüphe yok."
Sayfa 97 - Türk Tarih Kurumu
Reklam
127 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.