"Vaktiyle Galata’nın İç Azap Kapısı’nda, Ceneviz kavminin asırlar önce inşâ ettiği surlar yıkılırken, dokunulmaması için belediye memurlarına 34 lira koklatılmış, kasvet ve günah kokan bir kâgir kule vardı. Kulenin hemen bitişiğindeki iki katlı ahşap ev bir kapı ile kuleye açılıyor, böylece ikisi bir bütün teşkil ediyordu. İşte burası, banker ve tefeci Culyano Efendi’nin hem evi hem de bürosuydu."
Sayfa 48 - İletişimKitabı okuyacak
Hayal Gücü muntazam..
"Vaktiyle Galata’nın İç Azap Kapısı’nda, Ceneviz kavminin asırlar önce inşâ ettiği surlar yıkılırken, dokunulmaması için belediye memurlarına 34 lira koklatılmış, kasvet ve günah kokan bir kâgir kule vardı. Kulenin hemen bitişiğindeki iki katlı ahşap ev bir kapı ile kuleye açılıyor, böylece ikisi bir bütün teşkil ediyordu. İşte burası, banker ve tefeci Culyano Efendi’nin hem evi hem de bürosuydu."
Reklam
Hünkar "Hey Lala! Bahar olsun görelim, Allah ne buyurduysa onu yaparız" dedi. Aslında hisarın fethine çoktan beri hazırlanmaktaydılar. Sultan "Bu yıl yazı İstanbul'da geçireceğim" dedi. Geldiler, İstanbul hisarının üzerine kondular. Karadan ve denizden de Hisarı kuşattılar. Dört yüz parça gemi denizden geldi. Yetmiş parça gemi de Galatanın üst yanından karadan yelkenlerini açtılar...
Sayfa 218Kitabı okudu
Galata
"Hem unutmayalım ki, antiklerin Galata’sı mitoslarda yeri olan bir bölgeydi. İlk Galata’ya da Sykae (sika=incir) incirleriyle ünlenmişti ancak, Strabon, Dionisios vb tarihçilere bakılırsa, mitologyanın tanrılarına, tanrıçalarına Eros, Venüs ve Diana’ya, tapınakları ile ilişkili, bir bölge ve cinselliğe dayalı gizemli ayinlerin, kutlamaların bir merkezi. Galata’nın yüzyıllar sonrası, meyhaneleri, eğlence yerleri ve hayat kadınları ile zevk ve “sefahat” bölgesini oluşturması belki de bu antik inanışların, halen ortalarda esen “havası”ndan kaynaklanmıştır."
Galata’nın ara sokaklarından süzülürken, işgal askerlerinin ayak izlerinden bile kaçıyorduk.
Sayfa 7 - Destek YayınlarıKitabı okudu
Nerde eski güler yüzü Galata’nın, Hani camda yolunu bekleyenler; Ah o, mektubun, mektup olduğu devir! Nerde bir ucundan tutuşmuş nameler Bir tutam saç, öpülmek için, Bir sigara, yâr elinden sarılmış, Ucu yanık. Nerde her kapıda bekleyen bahşiş, Her seferinde, ayak tozunu İpek mendille sildiğin günler!
Reklam
36 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.